Rahvancıoğlu, Ünal Üstel başbakanlığında oluşturulan UBP-DP-YDP Hükümeti'ne bugün güven oylaması yapılacağını ve haftalardır hükümet olmamasına rağmen durmaksızın devam eden zamlar açısından hiçbir şeyi değiştirmediğini açıkladı. Bir hükümet kurulması da asgari ücret veya alım gücümüz açısından bir şey değiştirmeyeceğini biliyoruz diyen rahvancıoğlu, tıpkı hükümet olsalar bile iktidar olamayacaklarını bildiğimiz gibi dedi. Rahvancıoğlu açıklamasının devamında “zaten bir önceki hükümetin yıkılışı da, yeni başbakanın belirlenişi de, mevcut hükümetin kuruluşu da, esas iktidarın kim olduğunu bir kez daha gösterdi” ifadelerini kullandı.
Bugün, güven oylamasına paralel, CTP tarafından bir eylem yapılacağının duyurulduğunu anlatan Rahvancıoğlu, dört siyasi parti (TDP-TKP-BKP-YKP) de aynı alana, aynı saate başka bir eylem çağrısı yaptı dedi. Bazı çevrelerce "bu eylemlerde neden Bağımsızlık Yolu da yok" sorusu sorulduğunu da anlatan Rahvancıoğlu, bu konuya da açıklık getirdi.
Rahvancıoğlu, CTP eylem duyurusunu yaptığında, halkın esas gündemi olan pahalılık ve yoksullaşmayı yani "ekonomik krizi" değil, Meclis-Hükümet gerilimini yani "siyasi krizi" merkeze alıyor olmasına rağmen bu eylemi olumlu bir gelişme olarak değerlendirdiklerini belirterek, devamında “çünkü yaşananlar karşısında farklı noktaları önemseyen odakların, kendi gündemlerini sokağa taşımaları her halükarda değerlidir” açıklamasını yaptı.
Rahvancıoğlu, CTP bu eylemi akaryakıt zammına, süt zammına, elektrikte yakıt değişim ücretine karşı yapsa ve Servet Vergisi, Asgari Ücret, Sendikalaşma gibi talepleri yükseltseydi Bağımsızlık Yolu da desteğini ortaya koyardı, bu sebeple CTP'nin eylemini benimsemesekde, sokağa çıkıyor ve siyasi gündeme ilişkin konularda yetersiz de olsa tepki gösteriyor olmalarına saygı duyuyoruz dedi.
Diğer yandan CTP ile aynı saat ve aynı yerde eylem çağrısı yapan dört partinin arasına katılamadıklarını da belirten Rahvancıoğlu, çünkü bizim fikrimizce, bir siyasi parti içeriğini şekillendirerek bir eylem duyurusu yaptığında, ya o eylemi benimsersiniz ve o siyasi partinin ismini de ifade ederek, o siyasi partinin çizdiği çerçeveyi kabul ederek, o siyasi partinin eylemine katılırsınız ya da katılmazsınız şeklinde konuştu. Rahvancıoğlu, kendi eylemimizi yapacaksak da, başka yerde, başka bir içerikle yapma hakkımız bakidir, ama aynı yerde, aynı saatte, başka bir içerikle eylem yapmak, bizim kendi etik anlayışımıza uygun değil, çünkü bizim "saygı"dan anladığımız şey, içeriğine katılmasak da başka öznelerin kendi fikrini rafine bir şekilde ortaya koyma iradesine müdahale etmemek anlamına geliyor dedi. Rahvancıoğlu, eğer CTP ortak bir eylem organize etme çağrısı yapsaydı veya bu dört parti ortak eylemlerini başka bir yer veya saat için düzenleyecek olsaydı, durum farklı olurdu ifadelerini de kullandı.
Elbette herkesin kendi doğru bildiği şekilde davranma hakkı vardır diyen Rahvancıoğlu, belki CTP bu dört partinin yaptığı eylem çağrısından memnun olmuş veya olmamıştır, belki bu dört parti eylem hukuğu konusunda bizden farklı düşünüyordur, tüm bunlar, onların kendi aralarındaki bir meseledir açıklamasını yaptı.
Rahvancıoğlu, amaçlarının da kimsenin eylemini kötülemek değil, kendi pozisyonlarını ifade etmek olduğunu, başka bir siyasi öznenin, kendi iradesiyle şekillendirdiği bir eyleme, farklı bir içerikle müdahil olunmaması gerektiği düşüncesinde olduklarını, bu sebeple de bugünkü eylemlerinde tüm siyasi partilere başarılar dilediklerini aktardı.
Rahvancıoğlu açıklamasının sonunda, “müdahalelerle kurdurulan bu hükümetin, önceki hükümetlerden farklı olmayacağını, asıl iktidar odaklarından olan ultra zenginlerin daha da zenginleşmesine hizmet edeceğini vurgulamak isterim. Gün geçtikçe yoksullaşan emekçi halkın zamlara, hayat pahalılığına ve sömürüye karşı; servet vergisi, asgari ücretin en düşük kamu maaşına eşitlenmesi ve sendikasız çalıştırılmanın yasaklanması talebi etrafında kenetlenmesi için mücadelemiz, önceden olduğu gibi devam edecektir” ifadelerine yer verdi.