Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı rakamlara göre vaka sayıları yeniden tırmanışa geçti. Corona virüsü nedeniyle geçtiğimiz aya göre daha fazla kişi hastalandı ve ölüm oranlarında da artış başladı.
SÖZCÜ Web TV yayınında Alişer Delek’in konuğu olan Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, Türkiye’deki vaka artışlarını ve Avrupa’daki durumu değerlendirdi.
“AŞILAMA STRATEJİMİZİ OLDUKÇA BAŞARISIZ GEÇİRDİK”
Türkiye’nin aşılama stratejisini oldukça başarısız geçirildiğini söyleyen Şenol, şunları söyledi;
*Tüm nüfusa baktığımız zaman yüzde 47-50 arası bir yerdeyiz aşılamada. Ve aşılamanın üzerinden çok zaman geçti ve homojen aşılama yapamadık.
*Homojen aşılama, yani risk gruplarını en azından yüzde 75’in üzerinde hedeflediğimiz düzeyde aşılama konusunda başarısız olduk.
*Bölgesel çok büyük farklılıklar var ve aşılamayı yoğunlaştırabildiğimiz Haziran başında önlemleri akılcı, rasyonel bir biçimde yapıp aşılamayı ona ekleyemedik.
*Yani bu çok tabakalı önlemler dediğimiz önlemleri almadığınız zaman yaptığınız aşılamada etki anlamında çok daha zayıf kalıyor.
“VERİLERDE CİDDİ BİR UYUMSUZLUK VE CİDDİ BİR SORUN VAR”
*Başka ülkelere nüfus bakımından benzesek de bize nüfus olarak çok benzeyen İngiltere 75 yaşındaki grubun yüzde 95’ini aşıladığı için hastaneye yatışları çok daha düşük. Risk grubundaki hastaların yüzde 75’ini aşıladığı için hastaneye yansımadan salgın vaka sayılarında dünya ikincisi.
*Ama biz hem ağır vaka, hem ölüm, hem de 55 yaş altı nüfusta ölüm ve sağlık sisteminde sürekli tıkanma sınırında dolaşması gibi bir durumla karşı karşıyayız. Bunların hepsi ölüm rakamlarına yansıyor.
*Artık karşılaştırmalı ölüm rakamları artık paylaşılıyor, dünyada salgının başarısını anlamak için. Buna baktığımız zaman bizden daha kötü geçirmemiş olan İtalya 130 bin ölümde, Almanya yüz küsür bin ölümde, biz 65 bin ölümde duruyor gibiyiz ama son iki ay ölüm sayılarımız çok fazla.
*Verilerde ciddi bir uyumsuzluk ve ciddi bir sorun var. Veri güvenilirliği maalesef çok olumsuz görünüyor.
“EN AŞAĞI 3 MİSLİ KADAR CORONADAN ÖLÜMLER VAR”
Alişer Delek’in, “Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı vaka ve vefat istatistiklerine güvenmiyor musunuz?” sorusuna Şenol şöyle cevap verdi:
*Zaten böyle bir şey olabilme ihtimali yok. Almanya 94 bin ölüm, İtalya 130 bin ölüm, İngiltere 130 bin ölümle geçirmişken Türkiye salgını daha iyi bir süreç olarak yaşamamışken, 65 bin ölümde kalmış olma ihtimalimiz yok.
*Belli ki eksik kaydettik ve bu eksik kaydetmenin nedenlerini de defalarca konuştuk. DSÖ’nün değiştirdiği kurala uymamaktan tutun, insanları evde tutmak aşamasına kadar. Yağmur gibi hastanın yağdığı dönemler, bizim nefessiz Covid hastası baktığımız dönemler, onun 3-4 misli kadar kritik ve riskli hastalar evlerde takip ediliyordu.
*Dolayısıyla evde ölen insanlar Covid ölümleri olarak kaydedilmedi. Hastalığın ne kadar ölümcül olduğunun gerçekliğine hiçbir vurgu yapılmaksızın sürekli bir başarı hikayesi çıkarılmaya çalışılıyor.
“ÖLEN HASTALARIMIZ 100 BİNİN ÜZERİNDEDİR”
*Bu kadar hafifletilerek sunulan bir salgında yine insanlarımızın iyi bir uyum gösterdiklerini düşünüyorum. Evet en aşağı 3 misli kadar coronadan ölümler var. Bunların yüzde 30 kadarı dolaylı ölüm sayılabilir ama 1,5 misli kadar yani bizim de Covid’den ölen hastalarımız 100 binin üzerindedir.
*Dolaylı ölümleri de Covid hanesine yazmak gerekir aslında. Yüzde 40’ın üzerinde şu anda aşılama eksikliği, yaklaşık 4,5 milyon kişi kadar da üçüncü dozlarını yaptırmaya gitmedi. Yani onları da düşebiliriz.
*Çok ciddi bir oran var aslında. Homojen aşılamanın farkını hastaneye yatış ve ölüm sayılarında görüyorsunuz.
“AŞILAMAYI ÇOK HIZLANDIRMAK DURUMUNDAYIZ”
Şenol, alınması gerek önlemleri ise şu şekilde açıkladı:
*Aşılamayı çok hızlandırmak durumundayız ve derhal kapalı alan alt yapı çalışmaları yapılmalı. Çok basit alsında, camlara eklenecek filtre sistemleri gibi ucuz ve basit sistemler ve hızlı testler.
*Yani bizim tükürükle yaptığımız, yanal akım testleri denilen testlerle aşısız, aşılı kaymaların girdiği alanların, özellikle çocukların olduğu alanların taranması ve aslında verinin çok doğru bir biçimde masaya konularak aşılama stratejisinin tekrar kurgulanması gerekiyor.
“BUGÜNE KADAR BÜYÜK BİR AŞI TEREDDÜDÜ YARATILDI”
*Bugüne kadar büyük bir aşı tereddüdü yaratıldı. Hem hastalığın ciddiyeti verilmeyerek hem aşılar arasında tuhaf yarışmalar yaptırılarak… Mesela üçüncü dozu faz 3 çalışması yayımlanmamış yerli aşıyla takviye etme çabası var.
*Bu kör taktikler dediğimiz günübirlik ve çelişkili uygulamalar yerine net açık veri paylaşımı… İtalya’nın, İngiltere’nin aşılamadaki başarısı buna bağlı.
*Çok açık paylaşım yaptılar ve bu aşı tereddüdü olan grupların 30-35 kişilik aşı karşıtı gruplar tarafından çeldirilmemesi için uygun regülasyonların getirilmesi lazım.