BRÜKSEL Anadolu Ajansı'nın yayınladığı Suriye'de Esed rejimi tarafından işlenen savaş suçlarını belgeleyen fotoğraflarla ilgili kimi ülkeler kınama mesajları yayımlarken, kimi ülkeler sessiz kalmayı tercih ediyor. AA muhabirleri dün gün boyu, dünyadaki liderlere düzenledikleri basın toplantılarında ve ülkelerin Dışişleri Bakanlıklarına belgeler ve fotoğraflarla ilgili sorular yöneltti. Belgelerin ve fotoğrafların önceki akşam AA aracılığıyla dünya kamuoyuna duyurulmasının ardından Avrupa'dan ilk açıklama İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague'den geldi. Hague, resmi Twitter hesabından kendisine konuya ilişkin sorulan soruya, "Şok edici bir haber. Sorumlular hesap vermeli" değerlendirmesinde bulundu. Hague dün ayrıca, İngiliz Parlamentosu'nun alt kanadındaki açıklamasında fotoğrafların "dehşet verici" olduğunu dile getirdi. Başbakan'ın Brüksel ziyaretinin de gündemindeydi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün Brüksel ziyaretinde de yayınlanan fotoğraflar sıklıkla gündeme geldi. Başbakan Erdoğan konuşmalarında "55 bin fotoğraf karesinde görünenler, zalim, katil Beşşar Esed'in ne olduğunu göstermesi bakımından önemli" dedi. Erdoğan Brüksel'deki konuşmasında "Ey dünya, 150 bin insanın öldürüldüğü Suriye'ye karşı acaba sessiz mi kalacağız? Bu vahşet karşısında hep birlikte el ele vermeye mecburuz. Tüm Batı artık sesini yükseltmek durumundadır" açıklamasında bulundu. Fotoğraflardaki vahşet AB yetkililerine de soruldu. AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, fotoğrafların doğruluğuna ilişkin şüphelerini dile getirse de fotoğrafların şoke edici olduğunu ve doğruysa bunların vahşetin teyidi niteliğinde olduğunu ifade etti. Van Rompuy, "Başbakan Erdoğan'ın da söylediği gibi, Suriye'deki insani trajediyle ilgili artık daha fazla kanıta ihtiyaç yoktur" dedi. Başbakan Erdoğan'a Brüksel ziyaretinde eşlik eden Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da fotoğraflarla ilgili AA'ya değerlendirmelerde bulundu. Davutoğlu, "Bu fotoğrafları görüp de etkilenmemek, etkilenip de sessiz kalmak mümkün değil” diyerek, Türkiye'de Suriye rejimini savunan siyasi partilerin bu fotoğraflara bakıp, durumlarını gözden geçirmesi gerektiğini ifade etti. ABD'den kınama, BM'den "dehşet verici" açıklaması ABD'den açıklama ise dün akşam saatlerinde geldi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf, "Bu raporları mümkün olan en kuvvetli ifadelerle kınıyoruz. Bu son raporlar ve fotoğraflar, rejimin sadece Suriye halkını özgürlük ve insan haysiyetinden mahrum etme değil, önemli boyutta duygusal ve fiziksel acılar çektirme çabalarında geniş çaplı ve görünür sistematik ihlallerini gösteriyor" açıklamasında bulundu. Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Farhan Haq da konuya ilişkin AA muhabirinin sorusunu yanıtladı. Haq, Suriye'deki savaş suçu belgelerinin "gerçekten dehşet verici" olduğunu belirterek, "Biz işkence, infaz ve kötü muamelenin karşısında olduğumuzu Suriye krizi başladığından bu yana hep belirttik, bunun karşısında olmayı da sürdüreceğiz" dedi. Lavrov'dan "temkinli" yanıt Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'a dün düzenlediği basın toplantısında AA muhabiri tarafından konuya ilişkin soru yöneltildi. Lavrov yayınlanan fotoğrafları görmediğini söyleyerek, "Savaş suçu yok demiyorum, suç var ve onları belgelendirmek lazım. Ancak kanıtları yeniden kontrol etmek gerekli" yanıtını verdi. Suriye'de yaşananlar barbarlık İsviçre Konfederasyonu Başkanı ve Dışişleri Bakanı Didier Burkhalter ise Cenevre-2 Konferansı'ndaki konuşması sonrasında AA'nın sorularını yanıtladı. AA'nın dünya kamuoyuna sunduğu Suriye'deki fotoğraflarla ilgili soru üzerine Burkhalter, "Müzakerelere şans tanımak adına peşinen suçlama yapmak istemiyorum. Suriye'de yaşananların kesinlikle bir barbarlık olduğu gerçek ve bütün partiler kınaması gereken gelişmeler ama barış ve güvenliğin sağlanması için ülkede ateşkes ortamının oluşması lazım" ifadelerini kullandı. Burkhalter, "Resimler barbarlığın resmi ve Suriye'nin bu şekilde devam edemeyeceği gerçeğini tekrar kanıtlıyor. Uluslararası toplum olarak bu barbarlığı sonlandırmak için gereken ne varsa yapmakla yükümlüyüz" dedi. Bazı Avrupa ülkeleri sessiz Uluslararası kuruluşlardan da fotoğraflara ilişkin açıklamalar geldi. Uluslararası Af Örgütü Suriye araştırmacısı Cilina Nasser AA'ya yaptığı açıklamada, fotoğraflar doğrulanırsa, bunun insanlığa karşı işlenmiş büyük bir suç olduğunu ve iddialarla ilgili harekete geçilmesi gerektiğini söyledi. Tepki veren Avrupa ülkeleri arasında Hollanda ve Danimarka da yer aldı. Hollanda Dışişleri Bakanı Frans Timmermans rapor ve fotoğrafların "Esed’in savaş suçu işlediğini ortaya koyduğunu", Danimarka Dışişleri Bakanı Holger K. Nielsen de fotoğrafların rejimin insanlık dışı bir sistemle işkence yaptığını gösterdiğini söylediler. Ancak bazı Avrupa ülkelerinden konuya ilişkin herhangi bir tepki gelmedi. AA'nın ulaştığı İspanya, Almanya ve İtalya'nın Dışişleri Bakanlıkları, açıklama yapmayacaklarını belirtirken, Yunanistan ve Bulgaristan Dışişleri Bakanları ise, yurt dışında olduklarını gerekçe göstererek görüş belirtmediler. Esed uluslararası mahkemelerde yargılanabilir Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Gözlemevi Gazze Şubesi Başkanı Rami Abduh ise AA'nın yayınladığı belgelerin, Esed'in savaş ve insanlık suçu işlediğinin delili olduğunu söyledi. Suçun ilk kez tanıklar aracılığıyla belgelendiğini ifade eden Abduh, "Artık kim isterse Esed rejiminin savaş suçu işlediğini kanıtlamak için Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) başvurabilir diyebiliyoruz" ifadelerini kullandı. Gazze’deki İslam Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cevad ed-Delu da rejimin, Suriye halkına karşı çirkin ve korkunç suçlar işlediğini belirterek, "İnsan hakları kuruluşları, rejimin işlediği suçları ortaya çıkaramadığı için bu görevi basın devralmak zorunda kaldı. Bu çerçevede Anadolu Ajansı gazetecilik anlamında çok iyi bir iş çıkardı" dedi. İslam Üniversitesi Basın-Yayın ve Gazetecilik Bölümü Başkanı Emin Vafi ise belgelerin, Suriye'de sivillere karşı işlenen suçlara ışık tutan bir soruşturma değerinde olduğunu kaydetti. Er-Risale gazetesi editörü Visam Afife de belgelerin, uluslararası toplumun aklında soru işaretleri oluşturduğuna dikkati çekerek, "Fotoğraflar, işlenen suçlar karşısında sessizliğin bozulması gerektiğini ortaya koyuyor" şeklinde konuştu.