Ekim ayında gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla görüşlerini dile getiren İş İnsanı ve Siyasetçi Ufuk Akan Üçay, seçimin Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile CTP lideri Tufan Erhürman arasında geçeceğini belirtti.
Üçay’ın paylaşımı şu şekilde
“Akıncı Erhürman Yarışına Hazır Olun
Herkes, 11 Ekim 2020 Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde, 2. turda Tatar - Akıncı yarışacağını konuşuyor. Ağzı olan herkes, bilen bilmeyen, bilgili bilgisiz konuşur.
Ben İddia Ediyorum; Akıncı - Erhürman yarışını izleyeceğimiz çok yüksek ihtimal.
Çok büyük bir olası. Sn. Özersay ve Sn. Arıklı’nın alacağı oyların tümü, geçmiş seçimler örnek alındığında tamamen UBP oyları.
Son 5 yıl içerisinde 18 yaşını geçmiş ilk kez oy verecek yeni seçmenlere sahip çıkan siyasi partiler genelde sol partiler, özellikle CTP.
Sn Arıklı, Milliyetçi, Muhafazakar, Ülkücü camianın yetiştirdiği, bilgi birikimi çok yüksek dava adamı.
Akademik kariyer olarak Profesör. Dış ülkelerde ülkemizi başarılarla temsil etmiş saygın bir kişilik.
Sn Özersay kendisi bir Profesör. Akademik Kariyeri, bilgi donanımı, temsiliyet yeteneği ve tecrübesi tartışılmaz. Avrupa Birliği’nin yakından takip ettiği bir kişilik.
Başbakan ve UBP Genel Başkanı Sn. Ersin Tatar.
İddia Ediyorum; Özersay ve Arıklı seçimlerden Tatar lehine çekilmedikleri takdirde 1’inci turda Tatar, Akıncı ve Erhürman’ın alacakları oy yüzdelerinin altında kalabilir.
Bu, benim ve Milliyetçi Hareket Platformu’nun iddiası, öngörüsü.
Umarım Akıncı boyutunda yanılırız.
Tufan Erhürman;
Erhürman, iyi bir aile çocuğu ve şahsen kendisi iyi bir aile babası.
Akademik kariyeri ve Hukuk Bilimi Uzmanı. Genç, enerjik, dinamik yakışıklı bir kişilik. Kıbrıs Türk’ünü diplomaside temsil edebilecek çok değerli bir kişilik.
Mason localarının, A La-Frenk oğlan tiplemelerinin satın alamayacakları bir iradeye sahip.
Uzun yıllar önce bir restoranda kendisini gördüğümde (CTP Genel Başkanı değildi) etrafımdaki arkadaşlarımla “Geleceğin cumhurbaşkanı” olacağına dair iddiaya girmiştim.
İddiaya girdiğim arkadaşlardan bir kişi hakkın rahmetine kavuştu (merhum Yıltan Paralik) İddiam hala daha geçerli.
AMMA ve LAKİN
Ne olurdu, Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti ile uyum içerisinde olabilseydin.
Ne olurdu, 1970’lerin Marksist-Leninist ideolojisinin temeli olan “Özelleştirmeye Hayır” demeseydin.
Ne olurdu, Kıbrıs Türk’ünün can simidi olan Ekonomik ve Mali protokolleri imzalasaydın.
Ne olurdu, Türkün çizmesinin bastığı yerin Türk Vatanı olduğu gerçeğine inanabilseydin.
Ne olurdu, Kıbrıs Adasının tümünün Türkiye Cumhuriyetinin tarihten gelen kopmaz bir parçası olduğuna inansaydın.
Ne olurdu, Rum, Yunan ve Avrupa Birliği temsilcilerinin karşılarına “Ne Mutlu Türk’üm Diyene” diyerek gurur ve onurla çıkabilseydin.
Ne olurdu, elem, keder, gözyaşı ve acılarla kurmuş olduğumuz genç devletimizin KKTC’nin tanınma ve tanıtılmasına sahip çıkabilseydin.
Ne mi olurdu?
Sen Cumhurbaşkanı, bense iddiamı kazanırdım. Çok geç değil Erhürman. Günümüz gerçekleriyle hareket edebilirsen, fantastik düşünce şeklini bırakıp realistik düşünce yapısına dönersen, bugün değilse gelecek seçimlerde Cumhurbaşkanısın.”