Partiler ve Hükümet Programı…

Arif Alasya

Dün Meclisimiz Reform Hükümet olarak adlandırılan CTP-BG  - UBP hükümetinin hazırlayıp iki gün önce okunan programını tartıştı. Geçmiş program tartışmalarının aksine bu tartışmalar üç eksen üzerinde yapıldı. 1-      Geçmiş hükümette kim suçlu. 2-      Biz değişmedik fikirlerimiz da değişmedi diyebilmek için kürsüyü kullanan UBP ve CTP-BG milletvekilleri 3-      Herhalde yukarıdaki maddelerin etkisinde kalıp bize söyleyecek bir şey bırakmadınız cinsinden eleştiri yapan TDP vekilleri.. Serdar bey önce söz alıp hem hükümetin bozulmasında hem de yeniden kurulma aşamasında suçlu tarafın CTP-BG olduğunu kendilerinin eski hükümette yapmak istediklerini CTP-BG’nin engellediğini yeni kurulacak hükümette yer almak için hazır olduklarını ama olmadığını bundan önce kendilerinde olan  4 bakanlığın içi boşaltılarak UBP’ye verildiğini ve onların da kabul ettiğini anlattı. Sn Arabacıoğlu da bu iddiayı matematiksel olarak izah etti. Sn. Yorgancıoğlu da konuşma süresini Serdar beyin söylediklerinin doğru olmadığını ispatlamak için kullandı. Hükümet programını desteklemek için konuşma sırası alan CTP-BG ve UBP milletvekilleri ise programdan çok kendi tabanlarına mesaj vermek için kürsüdeydiler. Israrla bu hükümet döneminde partisel fikirlerinden ödün vermeyeceklerini fakat hükümetin devamı için çalışacaklarını bu konuda eleştiri yapacaklarını ısrarla söyleyip sözlerini Parti Disiplini Gereği olumlu oy kullanacaklarını söyleyip sözlerini tamamladılar. Yüksek perdeden eleştiri yapa Ersin Tatar da sözlerini öyle bağladı ve gülüşmelere yoğlaştı. Programı eleştirmeye çalışan sadece 3 TDP milletvekiliydi. Çünkü DPUG milletvekillerinin iddiası bu programın da bundan önceki hükümetin programının aynisi olduğu ve sadece bazı maddelere tarih sınırlaması getirildiği şeklindeydi. Nerdeyse görüşmelerin sonuna doğru şimdiki eğitim bakanı mesleğini hatırladı ve sağlık üzerine eleştiri yapmak için kürsüyü klandı. TDP milletvekilleri konular hakkında yapacakları eleştirileri kendi aralarında bölüşmüş gibiydiler o yüzden daldan dala atlamadılar ve de düzeyli eleştiri nedeniyle karşılıklı atışma da olmadı. Sadece Angolemli ile Biray Hamzaoğulları arasında karşılıklı hoş sohbet gerçekleşti. Mecliste en uzun süre kalıp konuşmaları dinleyip not alan sadece Tufan hoca ve Doğuş Derya idi. Galiba bu nedenle bazı konuşmacılar hükümet programını  Tufan hocanın programı olarak eleştirdi. CTP kanadından kürsüye gelen Ferdi beyin dışında Kıbrıs konusunda konuşan başka vekil yoktu. Galiba bu nedenden ve bir yerde huzursuz olan Tufan hoca da Kürsüye geldiğinde ‘’ben konuşmayacaktım fakat kürsüye gelen hükümet vekilleri program yerine tabanlarına mesaj yolunu tercih etmelerini doğru bulmadığını’’ anlatarak başlaması bence bir güzellikti. Görüşmelerin en zevk aldığım iki anekdotu ise; 1-      Sn. Angolemli kürsüden ‘’Valla bu hükümet o kadar güçlü ki sadece kadını erkek yapamaz’’deyişinden sonra çıkan gülüşmenin ardından Doğuş Derya’ya  ‘’doğru söyledim kadın diyecektim’’demesi çok hoştu 2-      Sn. Biray Hamzaoğulları kürsüde sadece kendi seçim bölgesine mesaj verdi.Konuşması sırasında’’ Hükümet bize bir halı saha yaptı e sulamak gerek nenemin kuyusundan boru döşetemedik.’’dediğinde Arabacıoğlu’nun yerinden ‘’kuyunun debisi ne kadardır’’diye espri yapması harikaydı.. Sonuç kavgasız gürültüsüz ama içi boş bir program tartışması izledik ve PARTİ DİSİPLİNİ adı altında güvenoyu alacağını da kanaat getirdik. Hayırlısı olsun…