Sahibine Mesajlar 8 Nisan

Taner ULUTAŞ

Sayın Esat Varolğlu, kendini torunlara adadın ne parti ne siyaset nede de siyasi yaşamı düşünüyorsun. En küçük yavrumuz DİLAYLA'mız geçen gün 3 yaşına bastı... Nice sağlıklı, güzel ve mutlu yıllar dileriz. Ama bakıyorum 3 yaşındaki torun Dilayla seni evde esir aldı. Evlatların, hanımın ve siyasetin esir alamadığı Esat abimizi, paranın faizi dedikleri torun esir aldısa, yandı gülüm keten helva. Sayın Sezai Sezen kapı kapı gezerek TC Elçiliği bana destek atıyor. Bu destek sonrasında bende sizlere destek atmayı düşünüyorum. Evinizde tamir edilecek bir yer varsa söyleyin de 10 bin TL’yi Elçilik’ten alarak evinizi tamir edeyim diyormuşsunuz. Sayın Sezen lütfen söylermisiniz? Ev tamir edilir ama Elçiliğin adaletli bir yarışı adaletsizliğe dönüştüreceği için gönüllerde açacağı yara bundan sonra tamir edilirmi? Sayın Cenk Şeren Mehmetçik UBP-DPBelediye Başkan adayı seçildikten sonra rüzgarı arkana aldın yelkenler fora edip gidiyormuşsun. Aman Cenk’im dikkat et fazla rüzgar fırtınayı, fırtına, Karayel’i o da Tayfun’u yaratır. Dikkat seni çekemeyenlerin yaratacakları Tayfun, fora edilen yelkenlerine zarar vermesin. Bir başka deyişle çok sakınan göze çöp değil mertek bile kaçar. Sayın Kudret ÖZERSAY, dün Amerkia’da bugün Moskova’da derken havada gördüğünüz Leylek ben bu yüzü bir yerden tanıyorum demiş. Tabi tanır havadan yere inmiyorsunuz ki. Haaa sizin Temiz Toplum Örgütü siz olmayınca işi gaytarmaya başladı. Ortalığı ‘PoP’ götürüyor bilesiniz. Birde televizyon programında Dışişlerine attığınız taşlar küçük de olsa Özdil Nami’nin başını yarmış. Pamuk yetiştirememişler. Bir geçmiş olsun deyin. Sayın Galip BOZALP, UBP ve DP ortak aday konusunda uzlaşırsa her iki partinin ortak Lefkoşa başkan adayı sizin olacağınız kesinleşti demişlerdi. Bu konu için yüksek makamların da ön görüşmeler yaptıkları ve son noktayı koyacakları da söylenmişti. Ama ne olduysa sonra oldu ve tekerlek ters döndü. Nasılki Baba mirası yanan mum gibiyse siyasetçinin sözü de parlayan saman alevi gibidir. Porrr der ve söner değilmi? Sayın Rauf Ersenal, yapılmaz yapılamaz dediğiniz Çıkartma Plajında restorasyon çalışmaları başladı. Yapılamaz dediğiniz Muhafazkar Otel sanırım Butik Otel adı altında yapılacak ve sonra da peçeli, seraceli insanların haremlik selamlık olarak saflarda yer bulmasına yarayacak. Ve tabiki olmaz olamaz diyen Vakıflar da yapılanlara andilla koyarak bakacak. Keşke Vakıflar senin gibi birisini çok daha önceden oralara koysadı. Sayın Ali Yakar senin kız Mağusa Belediyesine kadrolu olarak işe alınmış. Bilmiyorum bunda senin CTP’li biri olarak Belediye meclis üyesi olmanda etkili oldu mu? Hayırlısı diyelim. Diyelim de karnına vurulunca ah arkam diyenleri de unutmayalım sayın Ali yakar. Unutursak işe girmeyen torpilsiz vatandaşın içi, bu konuları es geçen bizlerin dışı yanacak. Sayın Cratos Otel yöneticileri, boruları denize bağlayarak sizin otelin b.....kuyularını denize boca etmeniz dahiyane bir fikirdi. İnsanın atıkları kuyularda kalacağına denize bir faydası olsun değilmi? Eee 50 metre ötede denizde yıkananların soslu su ile yıkanmaları sayenizde gelenek ve göreneklerimiz arasına girdi. Kutlarız. Sayın Hüseyin Özveri, Face Book’ta paylaştığınız bu gece bir başka. İçimde volkanlar patlarken yanmıyor üşüyorum. Nasıl bişey bu çözemiyorum. Kötü ve karmaşık bir durum gercekten demeniz dramatik bir durum. Aşıksın be oğlum. Aşk bağı çapa ister, tarlası da sapan. Sen bağı çapalamaz ve tarlayı da sapan ile sürmezsen içinde bin tane volkan patlasa ne yazar? Yaaa!.. Sayın Erhan Arıklı, Anastasiadis, Eroğlu görüşmeleri devam ediyor. Çözüldü, çözülüyor denilen Kıbrıs Sorununda görüşmeler devam ederken siz ortalarda yoksunuz? Allah Allah, inanın buna bir anlam veremedim. Halbuki Zorlu Töre gibi elde harita kapı kapı, mahyalle mahalle gezip, Rum bizi kesecek, demenizi bekliyordum. Hayrola Milliyetçi kitabının sayfalrımı soldu yoksa arabsının deposunda benzin mi bitti? Sayın Ömer Meraklı, Allah her köye senin gibi bir Muhtar nasip etsin. Kalavaç Muhtarı olarak köy baştan başa restore ettin. Gezilecek görülecek köylerin ilk sırasına yerleştirdin. Şimdi de yeni sosyal etkinliklere yelken açtın. Başak büyüdükçe boynu bükülürmüş derler. Ama bakıyorum sen büyüdükçe değil boynu bükülmek dim dik Kalavaç’ın bir gurur abidesi gibi duruyorsun. Sayın Kemal Darbaz gazeteci döverler. Gazeteciyi yasalar ile cendere altına alıp ağzına Japon yapıştırıcı sürmeye çalışırlar. Kalemine sürgün atıp yazmaması için ellerinden geleni yapıyorlar. Ama bakıyorum Gazeteciler Birlikleri sizin dışınızda tüm bu yaşananlara sessiz kalıp ‘Tısss’ sesi veren musluk gibi tısss sesi bile vermiyor. Öldülermi? Kaldılarmı? Sevabına bir baksanız diyorum. Sayın Mehmet Kıral, Salamis Otel’i yıllar sonra baştan yaratıp yeni çehre kazandıracağınızı söylerken borular ile denizin çehresini maviden kahverengi renge dönüştürdüğünüzü büyük bir memnuniyetle öğrendimiş bulunuyoruz. Bir borunun yanına bir boru daha ekleyerek yeni eserinizi görmek için büyük bir sabırsızlıkla bekliyoruz. Haberiniz olsun Sayın Emine Dağ hayvanseverler olarak Cuma günü eylem gerçekleştirdiniz. Eşeklerin ayaklarını kıran. Atları konteynerler içerisinde bırakıp öldüren, köpekleri imza toplandı gerekçesi ile vuran ‘Nato Mermer, Nato Kafa’lılar bunu dikkate aldımı? Bakın gelin yakında bir sürek avı düzenleyelim. Bu mermer kafalıları ovalara Salı verelim. Elimizde av tüfekleri onlar av biz avcı peşlerinden gidelim. Ve onlara Hanya’nın Girit’te, Konya’nın da Türkiye’de olduğunu gösterelim. Ne dersin? Sayın Sıdıka Elbasan, Meşhur Hadırlı Restaurat'ta keyif sürüyormuşsunuz. Tabi siz Hadırlı Restorantlarda gezerken bizde buralara andilla koyarak uzaktan bakalım değilmi? Bakın bunu Allah götürmez. Hem kahveye buyrun gelin demek hemde kadınlığın onda dokuzu kaçmak biride hiç görünmemektir felsefesi ile hareket etmek ne derece doğrudur? Ne dersiniz? Sayın Mehmet Demirci, dün Karpaz bölgesinin altını üstüne getirdik. Ne apostolos Andreas Manastırı nede Dip Karpaz ile Yeni Erenköy bıraktık. Basmadığımız yerde bed ve bereket bıraktık. Ama Sayın Demirci nasıl diye sorduysak, sorduğumuz insanların yüzü ekşi yalamış gibi oldu. Bizim basmadığımız yerde sizin de bastığınız yerlerde bed ve bereket kalmamış diyorlar. Aman dikkat edin ‘Pandoranın ‘ kutusundan çıkamayabilirsiniz. Bizden söylemesi