Rezaletin son perdesi !..

Taner ULUTAŞ

Bir ülke için Fuarların çok önemli olduğunu öncelikle belirtmek isterim. Türkiye’nin ünlü CNR Fuar Merkezinde, MÜSİAD Ticaret Fuarı ‘ ile eş zamanlı olarak yapılan KKTC Fuarı da ülke adına yapılan bence önemli fuarlardan bir tanesidir.

Bu fuara Başbakanın yanısıra Ekonomi Bakanı Sunat Atun’un, Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu ile Eğitim Bakanı Özdemir Berova’nın katılması da fuara gösterilen ilginin büyük olmasına neden oldu.

İngiliz Gazmirinden yapılma bir takım elbise kadar, kaliteli olmasını beklediğimiz fuar, (KKTC Fuar Alanı ile MÜSİAD’ın Fuar alanını tenzih ederek söylüyorum) yapılan hatalar nedeniyle basit bir kumaştan mamul, allı güllü bir entariden farksız bir duruma getirildi. 

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, AB’yi hedef alan konuşması belki vurgu açısından olumluydu. Ancak, MÜSİAD başkanının teknik bilgiler ile donattığı konuşması, bence şahaneydi. Şahane konuşmanın güzelliğini ise Türkiye Cumhurbaşkanlığı organize ekibinin büyük hataları, Kanlı Derenin herşeyi önüne katıp götüren sel suları gibi alıp götürdü.

Sanırım buraya kadar herşey dört dörtlük kılavuzunun ilk sıralarında yer buldu. Ancak kalite dediğimiz unsuru, sıradan bir hale sokan olaylar da teşbihte hata olmasın, İngiliz Gazmirinin, basma entariye dönüşmesine neden oldu.

Fuara Ekonomi Bakanlığının davetlisi olarak 10 Basın Mensubu götürüldü. Çoğunluğu BRT’den oluşan Basın Mensupları haklarını yemeyelim görevlerini layığı ile yaptı. Ülkenin tanıtımını ellerinden geldiğince gerçekleştirmeye çalıştı. Özellikle, BRT ekibi tüm arıza ve hatalara karşın gece saat 03.00’lere kadar arızaları gidermek için uğraş verdi.

Ekonomi Bakanı Sunat Atun ile Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu’nun basın ve fuara katılanlar ile yakından ilgilenmesi, özellikle Fikri Ataoğlu’nun sempatik davranışları, fuara katılanların bazı nedenlerle içine girdikleri öfke ve gerginliklerini giderdi.

Müsteşar Emin Bilgen, Sanayi Dairesi Müdürü Salih Gökpınar’ın, kafilenin dertleri ile yakından ilgilenmesi, özellikle Müsteşar Emin Bilgen’in, sorunları çözmedeki enerjisi, öfke ve sinirin asgariye inmesine neden oldu.

Bunlar madalyonun bir yüzü. Ancak madalyonun diğer yüzü bu görüntünün tam tezat bir görüntü yansıttı. Madalyonun bu yüzünde, Türkiye Cumhuriyeti yetkili ve bürokratlarının, KKTC’ye ve onun yetkili makamlarına bakış açılarının çirkinliğini yansıttı.

Bu davranışlarda besleme ve yavrunun bir başka modelini görme şansızlığını yaşadık. Akredite olmalarına, otele kartlarınızı göndeririz denilmesine karşın gönderilmeyen kartları bir tarafa bıraktık. Cumhurbaşkanlığından isimleriniz yazılmadı bu nedenle ziyaretçi statüsünde içeriye gireceksiniz denilerek verilen ziyaretçi kartlarını da bir tarafa bıraktık. Ancak fuar alanına neredeyse bakanların bile giremeyecek bir konuma sokulması. Müsteşar dahil üst düzey yetkililerin içeri alınmayarak saatlerce dışarıda bekletilmesi, sanırım rezalettir birinci perdesiydi.

Türkiye Cumhuriyeti protokol ve organizasyon komitesinin, KKTC basınına basın sandalyelerine oturma izni vermemesi ve gidin ziyaretçiler ile oturun demesini es geçtik. Başbakan Özgürgün’ün bile zorla içeri girerken düşmesine ramak kalması ve korumaları tarafından düşmekten kurtarılması da sanırım rezaletin ikinci perdesiydi.

Erdoğan’ın EXPO’yu açması oraya olan ilginin tabi ki artmasına neden oldu. Ancak açılış mantinini kesecek diye, yolların bilmem kaç mil öteden kapatılması. Araçların uzun kuyruklar oluşturarak 10 dakikalık yolun bir buçuk saatte alınmasını bıraktım. Güvenlik adı altında bir metrelik kapıda içeri girmek için üst üste yüzlerce insanın, saatlerce kapıda bekletilmesini inanın bir tarafa bırakamadım. Güvenlik adı altında sırf Erdoğan, Fuar alanını gezecek ve çay içecek diye yüzlerce insanın kapılarda ezilmesini, ayaklarına kara sular inecek kadar kapıda bekletilmesini affınıza sığınarak ‘Garagöz’ün son perdesi olarak sunmak isterim. Sayın Erdoğan’a bir tavsiyem olacak. Ağaç ne kadar yüksek olursa olsun bir gün yaprakları yere düşer sözünü unutmaması gerek. Kenan Evren’in ağacı da bir zamanlar çok yüksekti ancak sonunda ne yaprağı kaldı nede ağacın bedeni.

Erdoğan kendi halkına abartılı güvenlik tedbirleri nedeniyle eziyet çektirebilir. Ama bizimde dahil olduğumuz yabancı insanlara bu denli eziyet çektirmesi sanırım rezaletin son perdesinden de öte bir durum oluşturur.

MÜSİAD ile KKTC’nin fuarı güzel olmasına güzel de, bu güzelliği birde, orada stand kuran, ancak yavru ve besleme gözü ile bakılan, KKTC’li iş adamlarına sorun desem çok fazla bir şey mi istemiş olurum?

******

Fuardaki hatalar güzellikleri örttü

Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanlığın desteği ile 9-13 Kasım tarihleri arasında İstanbul’da CNR’da açılan 1. KKTC Fuarı devam ediyor.

Bu yıl, MÜSİAD Ticaret Fuarı ile eş zamanlı olarak ilk kez düzenlenen KKTC Fuarına katılım yüksek oldu. Fuara, Kıbrıs Türk Ticaret Odası, Kıbrıs Türk Sanayi Odası, K.T.Esnaf ve Zanaatkârlar Odası, KKTC Emlakçılar Birliği, Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği, Üniversiteler, turizm örgütleri, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı, Turizm ve Çevre Bakanlığı ile Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı bakanlık olarak katılması dikkat çekti.

Fuara yerli üretim yapan 55 firmanın yanısıra, yüksek Öğrenim Kurum ve Üniversitelerden 14, Turizm Sektöründen 9 ve İnşaat ve Emlak sektöründen de 2 kurumun katıldığı gözlemlendi.

Türkiye’nin en büyük fuar alanı olarak nitelendirilen CNR Fuar Merkezinde gerçekleşen KKTC’nin ilk fuarı, Hall 1’de 2000 metrekarelik bir alan üzerine kuruldu.

Türkiye Cumhuriyeti Organizasyon Komitesinin büyük hatalar yaptığı, yerli ve yabancı katılımcıların yanısıra ziyaretçilerin de büyük sıkıntı yaşadığı fuara katılan iş adamlarımızın birçoğunun, yaşanan sıkıntılardan dolayı tepki gösterttiği gözlemlendi.

Fuarın start alacağı son ana kadar stantların yapımın devam ettiği görülürken, açılış anına kadar devam eden stant yapımı, katılımcıları gerdi. Güvenlik nedeni adı altında katılımcı ve ziyaretçilerin saatlerce kapılarda bekletildiği fuarın ilk gününde, güne öfke ve stresin damga vurduğu gözlemlendi.

KKTC üst düzey yetkililerinin bile güvenlik nedeni ile içeri alınmadığı ve saatlerce fuar alanı dışında bekletilmesi skandal olarak nitelendirildi.

Fuara katılan birçok katılımcı yaptıkları açıklamada, fuara katılmamız güzel. Burada bulunmamız da güzel. MÜSİAD ile eş zamanlı fuara katılmamız da katılımın yüksek olmasına neden oldu. Ancak bilerek veya bilmeyerek yapılan büyük hataları ve bize yönelik davranışları da kabul etmemiz mümkün değil dediler.