Sahibine Mesajlar
Sn. Faiz Sucuoğlu, ne be ama Rumlar bizim tarafa gelip, 50 TL’lik mazot ve benzin koyan Ali’yi, koydukları 50 Euro’luk (700 TL) mazot ve benzin ile kahrından öldürecekmi? Madem öyle onlara benzin ve mazot yok dediniz. Sn. Başbakan bu Rumlar çok oluyor. Havamızı soluyorlar. Toprağımıza basıyorlar. Konfeksiyon mağazalarında bavulları dolduruyorlar. Yetmezmiş gibi, marketlerde rafları boşaltıyorlar. Hepsini yasaklayın. Hatta toprak bastı parası da alın. Ayşaba, ekonomi ile ilgili hayallerimiz Paris, siyasetçilerimizin yarattığı gerçekler Eminönü dedi.
**
Sn. Tufan Erhürman, denetleme yeteneğinden yoksun hükümete bakarak, darı unundan baklava, incir ağacından oklava olmaz dedin. Cilindiri gibi halkı ezen pahalılık, oklava ile baklavanın kulağını çınlattı. Ayaklarımızın üzerinde durabiliriz diyerek bunu 4’lü koalisyon döneminde ispatladın, yağdanlık ve grasocular takımı nasırlarına basılmış gibi feryat figan etti. Tufan hocam, Türkan Şoray, Yeşilçam’ın kanunlarını, taş bebek Gönül Yazar tarihini, sanırım Sucuoğlu’da iflası yazacak.
**
Sn. Ayşegül Garabli, bizlerin getirildiği nokta uçurumun kenarıdır. Ve burnundan soluyan seçmenin %25’i sandığa gitmeyeceğim diyor. Babanın sanatının değil, koltuğunun oğluna miras bırakıldığı ülkede, koltuk müdavimi ‘Süper Bakanları’ mintaksla temizlemek için sanırım sandığa gitmemiz gerekir. Ayşaba, ülkenin, önemli değerlerden birisi konumunda olan Ayşegül Garabli gızım, boykot yerine tüm kesimlerin parlamentoya girmesi için barajın aşağıya çekilmesini de konuşsun diyor.
**
Sn. Ali Kamacıoğlu Sanayi Odası Başkanı olarak, ham madde tedarik sıkıntısının yanı sıra, pandemi ile dövizin androş konmasına karşın, freni patlayan kamyon gibi dur durak dinlememesinin yarattığı krize, hükümetin andilla koyarak baktığını dile getirdiniz. Sn. Kamacı, her insanın yüreğinin bir yerinde pırıl pırıl bir ışık vardır. Kimi ışık projektör gibidir. Kimi ışık ise ‘Golorambicik’ gibidir. Kendisini bile aydınlatmaz
**
Sn. Mehmet Ali Güröz, yıllarca Koop. Merkez Bankası Merkez Şube Müdürü olarak, birçok insana verdiğin destek ile tanındın. Sonrasında, Koop-Sen başkanı olarak emekçinin hakları için mücadele verdin ve vermeye devam ediyorsun. Kısacası, Kooperatifçiliğin ustasıyım, emeğin hastasıyım dedin. Sevgili Mehmet Ali, başak büyüdükçe boynun eğer diyenler yanılıyor. Çünkü sen büyüdükçe hem başını hemde sempati duyduğun partin CTP’nin başını dik tuttun.
**
Sn. Oğuzhan Hasipoğlu, maşallah seçim UBP için bereketli geçiyor. Bu krizde bunlardan bir muk olmaz diyenlere, orta parmağınızı kaşıyarak, darphane gibi para basmanıza neden olan adayları gösterttiniz. Battık kaptan. Evimizin direği çöktü diyenlere, ne gemisi kaptan? Bizim koyacak kasa bulamadığımız için stresten dünyamız battı dediniz. Ayşaba, aman ha, balı parmağı ile değil kepçe ile yiyen balcı dikkat etsin. Onun bal tası varsa, kriz ile boğuşan oduncunun da baltası var dedi.
**
Sn. Gaye Astan Çoban, uzun yıllar CTP’nin Mağusa Kadın Örgütü Yönetim Kurulu üyesi olarak özelde partinize, genelde ise ülkenin kadınlarına hizmet vermektesiniz. Yurt, insanın nefesi, Kalbidir dediniz. Ve hak ve hukuk ile bilim için milletvekili adayı olduğunuzu dile getirdiniz. Sn. Çoban, yurt insanın nefesi ise kadında olmazsa olmazımızdır ve başımızın tacıdır. Kadınların parlamentoda daha çok bulunmasına nazar edip şeytanlık yapanların vesvesesi varsa, sizin gibi ülkesine hizmet aşkı ile yanan kadınların da besmelesi var.
**
Sn. Cemil Karzoğlu, Orman Dairesi Müdürlüğündeki başarılı icraatlarınızı parlamentoda da gerçekleştirmek için UBP’den aday adayı oldunuz. Devlet kazanırsa, herkes kazanır derken, koltuk sahipleri haricindekilerin kazandığını göremedik. İş adamları ile esnafın ise kazandığına hiç tanık olmadık. Müdürüm, zam kazıklarını kıynıklı hazırlayanlara, kızgınlığımı öyle ya da böyle geçirmeyi başarıyorum. Fakat kırgınlığıma inanın henüz bir çare henüz bulamadım.
**
Sn. Ali Horoz, emekliliğin rahatlığı herhalde battığı için kalktın, DP’den milletvekili adayı oldun. Parlamentoda senin gibi dürüst insanları her zaman görmek isteriz. Ancak bu iş emekli olduğun elektrik dairesine benzemez. Buradaki ceryan elektrik dairesindekine benzemez. Ve teperse fena teper. Brütüslerin arkadan sokacakları bıçak fena acıtır. Hayırlı olsun diyelim.
**
Sn. Batu Beyit, Mecliste ve birçok bakanlıklarda çeşitli görevlerde bulundun ve bunlardan alnın akı ile çıktın. Halka yardım ‘Gancellisini’ gındırık yerine hep açık tuttun. Çanağa ne doğranırsa kaşıkta da onun çıkacağını bildiğinden doğradıkların sanırım aday adaylık seçiminde yüzünü güldürecek.
**
Sn. Devrim Barçın, bu ülke ne çektiyse, salambarti, yampuri yampuri giden. Herşeyi yaparım ve bilirim abi diyen yetenek düşmanılarından çekti. Ekonomi denince yenirmi diye soran, sözde filozoflardan hala çekiyor. Parlamento laga luga yapan ekonomiden bozma, lafazanlıktan olma, bazı ekonomist bozuntularını değil, senin gibi gerçek ekonomistleri bekliyor. Sevgili Devrim manzaraya talip olup da, yokuşunda yorulmayı göze alanlardansın. Seviliyorsun çünkü hiç kimseyi seni duasına katmayacak kadar kırmadın. Hayırlı olsun.
Günün fıkrası
Akıllı bilgisayara
Adamın biri arkadaşıyla yemek yerken “kolumun ağrısından ölüyorum” diye dert yandı. Arkadaşı da “ilerde köşedeki marketin önüne yeni bir bilgisayarlı cihaz koydular. Üç dolara bir jeton alıyorsun, yanında getirdiğin idrar örneğini açılan kapaktan içeri veriyorsun, on saniye sonra neticeyi ve tedavi için yapman gerekenleri ögreniyorsun” demiş.
Adam hemen idrarını bilgisayara vermiş.10 saniye sonra yazılı olarak cevap gelmiş: “Kolunuzda bir cins eklem ağrısı olan Teniselbo oluşmuş. Sıcak tutun, ağır işlerden kaçının, iki haftada düzelecek.” Adam, muzurca bu akıllı cihazı nasıl aldatalabileceğini düşünmüş.
Bir miktar çeşme suyuna köpek kılı, eski karısından kalan bir adet saç teli ve iki kızının idrar örneklerini eklemiş cihaza atmış. 10 saniye sonra yazılı yanıt gelmiş: 1. Çeşme suyunuz çok kireçli. Bir filtre cihazı almayı düşünün. 2. Köpeğinizde kene var. Eczaneden özel bir şampuan alıp köpeğinizi yıkayın. 3. Eski eşiniz, evliliğiniz süresince sizi mütemadiyen aldatıyordu. 4. İkinci çocuğunuzun babası siz değilsiniz. DNA testi yaptırın. 5. Geceleri kolunuzun üzerine yatmaktan vazgeçmezseniz kolunuz iyileşmez. =)