Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cengiz Köksal, 40 yaş merdiven testi ile kalp kapağı yetmezliğinin belirlenebileceğini ifade etti. Prof. Dr. Köksal, kalp kapak hastalıklarının geç teşhis edilmesinin tedaviyi zorlaştıracağı gibi ilerleyen durumlarda hayati risk oluşturabileceğini ve aynı zamanda akciğerlerin de zarar görebileceğini vurguladı.
Prof. Dr. Cengiz Köksal, “Günlük hayatınızda yol yürümek, yokuş veya merdiven çıkmak gibi rutin durumlarda nefesiniz yetmiyor, tıkanıyor ve sık sık dinlenme ihtiyacı duyuyorsanız, mitral kapak hastası olabilirsiniz. Ayrıca hareket ederken oluşan çarpıntı da mitral kapak hastalığının bir diğer belirtisidir ve bu gibi durumlarda kişinin mutlaka kalp kapak hastalığı yönünden değerlendirilmesi gerekir.
40 yaş merdiven testi ile kişiler kendilerini değerlendirebilir. 40 yaşlarında bir kişi normal tempoda 3-4 kat merdiven çıkabilir, yaşıtları ile aynı şekilde efor sarf eder ve bunu yaparken nefesi kesildiği için durmak zorunda kalmaz. Eğer 40’lı yaşlardaysanız ve 3-4 kat merdiven çıkarken veya efor sarf ederken yaşıtlarınızdan daha erken durmak zorunda kalıyor, nefesiniz daralıyor ve çarpıntınız oluyorsa, kalp kapağınızda problem olma ihtimali yüksektir” diye konuştu.
“KAPAKTA HASAR VARSA AKCİĞERLER DE ZARAR GÖRÜYOR”
Mitral kapağın akciğerlerden gelen temiz kanı kalbe taşıması ve sonrasında mitral kapaktan geçip gelen temiz kanı vücuda pompalaması görevini, mitral kapakta kaçak olması durumunda yerine getiremediğine dile getiren Prof. Dr. Köksal, “Kalp yeterince temiz kanı vücuda pompalayamaz ve kan, akciğerlerde birikir. Kan vücuda yeterince pompalanamayınca insan kendini halsiz, yorgun, bitkin hisseder ve çabuk yorulur. Ayrıca pompalanamayan kanın akciğerlerde toplanması ile akciğerlerde su toplanır ve kişi hareket etmekle nefes darlığı hisseder, tıkanır.
Kişi, özellikle merdiven veya yokuş çıkarken sık sık dinlenmek zorunda kalır. Mitral kapakta sorun tespit edilmesi halinde, sürekli doktor takibinde olunmalıdır. Her mitral kapak hastası ameliyat edilmez. Hastalık, yılda bir kez doktor kontrolü ve ilaç tedavisi ile kontrol altında da tutulabilir. Ameliyata gerek duyulması halinde ise farklı ameliyat teknikleri değerlendirilebilir. Bunlar içinde en çok tercih edilen ‘kapalı yöntemle mitral kapak tamiri’ hastaya uzun vadede yaşam konforu sağlar” şeklinde konuştu.
“AZ TUZLU BESLENME KONUSUNDA DİKKATLİ OLUNMASI GEREKİYOR”
Mitral kapağında kaçak veya kan sızdırması olan hastaların, özellikle az tuzlu beslenme konusunda dikkatli olması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Köksal, “Sadece az tuzlu yemek veya tamamen tuzu kesmek de yeterli olmayabilir.
İçinde tuz olan yiyecekleri de az yemeli veya hiç tüketmemek gerekebilir. Bu gıdalar arasında; soda, maden suyu, gazlı içecekler, turşu, kuru yemiş gibi besinler yer alır. Ayrıca mitral kapağında kaçak olan hasta, zayıf olmalı ve her zaman masadan çok aşırı yemeden, tam doygunluk olmadan kalkmalıdır. Sık aralarla az yemelidir. Kalbe dost olan sporlardan, günde 3-4 kilometre tempolu yürüyüş de son derece faydalıdır” dedi.