Ülkemiz yine çok önemli bir süreçten geçiyor. 50 yılı aşkın bir süredir devam eden çıkmazda Annan Planı dönemi sonrasında ilk kez çözüm yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Ancak Annan Planı döneminde yaşanan ayni filmler bir kez daha yaşanmaya başladı. Üstelik bu kez yavuz hırsız ev sahibini bastırır yaklaşımı ile henüz ortada ne bir plan, ne müzakere başlıklarının tümünde tamamlanan bir süreç yokken kara propaganda başladı bile. Elimi vicdanıma koyduğum zaman, yapılan bu ayak oyunlarını gördükçe bu uydurma haritaları, yalan haberleri hazırlayanların psikolojisinden ciddi şekilde şüphe duyuyorum. Bu ülkede çözümsüzlüğün yaşattığı olumsuz koşulları, her birey çok acı şekilde yaşıyor. Özellikle gençlerin bu topraklarda tutunamaması, taşıdığı kimlik veya kimliklere inanmaması, aidiyet duygusundan yoksun şekilde hayatını sürdürmesi kabul edilemez. İşin en acı yanı bu yalanları söyleyenler dönüp dolaşıp kendi yalanlarına da inanıyor. Üstelik yaptıklarını mubah gören, yalanın prim yaptığı insanların ahmak yerine konmaya çalışıldığı günleri yaşıyoruz. Ortaya henüz bir plan dahi çıkmadan, yalan yanlış iddialar üzerinden hayır propagandasına başlayan, sözde aydın kesim geçinen kara cahilleri de görüyor bu toplum. Eğer ortaya yeni bir plan çıkarsa, süreç daha da acı verici olacak. Bu gidişle çatışmacı zihniyet daha da alevlenecek. Annan Planı döneminden daha sert geçecek bir sürece merhaba dedik bile. Kıbrıs Türk Toplumu’nda, ortaya bir harita çıkmadan, ortaya gerçek raporlar çıkmadan, al ver resmen başlamadan, kuru muhaliflik yapmanın ve uydurulan dayanaklarda, dayanaksız yaklaşımların bu denli çirkin şekilde paylaşılması bu topluma yakışmıyor. Kıbrıslı Rumlara Kıbrıs’ın kuzeyinde güvenmeyen, Kıbrıslı Rumlar ile çözüm olamayacağına inanan birçok kişi olmasına karşın çözümün amacının ne olacağını gözden kaçıranlar var. Tarih bu yalancıları, nefret tohumları ekenleri, yalan haritalar, haberler yayanları affetmeyecek. Bu yalan haberler ile çocuklarınıza bırakacağınız mirasın, göç etmek, asimile olmak ve tükeniş olduğunu, çözümsüzlüğün bu adada yüzyıllarca gitmeyeceği, günün sonunda eğer bu topraklarda yaşayacak Kıbrıslı Türk kalırsa onların, çok daha az haklara talip olacağını fark etmemiz gerek. GAZETE YAZARSA DOĞRUDUR Kıbrıs Türk ve Rum liderlikleri, henüz harita konuşulmadı diyor. Ancak sosyal medyada haritalar dolanıyor. İşte bizde de “çok gizli” ibaresi ile hazırlanan harita ele geçirdik. Baf’ı Rumlara veriyoruz, karşılığında Larnaka ve Ayia Napa’yı aldık. Karpaz’da Rumların ama biz Rumları Trodos dağlarına hapsetmiş durumdayız. “Av tüfekleri hazır, değneği suya koyduk bekliyoruz” şeklindeki manşetleri atan gazetecilerin haberleri bu haritanın hazırlanmasında etkisiz oldu desem yalan söylemiş olurum. Sayelerinde bu harita hazırlandı ve Rumlara sunuldu. Gazete yazıyor, üstelik “gazete yazdı mı doğrudur” diyenler bu haritayı iyi incelesin.