Çoğunluğu ABD askerlerinden oluşan birlikte İngiliz ve Romanyalı askerler de bulunuyor. NATO'nun Polonya'ya asker sevkıyatı Rusya'yı "caydırmak" amacıyla "Geliştirilmiş İleri Mevcudiyet" olarak adlandırdığı strateji bağlamında yapıldı. Bu çerçevede NATO ocak ayında Rusya sınırları yakınlarında Litvanya, Letonya ve Estonya'ya da asker yerleştirmişti. Öte yandan NATO, bölgede olası Rus saldırganlığına karşın askeri mevcudiyetini artırmaya devam edeceğini, haziran ayına kadar dönüşümlü olarak çok uluslu 3 NATO birliğinin daha bölgeye yönlendirileceğini açıkladı.
NATO askerlerinin yerleştiği Polonya'nın Orzysz kenti ise Rusya'nın Kaliningrad bölgesine 57 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Rusya'nın ise Polonya, Beyaz Rusya ve Litvanya sınırındaki Kaliningrad'da nükleer başlık takılabilen ve 700 kilometreye yakın menzile sahip İskender füzeleri ve S-400 füze savunma sistemleri mevcut.
NATO'nun Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı General Curtis Scaparrotti askerleri karşılama törenindeki konuşmasında, "Polonya'ya konuşlandırılan birlikler NATO'nun dayanışma ve kararlığını gösteriyor ve potansiyel saldırganlara açık bir mesaj gönderiyor." dedi.
Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda ise konuşlandırmayı "nesillerdir beklenilen tarihi bir an olarak" nitelendirdi.
RUSYA-NATO GERİLİMİ SAVUNMA HARCAMALARINA YANSIYOR
Rusya'nın ise NATO'nun yakın bölgesinde varlığını artırmasını güvenlik tehdidi olarak gördüğü ve bu bağlamda Baltık ülkeleriyle olan sınırlarına askeri teçhizat depoladığı iddia ediliyor. 2014 yılı askeri doktrininde NATO'yu temel dış tehdit olarak gösteren Moskova hükümeti, ittifakın Soğuk Savaş sonrasında bölgede varlığını artırmasına karşılık vereceğini açıklamış, kasım ayında Kaliningrad'a nükleer başlıklı İskender füzeleri ve S-400 füze savunma sistemlerini yerleştirmişti. Diğer yandan Rusya, Baltık ülkelerinin hava, kara ve deniz sahalarına yönelik ihlallerini sürdürerek bölgedeki tehdit algısını artırmaya devam ediyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Kaliningrad'a İskender füzelerinin yerleştirilmesini, "Sınırlarımıza NATO altyapısı yerleştiriyorlar." diyerek savunmuştu.
Kaliningrad'da askeri gücün kuvvetlendirilmesi hakkında konuşan Kremlin Basın Sözcüsü Dmitry Peskov da Moskova hükümetinin tüm Rusya Federasyonu'na ait topraklarında gereken önlemleri alma hakkı olduğunu belirterek, "NATO gerçekten de saldırgan bir blok." ifadesini kullanmıştı.
Öte yandan Rusya 1990'lı yıllardan bu yana en fazla savunma harcaması yapan ülkeler listesinin ilk 5'inde yer alıyor. Rus yetkililer, daha önce ülkenin karşılaştığı ekonomik zorluklara rağmen Rus ordusunun modernizasyonu için yapılacak harcamaların kısılmayacağını ifade etmiş, Rusya'nın 2016'daki savunma harcamaları, önceki yıla oranla yüzde 14 artmıştı.
NATO da Ukrayna krizinin ardından 2014'teki Galler Zirvesi'nde tüm üyelerin gayrisafi yurt içi hasılalarının en az yüzde 2'sini savunma harcamalarına ayırması kararı almış, savunma harcamaları ise 2010 yılından beri ilk kez 2016'da artış göstermişti.
NATO üyeleri 2016 Varşova Zirvesi'nde de "Doğu kanadı" olarak nitelendirdiği Baltık ve bazı İskandinav ülkelerini güvence altına alma kararı almıştı.
Soğuk Savaş döneminden sonra Baltık ülkelerine en fazla asker ve teçhizat yığınağı yapan NATO'nun Estonya'da 800, Letonya ile Litvanya'da bin 200, Polonya'da 4 bin askeri ve Romanya'da füze savunma kalkanı üssü bulunuyor. Diğer yandan, NATO benzer bir füze savunma kalkanı üssünü Polonya'da kurmak için hazırlık yapıyor.
Ezeli iki rakip Rusya ile NATO arasında 2002 yılından beri iletişim kanallarını açık tutmayı öngören bir konsey mekanizması bulunuyor. Ancak, Rusya'nın 2014'teki Kırım'ı yasa dışı ilhakı sonrasında konseyin tüm faaliyetleri dondurulmuş durumda. Taraflar olası bir yanlış anlaşılmayı engellemek ve gerginliği daha da tırmandırmamak için büyükelçiler düzeyinde görüşmeler yürütüyor.