TDP’de lider tartışması

Oshan SABIRLI

Ülkemizde peşi sıra siyasi partiler kurultaylarını yaparken, mecliste temsil edilen siyasi partilerden, son olarak Toplumcu Demokrasi Partisi de (TDP) lider arayışına koyuldu. Her ne kadar basına yansımasa da, TDP’de de bir hareketlilik yaşanıyor. Başarısız bir seçim sonucunun ardından, Mehmet Çakıcı sonrasında partiyi sırtlayan Cemal Özyiğit ile eski milletvekili Mustafa Emiroğluları başkanlık için kozlarını paylaşacak. Aslında su yüzüne çıkmasa da, ciddi tartışmaların, ciddi kulis çalışmalarının uzun zamandır TDP içinde de devam ettiğini duyuyoruz. İddialı söylemler ile kendisine hedef koyan TDP’nin, sessiz sedasız bir kurultaya girdiğini düşünüyorum. Her ne kadar ülkede kurultaylar, tartışmalar, gerginlikler ile son dönemlerde gündeme gelse de, TDP’nin bu denli mütevazi bir kurultay yapmasını ülke demokrasisi bakımından doğru bulmadığımın da altını çizmem gerek. Kurultaylar hiç kuşkusuz içe dönük toplantılardır. Ancak partilerin cevap verebilirliliği, şeffaflığı, demokrasi anlamında etten, kemikten düzgün işleyişi olan en üst organı şeklinde düşünürsek adeta bu günün doğum günü kutlaması gibi olması gerekliliğine inanıyorum Büyük parti olduğu iddialarında, CTP, UBP ve DP ile yarışan, hatta onlardan daha fazla oy alacağını iddia eden TDP’nin, hep eleştirildiği ve ayni kulvarda olmaması gerektiğini düşündüğüm, YKP, BKP, Baraka gibi yapılara benzer, daha sakin kurultaylar yapması, bir kez daha halk gözünde konumlanma olarak yine yanlış bir noktaya oturduğunu düşünüyorum. Cemal Özyiğit yenilikçi, genç kanadın temsilcisi gibi seçmenin karşısına çıkarken Mustafa Emiroğluları ise TKP geleneğinin temsilcisi rolüne soyunmuş durumda. Mustafa Emiroğluları’na 2013 yılında milletvekilliğini kaybettiren olguların, geçen 2 yılda aynen yerinde durduğunu görüyoruz. 12 yıldır ilçe başkanı olan Emiroğluları ile ilgili son 2 yıldır, Mağusa’da parti için ciddi bir çalışma yapmadığı eleştirileri de var. Üstelik, MYK tarafından görevden çekilmesi istendiği, hatta bunu Ocak ayında kabul etmesine karşın Mustafa Akıncı’nın Cumhurbaşkanı seçilmesi sonrasında, görevi bırakmadığı da ifade ediliyor. Emiroğluları’na bir diğer tepki de Mağusa İlçe Başkanlığı’na aday olmasının ve kazanmasının hemen 2 gün sonrasında, Parti Genel Başkanlığı’na da aday olması eklenmiş durumda. Gelelim Cemal Hoca’ya. Özyiğit seçimsiz geldiği başkanlık görevinde bu kez partiliden başkanlık için oy isteyecek. Partinin genel başkanı olmasına karşın yeterince sert muhalefet yapmaması, alışıldık lider profili yerine, sendikacılık döneminden kalma, kolektif bir anlayışı benimsemesi, Çakıcı’nın eleştirilen “tek adam şovu” sonrasında, maalesef yine muhatap olarak tek adam şeklinde kalması eleştiri oklarını yine Özyiğit’e yöneltiyor. Parti genel başkanı olarak milletvekili olmaması ve temsiliyet ile ilgili sorunlar yaşanması noktasında da Özyiğit’in tepki çektiğini gördük. Pazar akşamı nasıl bir sonuç yaşanacak göreceğiz. Birçok badire atlatan TKP, BDH ve TDP üçgeninde, bugün 3 vekili ve ülkenin amiral gemisi konumundaki LTB’si ile TDP’nin ülke demokrasisine çok ciddi destek verebileceğine inanıyorum. Öte yandan kurultay sonucunu da merakla bekliyorum.