[caption id="attachment_24474" align="alignleft" width="100"] OSHAN SABIRLI[/caption] Teyze kızım Fatma dün dünyalar güzeli bir bebek dünyaya getirdi. Bu bebek Fatma ve Hamit Kalfaoğlu'nun üçüncü bebeği olarak dünyaya geldi. Bebeğin doğumu sonrasında ilk fotoğrafları Facebook üzerinden paylaştık. O fotoğraflar üzerine birçok tebrik aldım. Üstelik beni Türkiye'den bile arayıp tebrik eden arkadaşlarım oldu. İşin komik yanı, bebeğin benim olduğunu zannedenler o kadar çok ki, durumun yanlış anlaşılmaya mehel verdiğini fark ettim. Sosyal medya ile olan ilişkimizi, dün yaşadıklarım ile sorgulamak durumunda kaldım. Ben evleneli iki yıl oldu. Sürekli bebek ne zaman soruları geliyor. Biz ise geçiştiriyoruz konuyu. Ancak dün sosyal medyanın "gücü ile" bir kez daha yüzleştim. Yeterince net değilseniz, sosyal medya çok tehlikeli bir silah olabiliyor. Tıpkı Müslüm Gürses'in daha ölmeden 3-4 kez ölmesi gibi. Öte yandan doğru kullanıldığı zaman ise çok güçlü bir silah konusuna dönüşüyor. Benzer örnekleri hem Gezi Parkı olaylarında, hem de bir çok savaş bölgesinde yaşanan gelişmelerde gördük. Akıllı telefonların yoğun şekilde kullanılmaya başlaması ile artık 7'den 70'e herkes bilgiye hızlı ulaşıyor. Internetin yanılttığı birçok kullanıcı var. Bazı internet siteleri sansasyonel başlıklar ile web sitesine okuyucu çekiyor. İçi boş, haber siteleri zaman zaman can sıkmıyor değil. *** Irkçılık enteresan boyutlara ulaştı. Bu noktada biz medya mensuplarına da büyük görev düşüyor. Öncelikle Ebola, sonrasında ise AIDS Kuzey Kıbrıs gibi küçücük bir ülkede çok tehlikeli olabiliyor. Gazeteciler yine çok okunan haberlere imza atmak için çalışıyor ancak iş bazen kantarın topuzunun kaçmasına neden olabiliyor. Bunun farklı örneklerini yaşadık; İlk haberde AIDSli yabancı bir kadının, 7 aylık hamile olduğu ve sınır dışı edildiği, bebeğin babası olan erkek arkadaşının ise hastalığı kapmadığı yazıldı. Derken Kıbrıslı bir Türk'e Aids teşhisi konulduğu haberleri kamuoyunun bilgisine getirildi. İşin magazinsel boyutunda, bu kadının 10 gün içinde 11 kişi ile cinsel ilişkiye girdiği de ifade edildi. Artı 4 kişinin daha AIDS kaptığı savunuldu. Hatta Sağlık Bakanı'nın "biz yalnızca psikolojik destek verebiliriz" şeklinde yorum yaptığı da söylendi. Bizim kaynaklarımız ülkede AIDS ile ilgili vakaların olduğunu doğruluyor. Ortada net rakamlar, isimler ise yok. Bu durumda güvenli seksin ve tek eşliliğin önemi ortaya çıkıyor. Haberlerin neresinden tutmak gerek? Halkı nasıl uyarmalı? Ülkemizde yabancı bu kadar çok öğrenci varken, hem AIDS hem de Ebola haberlerinde biraz daha dikkatli olmalıyız. Bugünkü manşetimizde Ebola var. Paniğe gerek yok. Yalnızca dikkatli olmaya gerek var. İyi bir hafta geçirmeniz temennisiyle.
GÖZE ÇARPANLAR Sayın Mehmet Harmancı, vatandaşlardan sokak hayvanları ile ilgili yoğun şekilde eleştiriler geliyor. Hayvan barınakları konusuna da ilk 100 gün içinde eğilmeniz durumunda büyük destek alacağınıza inanıyoruz. Sayın Hasan Erduran, Türkiye'den gelecek su ile ilgili oldukça gergin olduğunuz yorumları yapılıyor. Suyun ülkemize bir şekilde geleceği kesinleşirken, öte yandan yol kazılarının zaruri olduğu gözlemlenirken bu gerginliğe gerek yok ve sakin olmakta fayda var. Sayın Arslan Bıçaklı, geçtiğimiz günlerde ülke sorunlarını geride bırakıp Karadeniz turuna gittiğinizi öğrendik. Bu tatil ile dünyayı kurtaramayacağınızı, ülkenin ayni yerde saymaya devam ettiğini fark ettiğinize göre sanıyorum bundan sonra daha yoğun şekilde tatile gideceksiniz. Sayın Rasıh Reşat, buzlu kovayı başınızdan aşağı döktüğünüzü gördük. İş bağışa gelince ise topu Sağlık Bakanlığı'na attınız. Bu sıcak yaz günlerinde, herkes serinlemek için modaya uyarken, ALS için yapacağınız bağışı bizde merak ediyoruz. Sayın Eray Özseyhan, bu geceyi iple çekenlerden birisi de sizsiniz. Fenerbahçe'nin Galatasaray karşısında açık fark ile galibiyet yaşayacağını söylerken, endişeli olduğunuz da gözlemleniyor. Bizim de kalbimiz Fenerbahçe için atıyor. Sayın Süleyman Ergüçlü, 60. Yaşınızı kutlamanıza biz de çok sevindik. Umarız çocuklarınız ve torunlarınız ile birlikte uzun bir ömür sizinle olur. Sayın İsmet Akim, CTP'de yine işleri karıştıran kişi olarak görülüyorsunuz. Sayıştay Başkanı sıfatınız anlaşılan partide huzursuzluk yaratmaya devam ediyor. Doğru bildiğiniz yoldan dönüp dönmeyeceğinizi açıkçası çok merak ediyoruz.
ÖDÜLLÜ FOTOĞRAF 2010 yılında Sony'nin düzenlediği fotoğraf yarışmasında Murathan Özbek'in 'Paralysation of Earth' adlı çalışması büyük ödülü kazandı.
ESKİ FOTOĞRAFLAR 1930'lu yılların Girne kenti...