Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni Banu Özbingül, sıcak suya damlatılan limonun vücutta ki yağı eritmediğini, sadece sıcak suyun soğuk suya göre mideyi daha geç terk ettiğinden dolayı midede geçici bir tokluk sağladığını belirtirken, fazla tüketilen ekmeğin vücutta kilo yapacağını fakat ekmek tüketmekten vazgeçmek yerine ekmeği aşırıya kaçmadan tüketmek gerektiğini belirtti.
Zeytin Yağı Aşırıya Kaçmadan Kararında Tüketilmeli
Akdeniz diyetinin temel kaynağı olan zeytinyağının düzenli olarak tüketilmesinin insan sağlığı üzerinde çeşitli yararlar sağladığını söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, 5 gram yağın 45 kalori iken, 5 gram etin 12 kalori olduğunu belirtti. Yani yağların diğer makro besin öğelerine göre daha fazla kalori içerdiğini söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, yağın hangi çeşit yağ olduğunun kalori açısından öneminin olmadığını belirtti. Dolayısıyla hangi yağ çeşidi olursa olsun, gereğinden fazla tüketmenin kilo olarak kişiye geri döndüğünü söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, zeytinyağının tüketilmesi gerektiğini fakat kararında tüketilmesine dikkat edilmesi gerektiğini fazla tüketilmesi durumunda suyun bile zehirli olabileceğini belirtti.
Sıcak Su Tüketimi Geçici Tokluk Sağlamakta
Bir kalıp yağa limon damlatmanın yağı eritmediği gibi içilen limonlu sıcak karışımında vücut yağlarına direkt bir etki yapmadığını söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, sadece sıcak suyun soğuk suya göre mideyi daha geç terk ettiğini belirtti. Dolayısıyla bu durumun geçici bir tokluk sağladığını belirten Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu sözlerine şöyle devam etti: “Sabahları aç karnına tüketeceğiniz ılık su sindirim sistemine iyi geliyor, ancak içerisinde limon olup olmaması birşey değiştirmiyor. Hatta düşük tansiyon ya da mide rahatsızlığınız varsa bu içecek rahatsızlıklarınızı arttırıcı özelliğe sahiptir. Güne bir bardak ılık su ile başlamak sindirim sistemine iyi gelecektir.”
Son Öğün Uyumadan İki Saat Önce Tüketilmeli
Gece yatmadan iki saat önce son öğünün tüketilmesine dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, ancak yemek saatinin ilaç saatleri gibi olmazsa olmaz olmadığını belirtti. Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu sözlerine şöyle devam etti: “Akşam altı dan sonra birşey tüketmeyin ibaresi yanlıştır. Çünkü hayatın gerçekleri herkes için belirli günlerde farklı bir yemek saati oluşturmaktadır. Yatmadan iki saat önce en son öğününüzü tüketmek, sabah açlıkla uyanmanıza engel olacak ve sizi rahatsız etmeyecek en doğru seçim olacaktır.”
Vücut Yenileni Depoluyor
Uzun süren açlıklardan sonra bir şeyler yenildiği zaman vücudun savunmaya geçtiğini söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, “Tekrar aç kalırsam depoladığım enerjiyi kullanırım” mantığıyla vücudun yenileni depoladığını belirtti. Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu sözlerine şöyle devam etti. “Ramazan aylarında metabolizmanızın yavaşlayıp kilo almanıza sebep olması buna verilebilecek en güzel örnektir. Azar azar ve sık sık (2 - 3 saat aralıkla) bir şeyler yemek hem acıkma duygunuzu bastırır, hem daha az ve kontrollü yemenizi sağlar, hem de metabolizmanızın hızlanmasına yardımcı olur.”
Fazla Tüketilen Ekmek Fazla Kilo Olarak Vücuda Geri Dönmekte
Ekmeğin sofraların baş tacı ve temel enerji kaynağı olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, gereğinden fazla tüketilen her gıdanın vücuda fazla kilo olarak döneceği gibi fazla tüketilecek ekmeğinde fazla kilo olarak vücuda geri döneceğini belirtti. Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu sözlerine şöyle devam etti: “Beyaz ekmek rafine undan elde edildiği için hem besin değeri daha düşüktür hem de kan şekerini daha hızlı yükseltir. Bu yüzden beyaz ekmekden kaçınmalı, yerine tam tahıllı ekmek tüketilmelidir. Ekmek tüketmemek yerine, ekmeğin türüne, miktarına ve yanında tükettiğiniz gıdalara dikkat etmeniz doğru bir yaklaşım olacaktır.”
Esmer Şeker İle Beyaz Şeker Ayni Kaloriyi İçeriyor
Esmer şeker ile beyaz şekerin kalori içeriğinin ayni olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, esmer şekerin halk arasında ne yazık ki diyet şeker olarak bilindiğini ancak beyaz şekerden pek bir farkı olmadığını sadece besin içeriklerinin az da olsa farklı olduğunu belirtti. Beyaz şekerin besin içeriğinin sıfır olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, esmer şekerin içerisinde çok az miktarda vitamin ve minarel barındığını belirtti. Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu sözlerine şöyle devam etti: “Buna rağmen esmer şekerin beyaz şekere göre pek de bir üstünlüğü yoktur. Beyaz ya da esmer şekeri hayatınızdan tamamen çıkartmak, sağlıklı yaşam konusunda atacağınız en önemli adımlardan biri olacaktır.”
Uzun Süre Uygulanan Yüksek Proteinli Diyetler Sağlık Problemlerine Yol Açabilmekte
Protein diyetlerinin son zamanlarda çok popüler olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, bunun sebebinin ise uzun süren sindirimleriyle proteinlerin hem tokluk sağladığını hem de metabolizmayı daha hızlı çalışmaya zorladığından dolayı olduğunu belirtti. Ancak uzun süre uygulanan yüksek proteinli diyetlerin besin öğesi yetersizliklerine, karaciğer ve böbreklere aşırı yük binmesine, kan yağlarında artışa ve daha pek çok benzer sağlık problemine yol açabildiğini söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, bu yüzden bu gibi tek tip beslenme modellerinden uzak durulması gerektiği gibi kişilerin sağlıklı beslenmeyi kendilerine ilke edinmesi gerektiğini belirtti .
Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu: “Vücuttaki Su Kaybını Çoğaltmak Yerine, Azaltma Yöntemi Uygulanmalı.”
Termal eşofmanların zayıflattığına dair ortada dolaşan yanlış bir bilgi olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, ne yazık ki sıcak ortamlarda terleyerek kaybedilenin yağ değil su olduğunu belirtti. Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu sözlerine şöyle devam etti: “Zayıflamadaki amaç, yağsız vücut kütlesinden su kaybı yerine, yağ kütlesinden yağ kaybı olmalıdır. Çünkü sağlığınızı tehdit eden yağlardır. Ter ile vücuttan toksinleri de atarsınız. Ancak toksinlerin yanında yaşamınızda çok önemli görevleri olan minerallerin kaybını da hızlandırırsınız ve ne yazık ki bunu gün içerisinde hemen yerine koyamazsınız. Bu nedenle çok yorgun ve bitkin olursunuz. Vücuttaki su kaybını çoğaltmak yerine, azaltma yöntemlerini uygulamalısınız.”
Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu: “Kola, Çay ve Kahve Gibi İçeceklerin Tüketimi Az Olmalı.”
Çay, kahve ve kola gibi içecekler içerdikleri kafein sebebiyle diüretik etki göstermekte, yani vücuttan su atımına yol açmaktadırlar diyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu sözlerine şöyle devam etti: “Kolayı hayatınızdan çıkarmak, çay ve kahve sayısını azaltmak, sağlıklı beslenmede atacağınız önemli adımlardan biridir.”
Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu: “Taze Balık ile Tüketilen Yoğurt Zehirlemez.”
Balıkta ve yoğurtta histamin adı verilen bir protein bulunduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, balık bayatladıkça içerisindeki histamin miktarının da arttığını belirtti. Bayat balıkla tüketilecek yoğurdun da vücutta fazla miktarda histamin oluşturduğunu ve histamin zehirlenmesiyle karşı karşıya kalındığını söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, bu yüzden de kişilerin taze balık tüketmeye dikkat etmesi gerektiğini belirtti.