Toplantıda yaptığı konuşmada, uluslararası temaslarda ve müzakerelerde her zaman yanında olan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na teşekkürlerini sunan Cumhurbaşkanı Tatar, onların bakış açısının ve düşüncelerinin Kıbrıs’a da ivme kazandırdığını belirtti.
Bütün bunların, KKTC’nin de gelişmekte olduğunu gösterdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’taki varlıklarını Anavatan Türkiye’nin verdiği destekle artırabildiklerini vurguladı.
Tatar, “20 Temmuz 1974’te Mehmetçik adaya çıkmasaydı, Kıbrıs’ta tek bir Türk bile kalmayacaktı. Burası bir Yunan adası olacaktı. KKTC’yi güçlendirmek için canla başla çalışılmaktadır. Siz, buradaki iş insanlarıyla ortaklık yapabilirsiniz ve gelişmelere bağlı olarak esnafımız ve sanatkârımızla çeşitli yatırımlarla yeni hizmetler sunma imkânına sahipsiniz” diye konuştu.
Büyük Türk milletinin kopmaz bir parçası olduklarını, işin özünün bu olduğunu belirten Tatar, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“50 yıldan fazla bir antlaşma olsun diye müzakere yapıldı. Fakat federal çatı altında bir antlaşma, çoğunluğun azınlığı yöneteceği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin garantörlük hakkının ortadan kalkması, Türk askerinin adadan çekilmesi ile bizi 1974 öncesine götürmeleri ve buradaki Türklüğün sonunun başlangıcı anlamına gelmektedir. Bu adanın kuzeyindeki Türk devletinin yaşayabilmesi, ulusal menfaatlerimiz bakımından kritik öneme sahiptir. Yeni siyasetimiz, iki ayrı devletin iş birliği ile bir antlaşmanın olacağıdır. Biz bu yolda ilerlemeye devam ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti ile olan ilişkilerimiz son yılların en iyi noktasına gelmiştir. Buradaki davanın güçlenebilmesi için Türkiye Cumhuriyeti’nin kamuoyunun, KKTC’nin arkasında olması, 1950’ler ve 1960’larda Türkiye’de ‘ya taksim ya ölüm’ sloganlarını atan o zamanın gençliğinin heyecanını, bizim gençlerimize de aşılamak hepimizin temennisidir. Her Türk, mutlaka hayatında bir kez KKTC’yi ziyaret etmeli. Bize sahip çıkan ülke Anavatan Türkiye’dir. KKTC’ye sonuna kadar sahip çıkmalıyız.”