Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, BM Güvenlik Konseyine sunduğu raporuyla “Kıbrıs sorunundaki bir sonraki hareketlerin çerçevesini belirlediği” öne sürüldü.
Fileleftheros gazetesi “BM Genel Sekreteri Müzakerelerden Önce Ön Anlaşma ve Zaman Takvimi İstiyor” başlığıyla manşetten yer verdiği haberinde, Guterres’in açık ve net bir şekilde müdahil tarafların tümüne, müzakere masasına dönmeden önce, zaman takviminin netleşmiş ve bir ön anlaşmaya varılmış olması gerektiğini ilettiğini ileri sürdü.
Bunun ara çözüme işaret ettiği görülen bir talep olduğunu ifade eden gazete, Guterres’in ayrıca çabanın tümünün başarılı olması için, masaya yeni fikirler konmasına da pencereyi açtığını kaydetti.
BM Genel Sekreteri Guterres’in bu ifadelerinin, Kıbrıs’la ilgili atadığı geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un bölgeye yapacağı seyahat sırasında hareket edeceği çerçeveyi kayda geçirdiğini öne süren gazete, Lute’un bölgeye ne zaman geleceğinin ise henüz belli olmadığını belirtti.
Lute’un Kıbrıs’a yapacağı ziyaretin, büyük olasılıkla Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis arasında yapılması beklenen görüşmenin ardından belirleneceğini yazan gazete, Rum hükümetinin görüşmenin Ekim ayının son 10 gününde olmasından söz ettiğini ifade etti.
Guterres raporunun, müzakereler ve Kıbrıs sorunuyla ilgili ifadelerin haricinde enerji ve AGİT tarafından hazırlanan tavsiye nitelikli sözlüğe de değindiğini kaydeden gazete, “Türkiye’nin belirli uygulamalarının ise raporda atlandığını” öne sürdü.
Rum muhalefetinin bunu şiddetle vurguladığını yazan gazete, öte yandan Rum Başkanlığı’nın ise özellikle BM Genel Sekreteri’nin müzakerelerin yeniden başlamasından önce uygun hazırlık yapılmasını istemesinden ötürü, rapordan memnuniyet duyduğunu belirttiğini ekledi.
Gazete “Memnuniyet ve Endişe” başlıklı haberinde ise, Guterres’in Güvenlik Konseyine sunduğu altı sayfalık raporunun içeriğinin, sürecin BM içerisinde sürdürülmesi ve Kıbrıs sorununa çözüm aranması çabalarının sürdürülmesi hususunda, Rum hükümetini memnun ettiğini yazdı.
Muhalefet kanadında ise rapor konusunda ciddi bir endişe var olduğunu belirten gazete, Rum siyasi partilerinin, BM Genel Sekreterinin yeni çabayı belirli bir zaman çerçevesi içerisine koymakta olduğu konusunda bir eğilim tespit ettiklerine işaret etti.
Haberinin devamında, Hükümet Sözcüsü Prodromos Prodromu’nun açıklamalarına yer veren ve Başkanlığın Anastasiadis’in tezlerinin kayda geçirilmesini olumlu bir şey olarak gördüğünü aktaran gazete, Prodromu’nun, Başkanlığın raporun içeriğinden memnuniyet duymasını beş noktada sıraladığını iletti;
“1. Müzakereler başlamadan önce, görüş birliklerinin gerçek boyutunu ölçmesi için Lute’a görüşmelere devam etmesi direktifi verecek. Başkan Anastasiadis gerekli hazırlıkların sürmesi için, bunu istemişti. 2. Türk tarafının BM sürecinin tükendiği ve iki devletle birlikte Kıbrıs sorununun çözümü için başka bir mantığa gidilmesi gerektiği konusunda tüm bu süre zarfında ortaya koyduğu tezlere yanıt veriliyor. 3. Lefkoşa’da, Başkan Anastasiadis’in ikna edici olmadığına dair korkular çürütüldü. 4. Genel Sekreter Başkan Anastasiadis’in endişesini paylaşıyor ve iyi bir ön hazırlık yapılması gerektiğinin güçlü inancı olduğunu söylüyor. Bu hiçbir şekilde, bu konunun Başkan Anastasiadis’in ortaya koyduğu bir ön şart değil, Genel Sekreterin bizzat kendisinin aldığı bir önlem olduğunu gösteriyor. 5. Değişmez mevcut durumun, yani çözüm olmamasının, sürdürülebilir olmadığını ifade etmesi önemlidir.”
Enerji konusundaki ifadelerle ilgili ise, Guterres’in bunları Türkiye için söylediği iddiasında bulunan Prodromu, Guterres’in gerilimin tırmandırılmasından kaçınılması konusundaki ifadesinin “sık sık uluslararası meşruiyeti ihlal eden Türkiye’nin faaliyetlerine hitap ettiğini düşündüklerini” öne sürdü.
Gazeteye göre Prodromu “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin BM üye devleti olarak tüm devletler tarafından tanınmakta olan egemenlik haklarına sahip olduğunu, dolayısıyla bir devletin MEB’i içerisinde sahip olduğu haklar konusunda bir ifade olduğu veya olabileceğinin düşünülemeyeceğini” öne sürdü.
BM Genel Sekreteri’nin atıfta bulunduğu yeni fikirlerin Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’in ortaya koyduğu fikirler olup olmadığının kendisine sorulması üzerine ise Rum sözcü, Guterres’in “genel bir değinmede bulunduğunu ve bunun anlaşılır olduğunu” söyledi.
Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’in düşünülmesi için Ulusal Konsey’de bazı fikirler ortaya koyduğunu, fakat müzakereler çerçevesinde herhangi yeni bir fikir ortaya koymadığına vurgu yapan Prodromu, Anastasiadis’in Guterres’e süreci kolaylaştırmak için bazı fikirler sunduğunu belirtti.
Prodromu sözlerinin sonunda “bunun (sürecin) şimdi, Sayın Lute’un hazırlık amaçlı yapacağı keşif temaslarıyla, yeni bir başlangıç aldığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
İlgili haberlerde, DİSİ haricindeki diğer partilerin, raporla ilgili birçok olumsuzluk tespit ettikleri de belirtildi.
Politis’e göre, Guterres’in istişarelerini sürdürmesi konusunda geçici özel danışmanı Lute’a yönelik direktifini olumlu bulan DİSİ partisi, sürdürülebilir olmayan mevcut duruma ilişkin ifadelerin ise altını çizdi.
AKEL partisi açıklamasında, Crans Montana’dan 15 ay sonra BM Genel Sekreteri’nin tarafların hazır olduğu konusunda henüz ikna olmadığına işaret ederken, Guterres’in doğal gazla ilgili söylediklerinin ise başkanlığı düşündürmesi gerektiğini belirtti.
Gazete DİKO partisinin, raporun dolaylı olarak zaman takvimleriyle ilgili tezi benimsediğini öne sürdüğünü yazarken, EDEK ile Vatandaşlar İttifakının da benzer tezler ifade ettiklerini, öte yandan Dayanışma Hareketi, Çevreciler ve ELAM’ın da Guterres’in raporunu eleştiren açıklamalarda bulunduklarını iletti.
Politis ise haberinde, Rum Hükümeti’nin Guterres’in müzakerelerde muhtemelen yeni fikirlere ihtiyaç olduğu ve Lute’un geri döneceğine dair ifadelerine işaret etmeyi tercih edip, Guterres’in doğal gazla ilgili diyalog önerisi ve sonsuz müzakereler döneminin geçmişte kaldığına dair ifadelerine değinmekten ise kaçındığına dikkati çekti.
Haber Politis’te “Guterres’in Raporunu Seçici Okumalar- Taraflar Diğerlerini Atlayarak Kendilerinin Hem Fikir Olduğu Tezlere İşaret Ettiler- Hükümet Rapordan Memnun Görünüyor- Doğal Gazı ve Zaman Ufkunu Atladı”, Alithia’da “Herkes Raporu Kendi Merceğinden Okuyor- Kıbrıs Sorununda Sonsuz Müzakereye Hayır- Başkan İkna Etti”, Haravgi’de “Guterres Kısa Süre İçinde Özlü Diyalog İstiyor- Değişmez Mevcut Durum Sürdürülebilir Değil- Yeni Sondajlar Yeni Gerilimlere Yol Açabilir- Rapor Aciliyet Duygusuyla Uzatma Veriyor- Sondajlarından Olası Bir Gerilim Çıkabileceği İfadesi Olumsuz- Hükümet Memnun”, Fileleftheros’ta ise “Umutlar Canlı- İşgale Değil Sözlüğe Atıfta Bulundu” başlıklarıyla yer buldu.
Gazeteler, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın rapordan memnuniyet duyduğuna dair açıklamasına da yer verdiler.