Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Genel kurulda yaptığı konuşmada, KKTC’nin büyük bir devinim içerisinde olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, büyük bir dirençle engelleri aşmak için canla başla çalıştıklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Tatar, her türlü sıkıntının aşılması için bazı uygulamaların başlatıldığını dile getirerek sınır kapılarında, yoğunluk olmaması adına daha fazla giriş ve çıkışa izin verilmesi için gerekenin yapılacağını ifade ederek sözlerine şöyle devam etti;
“Birtakım kısıtlamalar olabilir fakat pandemiden sonra artık bu olumsuzlukları fırsata çevirmemiz lazım. Biz genç iş adamlarımıza ve genç iş kadınlarımıza güveniyoruz. KKTC çok tecrübelerden geçip bugünlere kadar gelmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nden kablo ile elektrik almamız, çok önemlidir. Burası bir turizm adasıdır ve burada akaryakıtla enerji olmaz. Bu, çevre kirliliğine yol açmaktadır. KKTC’nin evrensel ve çağdaş değerlere sahip çıkma adına gösterdiği hürmet, bizi de dünyanın gözü önünde daha değerli bir noktaya taşıyacaktır, bu önemlidir. Akaryakıtla enerji elde etmek çağ dışıdır, pahalıdır, kalitesizdir ve sürdürülebilir değildir. Kablo ile elektrik geldiğinde KKTC’nin enerji sorunu aşılmış olacaktır. Bu, hükümetin en büyük ödevi haline gelmiştir. Bizim için en büyük hedef, çağdaş uygulamalarla turizmi geliştirmektir. Turizm gelişirken öğrenci akışı da devam edecektir.
Bunlarla birlikte hafif sanayi, yerli sanayi ve şu anda KKTC’nin güvenli zemininde inşaat sektöründeki gelişmeler çok önemlidir. KKTC’ye güvenip yatırım yapanlar, bütün yaşananları dünyada yansıtmaktadır. Bu da KKTC’nin algısına büyük bir katkı yapmaktadır.
Şimdi yürüttüğümüz siyaset, Türkiye Cumhuriyeti’nin tam desteğiyle egemen eşitlik temelindedir ve eşit uluslararası statümüzün kabul görmesi önemlidir. Rumlar ne kadar egemense biz de o kadar egemeniz.
Bu coğrafyadaki güvenliğimiz ve doğal kaynaklar ile ilgili hakkımızı korumada bu siyaset, KKTC’nin zeminini güçlendirmektedir. Bu güçlü zemin üzerinde ekonominin geliştirilmesi çok daha istikrarlı bir şekilde gerçekleşecektir. Zaman içerisinde bunu göreceğimize inanmaktayım. Çünkü güven ve istikrar gelişmeyi getirir, özgüveni getirir. Yatırım, yatırımı tetikler ve ölçek ekonomisi o zaman çalışmaya başlar.”