Kanal T televizyonunda Osman Alkaş’ın sunumu ile Torba programının yıllar öncesinden tekrarlarını seyrediyorum. Bir yandan nostalji yaşarken diğer yandan da garip ve mutsuz bir tebessüm canlanıyor yüzümde. Aslında balık hafızamızın yenilenmesi için, değişenleri ve değişmeyenleri görmek için şimdilerde o eski programların belgesel tadına geldiğini görüyorum. Sevgili Osman Alkaş’ın uzattığı mikrofona yapılan serzenişler yine aynı.
- Bu siyasetçiler adam olmaz…
- Meclistekilerin tek derdi koltuk..
- Bizdeki sistem sistemsizlik…
- Seçimlere güvenimiz kalmadı…
- Siyasiler bizi seçim öncesinde hatırlıyor…
- Bu ülkeye çözüm zor gelir…
- Ülkenin cılkı çıktı.
- Ekonomik sorunlarla boğuşuyoruz…
- Bürokrasi ile uğraşmak bizi canımızdan bezdirdi.
- Yollar delik deşik, belediye çalışmıyor…
Yukarıda sıraladığım bu sözler size yabancı geliyor mu? Ülkede değişmeyen çok şeyin olduğunu görüyorum bu programda. Eski Lefkoşa’yı, yaklaşık 17-18 sene önceki Kıbrıs insanlarını görüyorum. Hatta yaşları 20’lerinde olanların orta yaşa dayandığını, caddelerin, sokakların değiştiğini, ancak toplumla ilgili söylemlerin hiç değişmediğini fark ediyorum bu programın tekrarlarında. Zaman zaman sırf tembellikten eski köşe yazılarımdan da alıntılar yapıyorum. Aslında ne kadar az şey değişmiş dedirtiyor bu eski köşe yazıları da. Halkın giderek moralini kaybettiğine tanık oluyorum. Sabahları Lefkoşa’da kahvaltı niyetine buluştuğumuz, ancak asıl amacın hem dostlarla sohbet etmek, hem de ne oldu bittiyi anlamak amacı ile bir araya geldiğimiz Sedat’ın büfesinde sanatın, siyasetin, sporun ve medya dünyasının isimleri ile spontane gerçekleşen sohbetler yapıyoruz. Geçtiğimiz günlerde bu büfenin müşterilerinden biri de Turizm Bakanımız Faiz Sucuoğluydu. Sucuoğlu ile yaptığımız sohbette sayın bakana bir gazeteci ve daha da önemlisi bir vatandaş olarak bu halkın morale ihtiyacı olduğunu, özellikle moralsizliğin tavan yaptığını belirttim. Faiz Sucuoğlu, “bu halkın morale değil, paraya ihtiyacı var. Para olduğu zaman moral de bulunur” şeklinde bir ifade kullandı. Bu söz üzerine günlerdir düşünüyorum. Para mı? Moral mı önceliğim? Son zamanlarda ülkemizde vatandaşa heyecan verecek hiçbir gelişmenin olmadığını görüyoruz. Aslında o kadar çok olumsuz gelişme, inançsızlık var ki… Siyasilere düşen görevin de bir noktada moral verici, siyasetin içi geçmişliğinden kurtarıcı, hem yöneticilere hem de kurumlara güven ortamının tesis edileceği bir ivmenin yakalanması gerek. Aslında tüm siyasilerin para mı? moral mi? sorusunu, hele de para veremedikleri bir aşamada samimi olarak kendi kendilerine sormaları gerekiyor.