Gelecek de bir gün gelecek sözcüğüne uygun olarak o gün geldi ve kapımızı çalmaya başladı. Ortadoğu ve çevresinde değişen politik konjonktür nedeniyle seçim tarihi 7 Ocak tarihine alınarak ısrar ve tepkilere rağmen emir demiri keser misali bu tarih değiştirilmedi.
Neyse konumuz, Ayşe ablanın gabak yahnisini nasıl pişirdiği, Nuri amcanın ikide bir çıkan tansiyonu değil, partilerin bu seçimde belirlediği adaylara göre nasıl bir başarı gösterecekleridir. Geçmiş seçimlerde bizim Abuziddin Amcanın başını çektiği bir kısım vatandaşın, bazı partilere ve onların seçtikleri adaylara başarı için her şey gereklidir ama bunların en önemlisi kendine güvendir. Senin çok başarılı olacağına olan inancım tamdır diyerek ceylan derili koltuklara oturttuğu 50 vekilden çoğunun güvensizlikten kırık not aldığını ve sınıfta kaldıklarını gördük..
50 derslik dışında, 10 derslik karnenin de bir veya iki tanesinin ortalama notu beş olurken geriye kalanların notunun 2.’den öteye geçmediğini de gördük. Vatandaşlar bunlara çalışmalarınızda istenilen seviyeye ulaşmış değilsiniz demesine karşın bunlar uzun hava çalmaya devam edince sanırım birçokları için beklenen son geldi.
Peki, bunları o tarihin tozlu sayfalarına gönderecek kişiler geliyor mu diye sorsanız ben o konuda hiçte ümit var değilim. Bir iki parti, kültürlü, kendini geliştirmiş ve halk arasına tanınan karizmatik adaylara kucak açarken, bazı partilerimiz hala daha Münir Nureddin Selçuk ve Dede efendinin hicaz şarkıları ile eski tüfekler eşliğinde biz geliyoruz imasını vermeye çalışıyor.
Siyaset bataklığında ‘Gülistan ‘olamayacağı düşüncesine hakim birçok önemli isim, siyaset bataklığından uzak durmaya çalışırken, ‘Gülistan’ yaratma azminde olan az sayıda kişi de bu uğurda kolları sıvamış durumda.
Bazı parti liderleri günümüzün hızlı trenlerinin güçlü lokomotifleri gibi olması gerekirken 1880’lerin kömür ile çalışan lokomotifi gibi hareket etmeleri, siyasetin Mehteran Takımı gibi iki ileri bir geri gitmesine neden oluyor.
CTP’de Tufan Erhürman’ın partiyi toparla notu oldukça yüksek. Ancak aday belirleme çalışmalarındaki notu geçer olmasına karşın sanırım yetersiz kaldı. CTP’de bazı önemli isimler partiye ivme kazandıracak gibi. Adaylar arasında çok iyi isimler var ancak halk tarafından bilinmeyenlerde çoğunlukta.
UBP’de liderin halk arasında yarattığı güvensizlik hat safhada. Adaylar arasında bildik isimler başı çekiyor. Eskilerden bazılarını tenzih ederek söylüyorum, Mevhibe teyze bile bunlardan ne köy nede kasaba olur. Eski tas eski hamam diyorsa varın siz gerisini düşünün. Yenilerin çoğu ise halkın genelinin pek bilmediği isimlerden oluşuyor. Yeniler, sen çok daha başarılı olabilirsin diyenlere uyarak eskileri göz gez arpacık diyerek target yapma moduna girdi. Kısacası buralar ala fıcırık toz duman.
Halkın Partisi’nde (HP) adaylar henüz belirlenmedi. Sonuçta önceleri ‘Umut’ olarak görülen ve tepki oylarını toplamaya başlayan HP’de şimdilerde ters rüzgârlar esmeye başladı. Umut’un, bir anda bisikleti ile tomofil altında kalıp kırılmadık kemiği kalmazken, hastanede yoğun bakım servisinde yaşam mücadelesi vermesi oyların da inişe geçmesine neden oldu.
TDP hiçte beklemediğim bir atağa geçti. Belirlediği adaylar arasında akademisyenlerin yanısıra, konusunda uzman ve sevilen kişilerin olması partinin hızla yükselmesine neden oluyor. Partiden aday olacakları söylenen konusunda uzman ve halk arasında çok sevilen kişilerin aday olması TDP’yi yürümez. Koşturtmaz da. Konan Uçak yakıtı ile uçurur.
DP geçirdiği yedi şiddetindeki depremi atlatmış durumda. Arabacıoğlu’nun mecliste yaşananlara bakıp, anlamayanlar için dilimi, halkı bir türlü sevmeyenler için yüreğimi yordum fikrinden vazgeçip tamam son kez varım demesi DP’ye büyük ivme kazandırır. Ayrıca deneyimli bir politikacı olan Serdar Denktaş’ın oğlu Rauf’u Girne’de birinci sıradan çıkartma ısrarı yerine Asım Vehbi gibi çevresi geniş birini oradan aday çıkartması partinin oylarını artırabilir. Bunun dışında Afet hanım ve Kenan Akın gibi bölgelerinde sevilen isimlerin adaylıkları da partiye beklenenin üzerinde oy sağlar kanaatindeyim. Birde Assubaylar Derneği Mağusa Şubesi Sorumlusu Kasım Uluçaylı’nın ismi de adaylar arasında geçiyor. Buda olursa DP sandıkta kalacak diyenlere orta parmaktan mamül vezirparmağı yedirir düşüncesindeyim
Yeniden Doğuş Partisi için söyleyecek çok söz var. Bir defa adayları arasında tanıdık ve bildik yüzler azınlıkta. Haklarında çeşitli yorumlar yapılanlarda var. Bu halk bildik ve tanıdık isimlere oy vermeyi seviyor. Sosyal Medyadaki mahkeme kavgası partiye eksi puan kazandırır. Birde bir kesimden oy alacağım düşüncesi ile ‘Ötekileştirme’ politikası yükselen oyları, sepetteki yengeçlerin yaptığı gibi bacağından tutup aşağı çeker görüşündeyim.
TKP-YG/BKP adaylarını belirlemedi. Belli ki bir kısım aday eski tüfeklerden oluşacak. SDP ve BKP’nin katılımı partiye bir ivme kazandırır mı? Bence hayır kazandırmaz.. Adayları bekleyelim ve görelim derim.
Kısacası adaylara bir iki partinin adayları dışında ‘Hadde canım sizde’ derim