Referandumun 11. Yılında Halka Çağrı

Referandumun yıl dönümünde İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Detay’a konuştu ve geçen 11 yılı değerlendirdi. Talat seçim arifesinde Kıbrıs Türk halkına seslendi ve “Eroğlu’ndan kurtulamazsak, çözümü düşleyemeyiz” dedi.

  “EROĞLU SEÇİLİRSE ÇÖZÜMÜ UNUTUN”

 Kıbrıs’ın hem kuzeyinde, hem de güneyinde eş zamanlı olara 24 Nisan 2004’te gerçekleşen referandumun 11. Yılında barış arayışları devam ediyor. Referandumun yıldönümünde 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Detay Gazetesi Genel yayın Yönetmeni Oshan Sabırlı’nın sorularını yanıtladı ve süreci değerlendirdi. Talat açıklamasında “Eroğlu seçilirse çözümü unutun” ifadelerini kullandı.

  EROĞLU İLE ÇÖZÜMSÜZLÜK PEKİŞTİ

2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs sorunun çözüm için en büyük fırsatın 2004 yılında kaçırıldığını, Kıbrıs sorunu çözümsüzlük sürecinde devam ettiğini, sonrasında çok ciddi ilerlemeler sağlandığını ama Eroğlu’nun seçilmesi ile sürecin tamamen tıkadığını ve çözümsüzlüğün pekiştirildiğini hatta Kıbrıslı Türklerin dünyaya yüz çevirdiğini kaydetti.

   Oshan Sabırlı

İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, referandumun üzerinden 11 yıl geçtiğini belirterek, “büyük bir fırsatı kaçırdık” dedi. Detay Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Oshan Sabırlı’ya konuşan Talat geride kalan 11 yılı değerlendirdi. Rauf Raif Denktaş’ın cumhurbaşkanlığı, Dr. Derviş Eroğlu’nun da Başbakanlığı döneminde, Kıbrıs Türkü’nün adeta kıskaca alındığını anımsatan 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, 2003 yılında müzakerelerin başladığını; Eroğlu’nun cumhurbaşkanı seçildiği 2010 yılından sonra ise, çözüm sürecini yeniden tıkayan Eroğlu’na dünyanın yüzünü çevirdiğini anlattı.

Dolayısıyla şuanda Kıbrıslı Türkler için önemli olan hususun öncelikle Eroğlu’ndan kurtulmak olduğunu kaydeden Talat, “Pazar günkü seçimler, büyük bir fırsattır. Kıbrıs Türk halkı bu hususu dikkate alarak davranırsa yani Eroğlu’ndan kurtulursa, Kıbrıs sorunu yeni ve umutlu bir sürece girebilir. Kıbrıs Türkü çözümden yana ise muhakkak çözümden yana olanı seçecek, çözüme karşı olanı seçmeyecek. Eroğlu seçilirse çözümü unutun, o iş biter” dedi.

 “BÜYÜK BİR FIRSATI KAÇIRDIK”

Kıbrıs sorunu tarihinde çözüm için en büyük fırsatın, Annan Planı’nın Referandum’u olduğunu kaydeden Talat, “onu kaçırdık ve ne yazık ki, Kıbrıs sorunu çözümsüzlük sürecinde devam ediyor” diye konuştu.

“SÜRECİ TIKADI VE ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜ PEKİŞTİRDİ”

Referandum’un hemen ardından 2008 yılında Dimitris Hristofyas’ın cumhurbaşkanı olmasıyla müzakerelerin yeniden başladığını ve ciddi bir ilerleme kaydedildiğini anımsatan Talat, “Cumhurbaşkanlığı seçimini Derviş Eroğlu’nun kazanmasıyla birlikte, benim bıraktığım yerden devam edeceğini söylemesine rağmen, süreci tıkadı. Benim bıraktığım yerden başladı ama hiçbir yere götürmedi, tam tersine süreci tıkadı ve çözümsüzlüğü pekiştirdi” dedi.

“KIBRIS TÜRKÜ ÇÖZÜMDEN YANA İSE ÇÖZÜMDEN YANA OLANI SEÇECEK”

Bu sürecin ardından da Rum Yönetimi Başkanlığına Nikos Anastasiadis’in seçilmesiyle, 5 ay boyunca, ortak deklarasyon konusunun söz konusu olduğu; bundan da Rum tarafının bir fırsatı yakalayarak görüşmelerden çekildiği, bundan en fazla memnun olanlardan birisinin de Eroğlu olduğunu söyleyen Mehmet Ali Talat, “Kıbrıs Türkü çözümden yana ise muhakkak çözümden yana olanı seçecek, çözüme karşı olanı seçmeyecek. Öyle umuyorum ve bekliyorum” diye konuştu.

“EROĞLU’NDAN KURTULAMAZSAK, ÇÖZÜMÜ DÜŞLEYEMEYİZ”

Dolayısıyla şuanda Kıbrıslı Türkler için önemli olan hususun öncelikle Eroğlu’ndan kurtulmak olduğunu kaydeden Talat, “Eroğlu’ndan kurtulamazsak, Kıbrıs sorununun çözümünü düşleyemeyiz. Bu büyük bir fırsattır. Pazar günkü seçimlerde, Kıbrıs Türk halkı bu hususu dikkate alarak davranırsa yani Eroğlu’ndan kurtulursa, Kıbrıs sorunu yeni ve umutlu bir sürece girebilir. Öyle umuyorum. Eroğlu seçilirse çözümü unutun, o iş biter. Eroğlu’ndan kurtulursak, zaman veremem ama sorunun çözümü konusunda umutlar yeniden yeşerebilir. Bu yıl dönümünde, bunları söyleyebilirim” dedi.

“ÇÖZÜM SÜRECİ TIKANDI, DÜNYA YÜZ ÇEVİRDİ”

Rauf Raif Denktaş’ın cumhurbaşkanlığı, Dr. Derviş Eroğlu’nun da Başbakanlığı döneminde, Kıbrıs Türkü’nün adeta kıskaca alındığını anımsatan İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, 2003 yılında kendisinin başbakan seçilmesiyle birlikte müzakerelerin yeniden başladığını; Eroğlu’nun cumhurbaşkanı seçildiği 2010 yılından sonra ise, çözüm sürecini yeniden tıkayan Eroğlu’na dünyanın yüzünü çevirdiğini anlattı. Talat, referandum sürecinin ardından yaşanan gelişmeleri Detay Gazetesi’ne şöyle anlattı:

“KIBRISLI TÜRKLERİN ÇOK KAZANIMLARI OLDU”

“Annan Planı müzakerelerinin devam ettiği, 2003 Lahey Zirvesi’ne kadar ise, Kıbrıs Türk liderliği, eğer çözüm yönünde hareket etseydi, Kıbrıs Rum tarafı tek başına Avrupa Birliği’ne giremeyecekti. Ama öyle davranmadı, hepimiz biliyoruz ki, Denktaş Bey Lahey’de anlaşmayı reddetti. O reddettikten sonra hükümette de, Eroğlu vardı, başbakan o idi. Kıbrıs Türkü 2003 seçimlerine kadar adeta kıskaca alındı. 2003 sonunda seçimler yapıldığında ve ben Başbakan oldum, o zaman görüşmeler yeniden başladı ve Denktaş Bey de gücünü kaybetti. Çünkü halk çok açık bir şekilde CTP’ye destek verdi. Denktaş Bey, Cumhurbaşkanı’ydı ama aslında iktidarı kendisi ile bölüşüyorduk. Ve müzakereler olumlu bir şekilde devam etti ve sonuçlandı.”

“ÇÖZÜM SÜRECİNİ TIKAYINCA DA, DÜNYA ONA YÜZÜNÜ ÇEVİRDİ”

“Sonunda da referanduma gittik. Referandumun arkasından izolasyonların kaldırılması çalışmaları içerisinde, tabi ki Kıbrıslı Türklerin çok kazanımları oldu. Görünürlüğümüz, dünya ile ilişkilerimiz arttı. En basitinden, benim görev dönemim içerisinde, 3 tane Amerikan Dışişleri Bakanı oldu. Üçüyle de görüştüm, üçü de beni davet etti. Biri beni New York’a, diğer ikisi de Washington’a davet etti. İngiltere Başbakanı ile görüştüm. Daha bir sürü uluslar arası liderle görüştüm. Bunların sebebi bizim çözüm istemememizdi, başka bir şey değildi. 2010’a kadar çok iyiydi durum, 2010’dan sonra her şey tıkandı. Çünkü Eroğlu çözüm istemiyordu, çözüm sürecini tıkayınca da, dünya ona yüzünü çevirdi. Bu kadar açık ve net.”

“ANASTASIADES EROĞLU’NA ÇANAK TUTABİLİR”

“Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasidis’in Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı’nın seçilmesi durumunda, kapalı bölge Maraş önerisinin açılmasını da içeren Güven Yaratıcı Önlemleri (GYÖ) görüşmeyi kabul etmeye hazır olduğunu şeklindeki ifadesi ve özellikle Akıncı yönünde, nevi destek denilebilecek açıklamaları” da  sorulan Talat, “Bu açıklamaları duymadım. Ama böyle bir açıklama yapılmışsa, içeriği doğru bile olsa, bana göre, Eroğlu’nun propagandasına çanak tutan unsurlar da içerebilir. Bence Kıbrıslı Türklerin seçimine, iç siyasetine, Kıbrıs Rum tarafı liderliği ve siyasilerinin kesinlikle karışmaması lazım. Bu konuda irade bizimdir, kararı biz vereceğiz. Ve umarım ki, bu karar Kıbrıs sorununun çözümü yönünde olacak”  dedi.