Seçim sürprizi olmayacak

Oshan SABIRLI

  [caption id="attachment_24474" align="alignleft" width="100"] OSHAN SABIRLI[/caption] Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili halk arasında şu sıralar çok fazla duyduğum bir söylem var. Gözler TC Lefkoşa Büyükelçiliğine çevrildi. Neredeyse kiminle konuşsam, “Elçilik kimi gösterirse o kaybedecek” görüşü hakim. Bir zamanlar, “Türkiye kimi işaret ederse, seçimi o kazanır” görüşü varken, bu görüşün tamamen ters yüz olduğunu görüyoruz. Mehmet Ali Talat’ın seçimi kazanamaması bunun en enteresan şekilde örneği olmalı. CTP’nin zaafları ve Kıbrıs müzakerelerinde Hristofyas kaynaklı yaşanan tıkanıklık Talat’ın kellesini aldı. Talat, CTP’nin tutumu nedeni ile havlu atmak durumunda kalırken, bu kez parmaklar Sibel Siber’i işaret etti. İşler oldukça karışık gözüküyor. *** 2010 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olan Eroğlu, %50.38 oyla ilk turda KKTC'nin 3. Cumhurbaşkanı olarak seçildi. Kıbrıslı Türklerin tarihinde 1976, 1981, 1985, 1990, 1995, 2000, 2005 ve 2010  yıllarında 8 kez cumhurbaşkanlığı seçimi oldu. Eroğlu ilk kez katıldığı Cumhurbaşkanlığı 1995 seçimlerinde, %24,14, 2. Kez katıldığı 2000 seçimlerinde %30.14, 3. Kez katıldığı 2005’te %22.73 ve son olarak katıldığı 2010 seçimlerinde ise %50.38 oranında oy aldı. Bu kez seçim yarışında olup olmadığını ise henüz açıklamadı. Gözler Derviş Eroğlu’nun vereceği karara çevrildi. Üstelik sağ cenahta Eroğlu’nun halefi diye gösterilen alternatif genç isimlerin de olabileceği ifade ediliyor. *** Cumhurbaşkanlığı seçimine doğru kızışan bu yarışta, çirkinleşen bir yapı var. Sibel Siber’in Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday adayı olması gündeme gelince, tek bir fotoğraf üzerinden Siber’i linç etme girişim yaşandı. Üstelik CTP’den de bir çok kişi buna çanak tuttu. Maalesef bir annenin, bir doktorun bir kadın vekilin bu şekilde saniyelere sıkışan yüz mimiği ile eleştirilmesi kabul edilemez. CTP adayını resmen belirlerken, Siber CTP’yi karıştırmaya yetti. Sibel’in adaylığı CTP’de ciddi tartışmaları beraberinde getirdi. CTP kulislerinde, CTP üyeleri veya sempatizanları tarafından Sibel Siber’in çok fazla onaylanmadığı gözle görülüyor. Hatta onun CTP’li olup olmadığı bile tartışılıyor. Ne zaman sokağa insek, seçimi konuşsak, adayları değerlendirtsek özellikle en zayıf halka olarak Meclis Başkanı gösteriliyor. *** Yarışa 1-0 önde başlayan Mustafa Akıncı ise, yarışa ilk girmesi nedeni ile çok daha güçlü başladı. Siyasi geçmişinde İspanya’nın Mayorka adasındaki bir konferansta Akıncı’nın Erdoğan’a Kıbrıs’ın gerçeklerine dair kullandığı ifade çok eleştirildi. “Akıncı’nın Erdoğan’a kafa tutması” şeklinde yorumlanan konferanstaki konuşmaların AK Parti yönetiminin Akıncı’nın üzerini çizdiği yönünde yorumlanıyordu. Oysa Kıbrıs Müzakere Süreci’nde yeniden hareketlenmeye başlayan ve mevcut adaylar veya olası adaylar arasında, Kıbrıs Türk toplumunu çözüm çizgisine, vizyonu ve birikimi ile en çok yaklaştıracak adayın Akıncı olduğu gerçeği toplumun çok büyük bir bölümü tarafından sık sık ifade ediliyor. Seçime doğru ilerlerken saflar belirlendi. Bu yarış, çözüm ve çözümsüzlüğün yarışı olacak gibi gözüküyor. Annan Planı hezimetinden sonra Talat ile birlikte Kıbrıslı Türklere umut verilmeye çalışılırken, geçen 6 yılda 2010 yılı hüsran ile karşılandı. Çözümsüzlüğün yarattığı umutsuzluklarından, AB’ye, Kıbrıs’ın güneyine ve dünya devletlerine, o dönemki çözümsüzlüğün sembolü olarak gösterilen Eroğlu ile sandıktan %50.38 oranında bir oy çıkması mucize değildi. Son dönemde ise çözüm yönünde taleplerin yeniden arttığı, dünya ile ilişkilerin normalleşmesinin istendiği, sabrın taştığı bir dönemde sokağa indiğinizde kim gelmeli sorusuna alacağınız cevap sürpriz olmayacak.


  GÖZE ÇARPANLAR Sayın Dr.Suphi Hüdaoğlu, TDP’de sizin parti genel Sekreterliğine seçilmeniz parti içindeki dengeleri çok değiştirecek gibi gözüküyor. Bu hızla partideki bir çok taşın yerinden oynayacağını tahmin etmek için müneccim olmaya gerek yok. Sayın Asım Vehbi, GAÜ’de attığını son hamlenin çok başarılı olduğunu, ülkede önemli bir ihtiyca cevap vereceğinizi gözlemlemek bizi oldukça mutlu etti. Üniversitenin tıp alanında büyük başarılara imza atacağından hiç kuşkumuz yok. Sayın Özdil Nami, Dışişleri bakanlarımızın Ankara’nın ötesinde çalışma yapması gerektiğini hatırlatmanız kimileri tarafından hoş karşılanmıyor. Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs adası dışındaki görünen yüzü olmak adına Füle ile yaptığınız görüşme bizi sevindirdi. Umarız Kıbrıs Türk toplumunu için yeni süreçte büyük etkisi olur. Sayın Nidai Güngördü, Girnelilerin taleplerini öğrenmek için yaptığınız çalışma oldukça dikkat çekti. Umarız sonuçları bizimle paylaşırsınız. Bu arada ilk 100 gün dolmadan yaptığınız projeler ve etkinlikler için sizi tebrik etmekte fayda var. Sayın Sami Dayıoğlu, şu sıralar farklı bir heyecan ile karşı karşıya olduğunuzu gördük. Tüm Lefke’yi ayaklarınızın altına aldığınızı gözlemlerken, umarız yeni evinizin balkonundaki o seyyar mangalı da görebiliriz. Sayın Efsun Kaşif Salel, gözden ırak olanın gönülden de ırak olduğunu düşünmeyin. Daha yoğun şekilde irtibatta olmanın faydası büyük. Bu ülkede güzel şeylerin de olduğunu ve bakanlığın güzel çalışmalarını da bizimle daha sık paylaşmanız yerinde olacaktır. Bağlantıda olmak temennisiyle.  


GÜNÜN RESMİ

GÜNÜN RESMİ