Ulaştırma Bakanı’nın, sınav kağıdı değerlendirildi

Ayşegül Garabli

  Hadi, dün sözleştiğimiz gibi, hep birlikte, Ulaştırma Bakanının, sınav kağıdını değerlendirelim. SORU 1) Ercan’daki hizmet alımı için neden ihaleye çıkmadınız ve işi verirken yasalara uydunuz mu? CEVAP 1) İhaleye çıkmadık. Çünkü biz bakan arkadaşlarla, böyle karar verdik. O yüzden de, tüzüğe uymaya gerek yok. Ayrıca sorduğu soruya kendi kendine verdiği cevaba katılmak mümkün değildir. DEĞERLENDİRME1)  Ortada,gizliliği gerektirecek, Devlet’e zarar verecek, Ülke güvenliğini tehlikeye sokacak, bir durum yokken; ya da, ihaleye çıkılmaması, halkın yararına olmayacakken,Bakanlar Kurulu, neden  böyle bir karar aldı? Bakanların, yasaları ve tüzükleri hiçbir dayanakları olmadan, çiğneme hakkı olabilir mi? “Biz yaptık oldu” cevabı, doğru cevap olmadığı için, ben bu soruya sıfır puan veriyorum, ya siz? SORU 2)İhaleye çıkmadığınız halde, TC’de kayıtlı olan bir şirketin, hizmet alacağınızdan nasıl haberi oldu da; gelip, işi aldı? CEVAP 2)Tecrübeli, kurum kuruluşlarla irtibata geçerek, ilgili firma, davet edilmiştir. Ayrıca sorduğu soruya kendi kendine verdiği cevaba katılmak mümkün değildir. DEĞERLENDİRME 2) “Tecrübeli kurum” ya da “tecrübesiz kuruluş” diye bir olgu olamaz. Kurum ya da kuruluşlara tecrübeyi, insanlar kazandırır. Ancak, herkes, kendi mantığına ve kendi siyasi kararlarına göre, “tecrübe “ kazandırmasın; işin içine usulsüzlük, yolsuzluk karışmasın diye de, tecrübe edilecek konunun şartları, yasal mevzuatla düzenlenir. Yani, “Dünürcülük”  ile olmaz bu iş. Dolayısıyla, ben bu cevapta da puan verecek bir yan bulamadım; o yüzden sıfır. Sizin notunuz ne? SORU 3) Bir yıl önce 10.000 TL sermaye ile kurulan bu şirketin yöneticileri kimler? CEVAP 3 ) Seni gidi seni,  bu soruları, yöneticilerin, kim olduklarını öğrenmek için mi soruyorsun; yoksa, zaten Googleden öğrendin de, teyit ettirmek mi istiyorsun? Ayrıca sorduğu soruya kendi kendine verdiği cevaba katılmak mümkün değildir. DEĞERLENDİRME 3) Soruda, açık ve net olarak, Şirketin yöneticilerinin kimler olduğu sorulmuştur .Kimler olduğunu açıklamakta ne sakınca gördünüz? Yoksa, kimleri “davet” ettiğinizi, bilmiyor musunuz? Laf kalabalığı, bu soruda da, doğru yanıtın verilmediğini gizleyemedi. Bu yanıta da, notum sıfır. Laf ebeliği, sizi etkileyebildi mi; notunuz kaç? SORU 4) Bu şirkete işi verirken, hangi kriterleri göz önüne aldınız? CEVAP 4) Yukarda da söylediğim gibi, Tüzüğe uymaya gerek yok. O yüzden, sözleşme kuralları dikkate alındı. Ayrıca sorduğu soruya kendi kendine verdiği cevaba katılmak mümkün değildir. DEĞERLENDİRME 4) Açıkça, “yasa tüzük tanımam, kendi kurallarımı kendim koyarım”, yani, “kendim çalıp, kendim oynarım” anlamı taşıyan bu cevaba, yorum yapmaya dahi gerek yok. Yukarıda belirtilen notun aynısı, yani sıfır. Peki siz, dikkate alınacak bir cevap olarak gördünüz mü? SORU 5)Yurt dışında kurulan bu şirketlerle ilgili herhangi bir araştırma yapıldı mı? Yöneticileri ile ilgili iyi karakter belgesi alındı mı? CEVAP 5)Teklif veren şirketlerin tamamı ile ilgili yapılan araştırmalarda herhangi bir olumsuzluğa rastlanmamıştır. Dolayısıyla araştırma yapılmıştır. Bu şirketlerin yöneticileri ile ilgili olarak herhangi bir suç işlediklerine dair kayda da rastlanmamıştır. Ayrıca sorduğu soruya kendi kendine verdiği cevaba katılmak mümkün değildir. DEĞERLENDİRME 5) “Yaptık” demek doğru cevap olamaz. Yapılan araştırmaların, hangi kanallarla ve hangi düzeyde yapıldığı açıklanmalıydı. Ayrıca, “karakter belgesi” ile ilgili kısma yanıt verilmemesi de, “araştırma, Google yoluyla mı yapıldı?” sorusunu akla getirmektedir. Hatta, “eş, dost, akraba ya da partililere mi soruldu? “ gibi bir çıkarım  yapılmasına da, açık bir cevap olduğu için; benim bu cevaba da notum, sıfır. Sizin notunuz? GENEL DEĞERLENDİRME; Notu bol bir öğretmen olmama rağmen; Cevapların hiç birisi, ait olduğu soruya açıklık getiremediği için, kağıda verecek puan bulamadım. O yüzden de, bu sınav kağıdının geneline verebileceğim not sıfırdır. Diğer  yandan, her cevabın sonuna kopyalanan; “Ayrıca sorduğu soruya kendi kendine verdiği cevaba katılmak mümkün değildir.” Gibi bir cümlenin, anlamsız olduğu ve yazılmasının, hiçbir  gereği, olmadığı kanaatindeyim. Peki sizin kanaatiniz ne?