Terazinin hangi gözü tak diye vurur?

Taner ULUTAŞ

İskele Balıkçı Barınağına Balık Satış Hali yapılıyor. İskele’nin çiçeği burnunda Belediye Başkanı Hasan Sadıkoğlu’nun girişimi ile yapımına başlanan Balık Hali, sanırım balıkçıların yüzünü güldürecek. Tabi Balıkçıların yüzü gülerken yapılmakta olan Balıkçı Hali’nde engelliler de düşünülmüş. Engellilerin rahat girip çıkışının sağlanması için yine genç başkan Hasan Sadıkoğlu tarafından engelliler için bir de rampa yapılacakmış. Balık Satış Hali’nin yapım çalışmalarını bizzat yerinde inceleyen ve gerekli ikazları anında yapan başkanın elektriğin bağlanması için gerekli desteği vereceği de söyleniyor. Şimdi eğri oturalım ama doğru konuşalım. Halil Orun’u tenzih ederek söylüyorum. (Çünkü onun da bölgenin gelişiminde çok gayreti olmuştu) Bölgedeki bazı eski Belediye Başkanları ile yeni başkanları ayrı ayrı kefeye koyun. Teraziyi bırakın. Allah aşkına kefenin hangi tarafı ‘Tak’ diye vurur dersiniz? Bölgede önemli olaylara imza atmaya başlayan, Cemil Sarıçizmeli, Ahmet Sennaroğlu ve Hasan Sadıkoğlu bir kefede, kırmızı mayolu, angonicikler kralı ile kum havuzu yapma mühendisi ve Palmiye Restorant’da yemek yeme üstadları ayrı kefede. Buyrun terazi hangi tarafa Tak diye oturur dersiniz? Neyse Allah rahmet eylesin hocanın dediği gibi rahmetliyi nasıl bilirdiniz? Sizi bilmem ama ben...... neyse boş verin ölülerin arkasından konuşulmaz.


Yaşasın Milli Günlerimiz. Zafer Bayramı olarak nitelendirdiğimiz 30 Ağustos’da KKTC’nin en işlek caddelerinden bir tanesi yine kapatıldı. Hoş yalnız kutlama günlerinde değil, ‘Praktis’ günlerinde de yollar kapatılarak tank, tüfek, füze, G 3 ne bulursak caddeye salı veririz. Bando çaldığı marş ile kanımızı kabartırken, felç olan trafikte bizim de bestesi küfürlü hicaz faslından, güftesi de acem –bağırma makamından beste yapmaktan anamız ağlar. Dr. Fazıl Küçük Caddesinin giriş ve çıkış yerlerini kapatan Polis, aldığı emir gereği bırakın caddeyi kullanarak bir yerden bir yere gidecek olan vatandaşın geçmesine izin vermeyi, Sanayi Bölgesine gireceklere bile ‘Yasah Hemşerim’ deyip durmaktan gına getiriyor. Geçen gün provalar nedeniyle, uzayıp giden tren yolları gibi ucunu göremediğimiz araba kuyruğu nedeniyle, Hamitköy’den Lefkoşa’ya 2 saatte girebildim.  Dumlupınar bölgesinden geçelim dedik yollar trafikten felç. Kıbrıs Gazetesi yanından girelim dedik kuyruk, filimlerde dudaktan öptürtmeyen Türkan Şoray gibi ‘Nayır, Nolamaz’ dedi. Sanayiye girmek imkansız da sanki çıkmanın imkanı varmış gibi çabalayıp dururduk. Sanayiden, bir cadde öteye geçmek için önce Dikmen’e gideceksiniz. Dikmenden sonra da Boğaza geçeceksiniz. Sonrasında 10 dakikada ver elini Lefkoşa. Ha, bir caddeyi geçip Lefkoşa’ya gelmişsiniz ha 1 saat yolculuktan sonra varmışsınız? Sorun yok. Hem maksat Milli günlerimizi tank tüfek ve füze geçişleri ile kutlamak değilmi? Yaşasın trafik felci. Pardon Milli Günlerimiz.


Sahibine Mesajlar Sayın Mehmetali Talat, bizim Aytuğ’un AS TV’deki sabah programında CTP’nin aday belirlemesindeki tutumuna müthiş benzetmeler yaptın. Hele hele o  patlak top ile sahada mücadele etme benzetmen müthişti. Ama bakıyorum daha maç başlamadan top patlamış. Galiba televizyondaki Kamu reklamındaki bahçede gollandro toplarken ki görüntünüz gerçeğe dönüşecek. Allah yardımcınız olsun. ********** Sabah Ertan Birinci, oğlun Tekin Birinci’nin açtığı ESSE isimli mağaza ailenize hayırlı ve uğurlu olsun. Konuşmalarınızda ESSE’de kaliteli ürün satılacak diyorsunuz. Ertan, reklamın iyisi kötüsü olmaz tamamda, zaten bu ürünü satışa sunan insanların kalitesi ortada, malı tanıtmaya ne gerek var? Baba Ertan Birinci kalitenin duayeni. Tekin’in genleri de babadan oğula geçtiğine göre mağazanın kapısına ‘Birinci’ yazılması kafi değil mi? ********** Sayın Ahmet Gulle, organ nakli ile ilgili olarak yaptığınız açıklamada haklısınız. Bu işin lamı cimi olmaz. O dediydi buda bunu dediydi ile hiç olmaz. Yapılsın bir DNA testi, Ak koyun ve kara koyun belli olsun. Eee hadde beyler Sayın Bakan ‘Hodri Meydan’ çekti.  Buyrun meydana Hanya’nın Girit’te, Konya’nın da Türkiye’de olduğu anlaşılsın. ********* Sayın Hamit Bakırcı, Aksa’nın filtresi ile ilgili yaptığınız açıklamaya hemen bir yerlerden karşı cevap gelerek tepki yapıldı. Vay be dedim. Filtre takılacak dersiniz birileri çıkar tepki yağmuru yağdırır. Takmasınız yine ayni grüh vay efendim milleti zehirliyorları buyurur. İşaret parmağı ile baş parmak bir birine sürtünerek o malum işaret zamanında yapılmış olsaydı şimdi ne tepki nede tepkicik gelecekti. Değilmi? ************* Sayın Mehmet Eş, senin küçük oğlan erkekliğe ilk adımını atmış durumda. Pipi’nin ucundan azıcık kesilmekle birşey olmaz. Ama pipinin ucundan azacık kesilirken senin oğlan bayılacağına sen bayılıyormuşsun. Hayrola, yoksa oğlanı artık zapt edemeyeceğinden mi korkuyorsun?. Eeee evlat babasına çeker derler. Biz gazetede nasıl senin elinden çekiyorsak oğlanda bizim intikamımızı almak için sana çektirecek. Eeee bu iş etme bulma dünyası Mehmet’im.   *************** Sayın Hasan Sadıkoğlu, İskele Balıkçı Barınağına balıkçıların yakaladığı balığı kolayca satabilmesi için Balık Satış Hali yapıyormuşsunuz. Bu güzel ama daha güzeli senin Engelliler için buraya bir Rampa yapma girişimin. Eskiden Ortaçağ’dan kalma bazı belediye başkanları nedeniyle engellilerin anaları ağlarken, onlar  da geride Play Back yapıyordu. Engellilerin de rahat yaşama hakları olduğunu düşündüğün için bizden bir demet kutlama.   ************* Sayın Kemal Atakan,  Balıkçılar Birliği Başkanı olarak Türkiye ile KKTC arasında yapılan protokolde, Türkiyeli Balıkçılara, KKTC kara sularında avlanma hakkı tanınırken, bizimkilere ‘OHİ’ çekilmesine ne buyurursunuz?  Eskiden gazetede yayınladığımız denizdeki ölü, mavi yüzgeçli Orkinos balığı ile ilgili olarak bunlar avlanmadan dolayı değil demiştiniz. Sanırım artık fikrinizi değiştirdiniz. Vallahi anamızı öpen kadı. Şahitleri de Kadının yandaşları olunca bu öpücükten sonra halimizi kime anlatacağız dersin?


GÜNÜN FOTOĞRAFI