[caption id="attachment_24474" align="alignleft" width="100"] OSHAN SABIRLI[/caption] Haberciler tarihin göz tanıklarıdır deriz hep. Biz tarihi olayların şahitleri oluruz da, bazen bu işin içinde olduğumuza, insan olduğumuza, yaptığımız haberlerde hatta ilişkilere tiksinerek bakıyoruz. Dün işte böyle bir gün daha yaşadık. 14 yaşındaki bir çocuğun, cinsel istismara maruz kalmasını haber yapmak zorunda kaldık. Haber merkezimize, tüm detayları ile gelen bu gelişme, bir kez daha midemizi bulandırdı. Duymasak, görmesek gerçekleri bilmesek, çok daha sağlıklı bireyler şeklinde yolumuza devam edecektik. Sevgili Oya Gürel ile haberi nasıl versek tartışmalarını yaptık. Büyük bir yanımız görmezden gelmeli, adaletin tecelli etmesini beklemeli dedi. Öte yandan, görmezden gelmenin Sosyal Hizmetler Dairesi’nin gizlediği diğer birçok olay gibi, buna da yardım ve yataklık etmekten farkı olmayacağını düşündük. Meslektaşlarımız bu haberi manşetten verecektir. Üstelik olayın yaşandığı yer, çocuğa dair detaylar, olayın nasıl olduğu hakkında en ince ayrıntılar yine gazetelerin manşetlerine yansıyacak. Biz bu haberi manşetten vermemeyi tercih ettik. Bir hayat karardı, 14 yaşındaki bir çocuk hamile bırakıldı. İşin tek gerçeği bu, kamu vicdanı yaralandı. Yaşanan bu acı ilerleyen günlerde daha da artacak. Bir yıl sonra biz gazeteciler “ya evet öyle bir olay olmuştu” diyecek ve tarihin tozlu raflarında, arşivlerde çürümeye bırakılan bir gazete nüshasından öteye geçmeyecek yaşanılanlar. Oysa gerçek bu mu? Daha 14 yaşında hamile kalmış ve yaşama daha, gerçek bir birey olarak başlayamadan, şansını kaybetmiş bir insan hikayesini şimdiden görebiliyoruz. “Gerçekler Detay’da gizlidir” sloganı ilk kez canımı yaktı. Gerçekler Sosyal Hizmetler Dairesi’nin bu çocuğa ne gibi bir destek vereceğinde saklı. Geçen yıl Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi, 7 yaşındaki oğlu Mustafa Diker’e tecavüz ederek öldürmek suçlamasıyla yargılanan Erol Diker’e müebbet hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti, Erol Diker’i, hakkında getirilen 13 davanın 12’sinden mahkum etti. Ancak o süreçte tecavüzün tüm detayları, midemizi bulandıracak kadar, sorumsuz bir şekilde gazetelerde kamuoyu ile paylaşıldı. Küçük Mustafa yaşamını kaybetti, adi bir suç ortaya çıktı. Umarım hislerim beni yanıltır ve bugünkü gazeteler yine bir çocuğun hayatını daha tiraj uğruna harcamaz. Umarım bir çocuk daha her şeyi ile deşifre edilmez.