ANTALYA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, bazı basın yayın organlarında çıkan "Soruşturma kapsamında Türkiye'nin ilk yüz nakli ile dünyanın kadavradan ilk rahim naklini yapan Prof. Dr. Ömer Özkan ve eşi Özlenen Özkan'ın da ifadesi alındı" şeklindeki haberlerle ilgili olarak, "Bu haberlerin tek nedeni üniversitede olmalıdır. Soruşturma ancak rektörlük izni ile olur. Ortada böyle bir şey yok. Ben ameliyatları özel izinle yapıyorum" dedi. Prof. Dr. Özkan, Akdeniz Üniveritesi Hastanesi Organ Nakli Bölümünde düzenlediği basın toplantısında, akşam saatlerinde bazı basın yayın organlarında kendisi ve eşi hakkında çıkan haberler nedeniyle basın toplantısı düzenleme gereği hissettiğini belirtti. Çok üzgün olduğunu, çıkan asılsız haber nedeniyle insanların kendisine "geçmiş olsun" telefonları açtıklarını ifade eden Özkan, "Kahraman yaptığınız insan üçkağıtçı gibi gösterilmeye çalışılıyor. Bu haberlerin tek nedeni üniversitede olmalıdır. Soruşturma ancak rektörlük izni ile olur. Ortada böyle bir şey yok. Ben ameliyatları özel izinle yapıyorum. Üniversitede üst düzey kişilerin ricasıyla sadece ameliyat yapıyorum" diye konuştu. İnternet sitelerinde kendisiyle ilgili iddiaları görünce ilk olarak önemsemediğini dile getiren Özkan, şöyle konuştu: "Çok basite alınması gerektiğini düşündüm. Çok komik gelmişti. Haberin içeriğini ve niyetini anladıkça daha çok üzüldüm. Soruşturma başlatıldı. İyi bir haber olması için araştırmak gerekir. Birisi sizin hakkınızda şikayette bulunuyor. Bununla ilgili savcılık gerekeni yapmıştır. Rektörlüğe bildirir. Rektörlük izin verirse savcılık gerekeni yapar. Soruşturma başlatılır." Haberde 37 kişiden bahsedildiğini ifade eden Özkan, adı geçen 37 kişinin çok değerli, önemli operasyonlar yapan hocalar olduklarını vurguladı. "Bu kişiler hakkında soruşturma açılmış. Bunların başında benim çocuğumun fotoğrafını koyarak haber sunulmuş" diyen Özkan, şöyle devam etti: "Nitelikli dolandırıcılık ne demek, hakikaten ben de bilmiyorum. Üzülmemiz için yapılıyorsa çok üzüldük. Bunun tek nedeni Akdeniz Üniversitesinde bulunmam. Bu bahsedilen konu, maddi boyuttan olması gerekiyor. Ben üniversitede olmasam çok daha fazla kazanırım. Nakiller nedeniyle gelen cazip birçok daveti reddettim. Çirkin iftiralar geliyor. Eğer bunlar iftira değil de gerçekse 6 ay sonra ortaya çıkacaktır. Gereksiz şekilde buraya gelmemiz üzüntü verici. İnsanların geçmiş olsun demesi bile çok üzüntü verici. Suçluyum, suçsuzum konusuna girmiyorum." Soruşturma başlatıldı denildiğini, herkesin bu haberi okuduğunu anlatan Özkan, "Güvendiğimiz adam, kahraman yaptığımız adam üçkağıtçıymış denilecek. İmajınızı zedeliyor. Ben film artisti değilim. Yurt içinde, dışında çok önemli tepkiler alıyorum. Böyle bir şey varsa 37 kişi, popüler bir insan var karşınızda, yıllardır basının önünde çok görünüyor diye düşünüyor" dedi. - "Benim şahsımda üniversite yıpratılmak isteniyor" "Benim şahsımda Akdeniz Üniversitesi yıpratılmak isteniyor" diyen Özkan, "Akdeniz Üniversitesi, Türkiyenin parlayan yıldızı. Üniversitede olduğum için bu haber yapıldı. Yargısız infaz yapıldı. Kanundan dolayı burada ameliyat yapamıyorsunuz. Özel izin verilen, hatta devletin, hükümetin en önde kişilerinin ricasıyla ameliyat yapan kişiyim" diye konuştu. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Özkan, bir haber yapılmadan önce etik kural gereği adı geçen kişiye iddialarla ilgili görüşünün sorulması gerektiğine işaret ederek, bununla ilgili hukuki sürecin başladığını kaydetti. Özkan, "Çıkan asılsız haberlerden dolayı çok üzüldük. Çok duygusal bir insanım, hak etmediğimiz bir durumla karşı karşıya olunca daha çok üzüldük. Eşim de hiç inanamadı" ifadelerini kullandı. Bir ihbarı değerlendiren Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, Antalya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Mali Suçlar Büro Amirliği ekiplerine Tam Gün Yasası nedeniyle üniversiteden ayrılan ve hastaların tetkiklerini üniversitede yapmaya devam ettiği öne sürülen 2 öğretim üyesine yönelik soruşturma başlatılması talimatını vermiş, talimat üzerine polis ekipleri isimleri açıklanmayan ve kadın doğum uzmanı olduğu belirtilen 2 doktor ve 3 hastasının ifadesine başvurmuştu. Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, bazı basın yayın organlarında çıkan "Soruşturma kapsamında Türkiye'nin ilk yüz nakli ile dünyanın kadavradan ilk rahim naklini yapan Prof. Dr. Ömer Özkan ve eşi Özlenen Özkan'ın da ifadesi alındı" şeklindeki haberleri yalanlamış ve soruşturmada Özkan çiftinin isminin geçmediğini açıklamıştı.