SEN DE BİR GÜN ARARSIN.

Ayşegül Garabli

Birisi kalkıp korumalarına adam dövdürüyor.

Yetmiyor üstünden kendisi de dövüp hastanelik ediyor.

Dövülen kişinin hayati tehlikesi hala sürüyor. Ama döven serbest bırakılıyor.

Diğer yandan bir genç, “ elime silah almak istemiyorum, adam öldürmek istemiyorum” dediği için tutuklanıyor.

Yaptığı inşaatlarla doğaya, ve uyguladığı şiddetle insana zarar veren serbest ama insana da doğaya da zarar vermek istemeyen tutuklu!!!

Bu işte bir terslik, bir gariplik yok mu?

Oysa hukuk adaletin elçisi değil miydi?

İnsan ister istemez soruyor, bu ülkede hukuk mu yok yoksa hukuku uygulaması gerekenlerin adalet duyguları mı yok diye.

Adaletin yerine gelmesi suç işleyenin maddi gücüne ve mevkiine mi bağlı?

Suçu işleyenin parası varsa bu para suçu aklıyor mu?

Misal Bulut Akacan ve Halil Karapaşaoğlu.

Bulut Akacan korumalarıyla adam dövüp hayatı tehlike yaratıyor.

Göz altına alınmak yerine özel hastaneye gidiyor, Sağlık bakanı, İç işleri bakanı ve yargıç üç yürekli kadının girişimiyle Devlet hastanesine getirtiliyor.

Bulut Akacan önerilen anjiyo tetkikini reddediyor ve günün sonunda serbest bırakılıyor ama vicdani ret hakkını kullanan Halil Karapaşaoğlu tutuklanıp hapse gönderiliyor.

Neden?

“Ben elime silah alıp kimseyi öldürmek istemiyorum, savaşlar bitsin” dedi diye.

Bir şairden, sanat ruhlu birisinden böylesi insancıl bir tutumu beklemek mi garip yoksa böylesi insancıl bir isteği cezalandırmak mı?

Diğer yandan azmettiren ve bizzat şiddeti uygulayan Bulut Akacan serbest yargılanma hakkı kullanırken korumaları tutuklu kalıyor.

Bu mu adalet?

Yarın gencin biri çıkıp şiddet uygulayıp sonuçta da Bulut Akacan’ı örnek gösterse nasıl işleyecek yargı sistemi?

Tutuklu mu yargılanacak, tutuksuz mu?

Göz altı süreci hastanelerde ağırlanarak mı geçirilecek yoksa hücrede mi?

Bunları belirleyecek olan kriter o gencin banka hesabı mı yoksa adalet mi olacak?

Yargı sürecinin işlemesi ve sonuçta hukukun bir karar vermesi adaletin yerine geldiği anlamında mıdır?

Toplum vicdanında kabul görmeyen bir karar adil midir?

Adalet yargının temeli değil midir?

Adalet, kişinin vicdanıdır.

Yargıda adalet ise hukuku uygulayanların vicdanı kadar verilen kararların toplum vicdanında da kabul görmesidir.

Ve adalet mutlaka ve mutlaka herkes için gereklidir.

Adaletsiz davranarak adaletsiz toplum yaratanlar, bir gün mutlaka adaletsizlikle karşılaşmaya ve mağdur olmaya mahkumdurlar.

Zira adaletsizlik, bulaşıcı bir hastalık gibidir.

Başladı mı dur durak bilmez ve toplumu sarar.

Öyle ki durumun yaratıcıları bile adalet arar…