Taner Ulutaş'tan Sahibine Mesajlar

Taner Ulutaş'tan Sahibine Mesajlar

Sahibine Mesajlar

Sn. Ersin Tatar, açıklamanızda Mustafa Akıncı efendi, durup durup tuz kavuruyor. Açıklamaları ile Rum lider Nikos Anastasiadis'in "eline malzeme" veriyor. Benim elimde dütü boklu iki yedili ve 2 sidikli sekizli varken, Anastasiadis’in eline kare as vererek elinizi dünyanın önünde zayıflattığını ima ettiniz. Akıncı bunu Türkiye’ye olan hırsından yaparken karşı tarafın eline bunun için malzeme veriyor ifadesinde bulundunuz Sn. Tatar,  siz Akıncı’ya boş verin. Onun açıklamaları ile asabiye ül sabrınızı çok zorlamayın.  Kıbrıs’ın tanınmış simalarından kilo ve cep yönünden hayli ağır  iki kardeşin botuna binerek, denizin keyfini çıkartın. Ama ne olur, kardeşlerin botuna, birilerinin yardımı ile ite kaka, binerken, neredeyse şortunuzun düşme durumuna gelip bir yerlerin ortaya dökülmemesine dikkat edin. Ve Hava soğuyunca gölge veren ağaçlarında unutulduğunu unutmayın. Yetenek nasıl ki bir sporcuyu şöhret, siyasetçiyi de baş tacı yaparsa, karakterde efsane yapar. Aman onları erozyona uğratmayın.

**

Sn. Recep Tayyip Erdoğan, Taliban ABD ve NATO’yu, Afganistan’da yenilgiye uğratınca, Çin ile yaptığı mutabakat çerçevesinde tüm askerlerin Ağustos sonuna kadar Afganistan’ı terk etmelerini istedi. Çin’in, ABD bastonu ile yürümeye çalıştığını iddia ettiği Türkiye’nin, Uygur Türklerine, gizliden gizliye,  yaptığı destek nedeniyle Taliban’dan Türk askerlerinin de ülkeyi terk etmesini istediği öne sürüldü. Bizim Minik Kuşlar rahat durmuyor. Güya, İŞİD, 27 Ekim gecesi, İŞİD başkanı Bağdadi’yi, Suriye’de gece baskını sonrasında öldürülmesinin intikamını almak için, özellikle 27 Ağustos tarihini seçtiğini söyledi. Ve ay sonunda ülkeyi terk edecek ABD askerlerini bir daha yakalayamayacakları nedeniyle Horasan biriminin İntikam Tugayının bombalı eylemi gerçekleştirdiğine vurgu yaptı. Bu arada Bornova’da düzenlenen AK Parti’nin Gençlik Kolları açık hava toplantına 50 kişinin katıldığı belirtildi. Sn. Başkan, ,sahi ama Millet  AK partiye ne oldu diye soruyor. 

**

Sn. Ersan Saner, ekmek, süt, et, tavuk zammı fena ağrıtmasına rağmen auvvv sesimiz 4 desimetreden çıkmıştı. Daha sonra yağladığınız ve hart diye geçirttiğiniz tüp gaz zammı feci ağrıttı. Bukez Auvvv sesimiz 7 desimetreye çıktı. Ancak Molla Gürani Hazretlerinin bile yapmayacağı hatayı yaparak, 1 Eylül’den itibaren, KKTC’de yaşayan aşılı, aşısız herkesten, PCR testinden 100 Törkiş gayme, Antijen testinden de 40 Törkiş gayme alma kararınız, Uuuu banayayumu yani Aman Allah’ım dedirtti. Karar sonrasında PCR ve Antijen testi yaptırtmayacak olanlardan, dolayı hastanelerde görev yapan doktorların seslerinin 12 desimetreye çıkacağı tahmin ediliyor.  Ayşaba, ölü yıkayıcı Ebuzittin efendinin yanına 5 tane daha yardımcı alınması gerektiğini söylerken, ülke yönetmek cibiliyet ister. Gece yatağında uyurken, Alooo ben Tatar, gelda seni Başbakan yaptım denildikten sonra ağız kulaklarda koltuğa oturmakla o cibiliyet yani yetenek kazanılmaz. Bindik Saner dolmuşuna, gidiyoruz açlık sınırına dedi..

**

Sn. Ünal Üstel, sizin yurt dışında olduğunuz sırada Bakanlar Kurulunda aldıkları kararı cibillah inkar edip, vallahi billahi bizim bir suçumuz yok. Suçlu aha oraşta Sağlık Bakanıdır deyip PCR ve Antijen kabacığını sizin başınızda patlatmak isteyenlere, 25 kuruşa balık ekmek eskidendi o devir geçti diyerek tepki gösterttiniz. Ve Bakanlar Kurulu’nun, testlerin herkes için ücretli olması yönündeki kararını yürürlüğe sokmasına üzüldüğünüzü söylediniz. Böylesi daha iyi olmayacak ve Ülke kapanacak. Okulların açılması zora girecek dediniz. Maliye Bakanına da serzenişte bulundunuz. Sn. Üstel, konuş sen konuştukça halının altına süpürülenler ortaya dökülüyor. Ve birileri uyanarak,  kolun yen içinde kangren olmaması için kolları sıvıyor. Kurultay hazırlığı yapan UBP’de arkadaşlığa ve birlikteliğe baş sağlığı dilerken, kadirşinaslığa da Tanrı’dan rahmet dileriz. Ve Mekanı cennet olsun nur içinde yatsın deriz.

**

Sn. Tolga Atakan,  yahu siz yanlış ata oynayarak 6’lı ganyanda en yüksek kazanımı elde etmeyi bekliyorsunuz dediniz. PCR testleri ile antijen testlerinin paralı olmasını Sağlık Bakanı Ünal Üstel yurt dışındayken ona vekâlet eden ne Eğitim Bakanı Olgun Amcaoğlu nede Maliye Bakanıdır. İtiraf ediyorum, kararı tek başıma aldım. İmzayı bastım ve resmi gazeteye de yayınlanması için Arap Kadri ile gönderdim dediniz. Ama Arap Kadri’ye, Tuzsuz Deli Bekir’in yardım ettiğini söylemediniz. KKTC siyasetçisinden beklenmeyen itirafta bulunarak zan altında kalarak, ezim ezilecek olanları da kurtarmış oldunuz. Sn. Atakan, adaylık sırasında, koltuk ile Flört ederken, karakter ayarlarını değiştiren, ancak  koltuğa oturur oturmaz fabrika ayarlarına dönen canlıya Kıbrıs Türk Siyasetçisi denir. Bende buna bayılıyorum.

**

Sn. Ali Özmen Sefa, KKTC’nin en köklü kulüplerinden birisi olan Yenicami kulübüne Kriz döneminde başkan oldunuz. Hayırlı olsun. Bağ çapa tarla da sapan ister. Bağ çapalanmaz, tarla da sapan ile sürülmezse, içinde bin tane volkan patlasa hiçbirşey olmaz. Babanız 1960’lı yıllarda, başkanlığını yaptığı Yenicami’de hem sapanı, hemde çapayı iyi kullanarak tarlayı ve bağı iyi sürmek suretiyle birçok başarıya imza atmıştı. Genlerinden dolayı sizin de birçok başarıya imza atacağınıza olan inancımız tamdır. Başkanlığınız ile ilgili olarak dışarıdan gazel okuyan çok olacaktır. Bunlar için cennet bedavadır. Ama onların gelmeye niyeti yok. Ancak aralarında, Cehenneme zorla para verip de giren çok. Bir gönül yapmak gelmiyorsa ellerinden, bari bir gönül yıkılmasın dillerinden diyelim.

**

Sn. Dursun Oğuz, geçtiğimiz gün Maliyenin içinde dolaşırken bütçenin bulunduğu yerden geçen farenin ayağı kayıp düşünce başı yarılmış ve başına 6 dikiş atılmış diyorlar. Beyin kanaması geçirmesine ramak kalmış. Farenin boş bütçeye basarken bundan sonra ayağının kaymaması için Resen vergi, PCR ve Antijen testlerinin paralı olmasının yanı sıra, harup ağacından mamül zam kazıcıklarının da zeytinyağına bulandırılarak halkın kullanımına sunuluğunu görüyoruz. Növber abla ve Tayyibe teyze yahu bu bizim Dursun ovlucuğumuza ne oldu? O eski duruşu gitti yerine sanki başına saksı düşen birisi geldi. Ve 180 derece değişerek halkın geçimi yerine başka şeyler düşünmeye başladı dedi. Sn. Oğuz, Ayşaba’da, Orucu uyuyarak tutan, sevabını da rüyasında görür. Halkın zam zum ve vergiler ile anasına tambur, babasına da döblek çaldıran belasını sandıkta bulur dedi. Ne demek istedi anlamadım.

**

Sn. Cengiz Erçağ birçok arkadaşım yaptığımız haberlerden dolayı, bizlere rahmetli Arif hocanın bataklıkta gülistanlık olmaz sözünü hatırlatır ve KKTC bataklığında gülistanlık olamayacağını öne sürer. Yahu bu ülkede hiçmi güzel şey olmazda, siz sürekli olumsuz haberleri yazıyorsunuz derler. Güzel şeylerin olduğunu düşünürken, Birden Vakıflar Bankası olarak sizleri anımsadım. Bir işim dolayısıyla çekinerek gittiğim Vakıflar Bankası Taşkınköy Şubesinde, şübe sorumlusu Servin Derindağ, Kadriye hanım ile diğer şube çalışanlarının güler yüzleri ile müşteriye hizmet yarışına girdiklerini gördüm. Vakıflar Bankasının Genel Müdürü olarak, idarenizdeki çalışanlarınız ile birlikte güzel işlere imza atarak bu ülkede bataklıkta gülistanlık da olduğunu gösterttiniz.

**

Sn. Şener Levent, yaptığın bir haberde, Albatros kuşları ile kel aynakları geçtim, Kıbrıs’ın bütününde yaşayan kırmızı gagalı ‘Akbaba’ları bile kızdırdın.1960 Anayasanın emrettiği üniter devlete dönüp, kamuda iki halkın %70’e %30 prensibi ile yer akacaklarını belirtmen, ortalığı karıştırdı. Kuzey’de fırtına öncesi sessizliğine bürünürken, Güney’de Tsunami etkisi yarattı.  Attığın taş bizde ye yememin gomma takımına mensup ganimetçi grubunda hoşnutsuzluk yaratırken, Arap’ın dediği ‘Dur bakali ne olacak’ pozisyonuna soktu. Güney’de ise Anastasiadis’in sarayının Tsunami’nin dev dalgalarının altında kalmasından korkuluyor. Hatçe Teyze, boşuna uğraşmasınlar bu konuda ne onlarda gün nede bizde hayır var dedi. Sevgili Şener, Adam, KKTC’nin saçının tek telini Cennete değişmem diyor. Ama korsanların bile bir sistemi olmasına karşın, bizdeki sistemsizliğin yarattığı Cehennemi görse, sanırım kafasında saç bırakmaz.

**

Sn. Kazım Sakinoglu El Sen Basın Sekreteri olarak katıldığınız TV programında, devletin cebinde Kıb-Tek’in alacakları için akrep olduğunu ve devletten tahsil edilemeyen alacaklar nedeniyle zarar ettiğini belirttiniz. Genelde İnsanlar, özelde siyasiler alışkanlıklarının esiri olduğu için halkın cebine dalmayı ama kendilerinin cebini unuttuklarını dile getirdiniz. Kıb-Tek’e yapılmayan yatırımlar nedeniyle mecburen kesintilere gittiğinizi dile getirirken elektriğe eskiden yapılmaya çalışılan zamma da El-Sen olarak karşı çıktığınızı belirttiniz. Devletin yanı sıra böyük böyük efendilerin elektrikleri kesilmezken, 470 TL’nin üstündeki borçlarda halkın elektriğinin kesildiğini bunun da adalet terazisine yanlış olduğuna vurgu yaptınız. Sn. Sakinoğlu, ülkemizde maalesef at binenin kılıç kuşananın söz ise ensesi kalın ve gerdanı sarkık olan ile cebi şişkin olanlarındır.

**

Sn. Şener Elcil, KTÖS Genel Sekreteri olarak, Kıbrıs Cumhuriyeti makamlarında oturanların, Kıbrıs’ın kuzeyinin kolonileştirilmesi ve demografik yapısının değiştirilmesine yönelik olarak adanın kuzeyine nüfus yığan Türkiye yetkililerini ve onların yerli işbirlikçilerini de yargı önüne çıkarması gerektiğini söylediniz. Şener Hocam, bu işi yapmak için yürek ve cesaret ister. Boş ver tırıs gitsin. Biz konuşmaya devam ederiz. Ülkesini sevenler takımındakilerden isteyen sever, lilliyetçi takıp mensuplarındakilerden de isteyen söver.

**

Sn. Erol Uçaner,  ziligurti çıkartsın bu Cavit amcanın (Covit 19) günlük vaka sayısı. Vaka sayıları son model araba ile taba lamarina son sürat giderken, doktorlar ve sağlık çalışanları olarak onu el arabası ile yetişmeye çalıştığınızı ima ettiniz. Son sürat giden vakaları el arabası ile yetişmeye çalışırken, sizin el arabasının tekerine PCR ve Antijenden bozma para basma makinesi takozu konulması moralinizi bozdu. Başınızdan beytambal galsın böyle iş demediniz ama sanırım Altı aydır görevde olduğunuz sırada, bir gün olsun kapınızı çalıp ne derdimiz var diye sormayanlara, tehlikenin boyutunu gözlerindeki ‘Fago’ya rağmen görmeyenlere yüksek sesle olmasa ve içinizden olsa bile ‘ Hadde Barra’ başka mahalleye demişsinizdir. İktidara gelirken mutluluğu çorba yaparak elimize tutuşturanlar, sonrasında elimize çatalı verip bizler ile doktor ve sağlık çalışanlarını çıkmaz sokakta bıraktı. Ne diyelim Allah’a hadde don giydirdi Fellah’a demeyelim.

Günün fıkrası

Akıllı bilgisayara

Adamın biri arkadaşıyla yemek yerken “kolumun ağrısından ölüyorum” diye dert yandı. Arkadaşı da “ilerde köşedeki marketin önüne yeni bir bilgisayarlı cihaz koydular.Üç dolara bir jeton alıyorsun, yanında getirdiğin idrar örnegini açılan kapaktan içeri veriyorsun, on saniye sonra neticeyi ve tedavi için yapman gerekenleri ögreniyorsun”demiş. Adam hemen idrarını bilgisayara vermiş.10 saniye sonra yazılı olarak cevap gelmiş: “Kolunuzda bir cins eklem agrisi olan Teniselbo oluşmuş. Sıcak tutun, ağır işlerden kaçının, iki haftada düzelecek.” Adam, muzurca bu akıllı cihazı nasıl aldatalabileceğini düşünmüş.Bir miktar çesme suyuna köpek kılı, eski karısından kalan bir adet saç teli ve iki kızının idrar örneklerini eklemiş.,cihaza atmış. 10 saniye sonra yazılı yanıt gelmiş: 1. Çesme suyunuz çok kireçli. Bir filtre cihazi almayı düşünün. 2. Köpeğinizde kene var.Eczaneden özel bir şampuan alıp köpeğinizi yıkayın. 3. Eski eşiniz, evliliğiniz süresince sizi mütemadiyen aldatıyordu. 4. İkinci çocuğunuzun babası siz değilsiniz. DNA testi yaptırın. 5. Geceleri kolunuzun üzerine yatmaktan vazgeçmezseniz kolunuz iyileşmez. =)