Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Deniz Şelimen “15 Ekim Dünya El Yıkama Günü” dolayısıyla açıklamalarda bulundu.
Şelimen, “Hijyen uygulamalarını yaygınlaştırmak ve bu konudaki bilinci arttırmak önemli bir toplum sağlık hizmetidir” diyerek, bu nedenle sağlıklı ortam koşullarını yaratmak, hastalık yapıcı etkenleri uzaklaştırmak ve etkisiz hale getirmek amacıyla ellerin gerekli şartlarda doğru yöntemle yıkanmasının temel kurallardan biri olduğuna dikkat çekti.
“İnsanların el yıkama alışkanlığının olmaması ya da ihmal edilmesi sonucunda; bulaşıcı hastalıklar, besin kaynaklı infeksiyonlar, okullarda görülen isaller, tuvaletlerden bulaşan parazit, bakteri ve mantar infeksiyonlarının önüne geçmek mümkün değildir. Gün boyunca herşeyi ellerimizle yaparız ve ellerimiz mikroplar için uygun bir ortam oluştururlar” diyen Şelimen, genelde ellerin yemekten sonra ve tuvalete çıktıktan sonra yıkanmakta olduğunu oysa ellerin yemekten önce ve tuvalete çıkmadan önce de yıkanması gerektiğine vurgu yaptı.
Bulaşıcı hastalıklardan korumanın en etkili yolu el yıkama alışkanlığı kazanmak
El yıkama konusunda özellikle çocukları hepatit A, ishal, tüberküloz ve bağırsak parazitleri gibi bulaşıcı hastalıklardan korumanın en etkili yolunun onlara el yıkama alışkanlığı kazandırmak olduğunu belirten Şelimen, “Yapılan araştırmalar göstermektedir ki; özellikle yemeklerden önce ve tuvaletten önce ve sonra sabunla el yıkama alışkanlığı aşı veya tıbbi bir girişimden daha fazla yaşam kurtarıcı bir öneme sahiptir. El yıkama sadece çocuklarda değil ne yazık ki bugün hala yetişkinlerde de önemli bir kişisel hijyen sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bağlamda gerek güncel yaşamımızda gerekse hastane ortamlarında enfeksiyonlar ciddi boyutlarda sağlığımızı tehdit etmektedirler” dedi. Şelimen bu amaçdan yola çıkarak Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNİCEF) 15 Ekim tarihini “Küresel El Yıkama Günü” olarak kabul ettiğini ve Küresel El Yıkama Günü’nün 2008 yılından bu yana tüm dünyada kutlanmakta olduğunu ve hükümetler tarafından ulusal bir kutlama etkinliği olarak benimsendiğini dile getirdi.
Şelimen, “El yıkama alışkanlığının okul öncesi dönemden başlayarak kazandırılması ve yaşam boyu sürdürülmesi için bilinçlendirme yapmak ve farkındalık yaratmak toplumsal bir görevdir” diyerek başta sağlık çalışanları olmak üzere, öğretmenlere, kurum ve kuruluşlara büyük sorumluluk düşmekte olduğunun altını çizdi.