Tatar: “Maraş Bir Devlet Meselesidir, Seçim Malzemesi Değildir”

UBP Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Adayı Başbakan Ersin Tatar, Maraş meselesinin seçimle ilişkilendirilmesi konusunu değerlendirerek, “Maraş bir devlet meselesidir seçim meselesi değildir.

UBP Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Adayı Başbakan Ersin Tatar, Maraş meselesinin seçimle ilişkilendirilmesi konusunu değerlendirerek, “ Maraş bir devlet meselesidir seçim meselesi değildir... Bir yerden başlamak gerekiyordu bu adımı attık. Biz hükümet programında yazanı hayata geçirdik” dedi.
UBP seçim Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, Ersin Tatar BRT Seçim özel yayınında soruları yanıtladı.
 Tatar, Maraş’ın açılması, Kıbrıs Konusu ve iç siyasi gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulundu 
Başbakan Tatar Maraş konusunda, “ İrade bizdedir ama böyle bir açılımı uluslararası boyutları da olanlar konuyu Türkiye ile istişare içinde ve desteği ile yapabilirdik. Sayın Erdoğan ile basın toplantısında söylemiştir. Bize Maraş’la ilgili destek tamdır. cesaretimizden dolayı bizi tebrik etmiştir” diye konuştu.
Kıbrıs’ta taraflar arasında federal çözüm ihtimalinin çok uzak olduğunu belirten Tatar, Türkiye ile birlikte hareket ederek, alternatiflerin gündeme geleceği bir dönem için çalışacaklarını söyledi.
Kıbrıs sorununun uluslararası boyutu olduğuna vurgu yapan Tatar, jeopolitik dengelerin değiştiği coğrafyada Türkiye ile birlikte siyaset geliştirmenin önemine vurgu yaptı.


“SİYASİ SORUMLULUK ALDIM”
  Tatar şöyle devam etti:
“ Maraş açılımı uluslararası gelişmelerin kritik bir aşamasında gündeme gelmiştir. Türkiye’nin de desteği ile bu fırsatı değerlendirdik. Başbakan olarak siyasi sorumluk aldım. Hükümet ortağımız farklı düşünmüş olabilir. Bu ani gelişen bir olaydır. Ama herkes bilgilendirildi. Başbakan olarak kendi partime de bilgi verdim. Bakanlar Kurulu kararı gerekse hükümet üretirdi. Orası benim sorumluluğundadır. Çünkü Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı bana bağlıdır. Bir fırsatı değerlendirdik. Elbette bilgiler paylaşılmıştır. Bu bir devlet işidir. Devletin geleceği içindir. Bu fırsatı halkım adına değerlendirmek istedim. Oy hesabım yoktur. Ne getirir ne götürür ondan da emin değilim. Fırtınalar koparıldı. İstesem, Risklidir diyebilir ve  hiç bu işe girmezdim. Tarihi bir fırsattı, sorumluluk aldım ve bu işin altına çekinmeden imzamı attım. 8 Ekim 2020 tarihinde ilk adımı tarihi bir adımı attık. Altına imzamı attığım için de büyük bir onur duyuyorum” 
Maraş’ın temizlenmeye başlamasıyla, kapılarının insanlığa açılmasından çok mutlu olduğunu ifade eden Tatar, Vakıflar toprağı da olan Maraş’ın eski sakinlerine açılmasını istediklerini yineledi.


“ULUSLARARASI HUKUK...”
Tatar, “ Uluslararası hukuka, BM kararlarına ters düşecek bir durum sözkonusu değildir. Bilakis özen gösterdik. İlk adımdan sonra TMK gerekli iadeleri yaptıktan sonra, hak sahipleri, ya satacak ya kullanacak. Herkes müsterih olsun. Başımızı ağrıtacak bir durum istemeyiz. Burada bir insan hakları durumu vardır. Yanlış olursa tazminatlar gündeme gelebilir”dedi.
Tatar, bundan sonra bölgenin askeri statüden çıkarılmasının gündeme geleceğini, süreç için de kademeli olarak başvuruların değerlendirileceğini ifade etti.
Maraş’ın açılmasıyla Kıbrıs Konusunda ezberin daha da bozulmaya başladığına işaret eden Tatar, yanyana iki devlet gerçeğinin gün geçtikçe daha da kalıcı hale gelmekte olduğunu söyledi.
Tatar, “ Bedel ödeyip kurduğumuz devletimizin ortadan kalkmasına, kaldırılmasına izin vermeyiz. Bu devleti yaşatacağız. Güneydeki devletle ekonomik ve sosyokültürel işbirliği de yapabiliriz. Ama kuzey bizimdir. Devletimiz bizimdir” dedi.


“ESKİ SİYASET ÇÖKTÜ...”
Başbakan Tatar, “ Kıbrıs Konusunda eski siyaset bitmiştir, çökmüştür. Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin doğal kaynak bulması uzak ihtimal değildir. Bu kaynaktan payımıza düşeni alabilir, ekonomimize güç katabiliriz. Yanyana iki devlet gerçeğini tescil etmeye çalışacağız. Siyasetimizle, bir duruş ortaya koyduk. Halkımız bu siyaseti destekleyecektir. Tek yol federasyon diyenler umut veremiyor. Halkımızın bu yalana onay vermesini zaten beklemiyoruz. Maraş açılımı ile bizler yeni bir gelecek yaratabileceğimizi açıkça gösterdik” şeklinde konuştu 
Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinden vazgeçmelerinin sözkonusu olmayacağını ifade eden Tatar, AB içindeki güvenlik mekanizmalarını kabul etmeyeceklerini söyledi.


“PANDEMİ HASTANESİ BİTMEK ÜZERE...”
Soru üzerine Pandemi hastanesinin bitmek üzere olduğunu belirten Tatar, teçhizatların geldiğini, Anavatan Türkiye’nin desteği ile KKTC sağlık hizmetine önemli bir katkının hayata geçeceğini kaydetti.


“GETİRİP BANA İSTİFASINI SUNMALI...”
Hükümetle ilgili soru üzerine Tatar, erken seçim olasılığının gündeme gelebileceğini söyledi.
Tatar, “ HP çekilme kararı aldı, Getirip bana istifasını sunmaları gerekiyor. Kudret Bey istifa etmem gerektiğini söylemiş. Bu sözü onu bağlar. Ben önüme bakarım. Ben başbakanım. Önce istifanı Başbakana getireceksin. Ben o bakanların yerine mevcut bakanlarıma vekaletname verebilirim diye hukuki görüş aldım. Partimle karar veririm” dedi.


Halka saygı gerektiğini belirten Tatar, meclis 19 Ekime kadar tatilde iken alınan kararın hem de seçim öncesi verilen güvensizlik önerisinin takdirini halka bıraktığını söyledi.
Hükümetin istifasını verse bile en çok milletvekiline sahip UBP’ye görev verilmesi gerekeceğini ifade eden Tatar, “Gereksiz hareketler halka saygısızlıktır, bu şekilde tepkiyi yadırgadım. Seçimden sonra gündeme gelse anlardım. Ben devlet adamlığı ile soğuk kanlılıkla süreci götüreceğim” diye konuştu.