CTP Milletvekili Erkut Şahali, “tarihi çarpıtanlarla yürümek” konulu bir konuşma yaptı.
Cenevre’de yapılan gayriresmi toplantının Kıbrıs sorunu müzakerelerinde 5+1’in her zaman yan yana gelmediği için önemli olduğunu anlatan Şahali, “Bugün önemli bir gündü ve bitti” dedi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Türk tarafı adına sunduğu önerilerin önceden kendilerine bildirilmediğini ve BM parametreleriyle de ters düştüğünü kaydeden Şahali, “Masada Kıbrıslı Türkler yoktu, Kıbrıslı Türklerin çıkarları yoktu. 5+1 diye çağrılan toplantı 4 buçuk artı 1 olarak yapıldı. Üzülerek izledim” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecince sınır ötesinden doğrudan müdahalelerin yaşandığını savunan Şahali, buna rağmen Ersin Tatar’ın seçilmesini demokratik olgunlukla karşıladıklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına kendi cumhurbaşkanı gibi davranmasını da eleştiren Şahali, “Halbuki bir cumhurbaşkanının cumhurbaşkanı olmaz” dedi.
UBP’nin kurultay sürecine de değinen Şahali, ikinci tura kalan iki adayın da adaylıktan çektirildiğini savunarak, Başbakan Ersan Saner’in “atanmış” olarak nitelendirildiğini öne sürdü.
İş Yasası’nda yapılmak istenen değişiklikle hükümetin toplu sözleşme düzeninin ortadan kaldırılmasına ilişkin girişim yaptığını ifade eden Şahali, “Kıbrıs Türkü’nün iş barışı neden tehdit ediliyor?” diye sordu.
Geçtiğimiz hafta Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karara yönelik Türkiye Cumhuriyeti yetkilileri tarafından tepki ve tehditlerin yöneltildiğini savunan Şahali, Hükümettekilere “Memleketinize ayar verilirken neredeydiniz?” sorusunu yöneltti.
Şahali, “Sayın Tatar egemenlikten bahsediyor… Egemenliğinizi tanıdığını söyleyenler yargınıza müdahale ettiğinde süklüm püklüm olurken, Cenevre’de egemenlikten bahsediyorsunuz. Önce bu egemenliği siz hissedin” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Tatar’ın Sarayönü’nde konuşmakla yetinmeye kendini programladığını savunan Şahali, Kıbrıs Türk toplumunun ise 2004 yılında dünya ile entegre olma iradesini ortaya koyduğunu ve o iradenin devam ettiğini belirtti.
Şahali şöyle devam etti:
“Kıbrıs Türk insanı şamar oğlanı değildir. Kendini dev aynasında gören bir azınlık hükümeti ve zorla, kıl payı olarak seçilmiş bir cumhurbaşkanı bu toplumun ensesinde boza pişiremez. Kıbrıs sorunu bu toplum için bir varoluş meselesidir.”