UBP Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar başkanlığındaki Komite, Sayıştay Başkanlığı bütçesinin onaylanmasının ardından Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı bütçesini görüştü. Yaklaşık 6 saat süren ve 18 sıralarında tamamlanan görüşmeye, Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Özdemir Berova da katıldı.
ÖZGÜR
Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı bütçesi görüşülürken söz alan CTP Milletvekili Birikim Özgür, eğitimde kaynakların verimli kullanılmasının önemine vurgu yaparak, devlet okullarına da önem verilmesini istedi.
Ülkede özel okullara yönelmenin varlığına işaret eden Özgür, bu konuda örnekler verdi ve yıllık 10-12 bin TL gider olduğunu anlattı.
Buna rağmen özel ile kamu okullarındaki hizmet kalitesinin karşılaştırılamayacak derecede olduğunu ifade eden Özgür, bunun ciddi bir sorun olduğunu ve önemli olanın bununla nasıl başa çıkılacağı olduğunu kaydetti.
Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’nda köklü değişikliğe gidilmediği takdirde bütçenin verimli kullanılamayacağını söyleyen Özgür, gerekli yapısal dönüşüm gerçekleştirilmediği takdirde Türkiye’den borç talebine gidilecek olmanın toplumsal olarak hiç de hoş karşılanmayacağını belirtti.
Özgür, öğretmen açığının ortadan kaldırılması için de Eğitim Bakanlığı tarafından gerekli çalışmanın eylül ayı içerisinde yapması gerektiğini kaydetti.
Ülkede eğitimi kimin yönettiğinin belli olmadığı savunan Özgür, Eğitim Bakanlığının yapısal dönüşüm programına yeterince sahip çıkmadığını, bu nedenle öngörülen bütçeye onay veremeyeceklerini söyledi.
ARABACIOĞLU
DP Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu ise, öğretmen açığı, sendika, grevler, taşımacılık ve üniversiteler konusuna değinerek, eğitimdeki sorunların nasıl aşılabileceği konusuna değindi ve toplumsal sorun olan bu konularda tüm paydaşların bir araya gelerek bir çalıştay yapması gerektiğini kaydetti.
Eğitim Bakanlığı’nın bir vizyon ve misyonu olması gerektiğini ifade eden Arabacıoğlu, kendisinin bakanlıkta bu hedefi göremediği söyledi.
Eğitimdeki mevcut sorunlar yanında kolej ve üniversite giriş sınavları ile öğretmen açıkları dururken eğitimde neyin tartışılabileceğini soran Arabacıoğlu, Eğitim Bakanlığı’nın mevcut sorunları çözebilecek kapasitesi bulunmadığını savundu.
Eğitimde radikal değişim istendiği takdirde tüm siyasi parti ve paydaşların bir araya gelerek konuyu tartışması gerektiğini ifade eden Arabacıoğlu, ülkede öğrenci sayısı az okul olduğunu, gerekli görülmesi halinde okul kapatılması da dahil her türlü radikal karar alınması gerektiğini belirtti.
Yüksel öğretimde 90 binin üzerine öğrenci sayısının sevindirici bir gelişme olmasıyla birlikte eğitimde nicelik ve niteliğin önemine vurgu yapan Arabacıoğlu, ülkede üniversite açılması konusuna düzenleme getirilmesi gerektiğini söyledi.
Geçmişte Eğitim Bakanlığı yapmış birisi olarak bu görevden ayrılırken sistemle ilgili bir takım mesajlar verdiğini ancak iyi algılanmadığını belirten Arabacıoğlu, gelinen aşamada sistemde herhangi bir değişiklik yaşanmadığını, koltuğa kim oturursa otursun aynı yapısal sorunların devam edeceğini savundu.
Arabacıoğlu, her türlü olumsuzluğa rağmen Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı bütçesine olumlu oy vereceklerini de söyledi..
ÇAĞLAR
CTP Güzelyurt Milletvekili Mehmet Çağlar da, eğitimde sistemin çöktüğünü savunarak tüm paydaşların ortak politika belirlemesi gereğine işaret etti.
Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Özdemir Berova’nın yapısal sorunları yönetmeye çalıştığını ancak ne yapılırsa yapılsın ülkede gerçek anlamda bir eğitim sürecinin yaşanamayacağının savunan Çağlar, bunun konuşmacıların yaptığı konuşmalardan da anlaşıldığını söyledi.
Yapılmaya çalışılanın sadece çökmüş sistemin tamir edilmeye çalışılması olduğunu söyleyen Çağlar, çalışmayan eğitim sisteminin “girdi, süreç ve çıktı”larına bakılması gerektiğini vurguladı.
Bakan Berova ve bürokratları değil sistemi eleştirdiğini ifade eden Çağlar, bugüne kadar göreve gelen tüm eğitim bakanlarının kendine göre reform yaptığını ancak sadece bozuk sistemi tamir etmeye çalıştıklarını, sistemin tamir olsa da bozuk çalışacağını belirtti.
Yüksek öğretim ile birlikte YÖDAK’ta da sorunlar bulunduğunu kaydeden Çağlar, sorunu bulunan bir kurumun yüksek öğretimi nasıl denetleyeceğini sordu.
Yaşayarak, oyunla öğrenmenin önemine de dikkat çeken Çağlar, çok önceden bilinen ve bir çok ülkede yaygın olarak kullanılan bu sistemde, çocukların oyun içinde öğrendiklerini ve öğrendikleri şeyi tüm yaşamları boyunca hiç unutmadıklarına dikkat çekti.
Ülke eğitim sistemine bakıldığında ise çocukların ilk, orta ve liselerde çok fazla kategorize edildiklerini söyleyen Çağlar, oysa okullarda yapılması gerekenin mevcut ders sayısının azaltılması ve seçmeli derse daha çok önem verilmesi olduğuna işaret etti.
Finlandiya eğitim sistemine değinen Çağlar, bu ülkenin eğitimde nasıl başarılı olduğunun iyi anlaşılması gerektiğini belirterek, bu kapsamda bir an önce ortak akılla karar vererek çok amaçlı okullar açıp eğitimi tam güne yaymak gerektiğini vurguladı.
Sistemin doğru insan yetiştirmediğini söyleyen Çağlar, okullarda çocuklara öğretilmeye çalışılanlar ile toplumun ihtiyaç duydukları arasındaki farkın her geçen gün açıldığını söyledi.
Böylesi bir sisteme şahsı ve partisi olarak güven duymadığını dile getiren Çağlar, bütçeye olumsuz oy vereceğini belirtti.
BEROVA
Eleştirileri yanıtlayan Mili, Eğitim ve Kültür Bakanı Özdemir Berova, hükümetin rakamsal ve yüzdelik olarak bakıldığı zaman genel bütçe içerisinde büyük payı eğitime ayırdığını, bunun eğitime verilen önemi gösterdiğini söyledi.
Süreç içerisinde eğitim adına neler yapılabileceği konusunu bakanlar kurulu ve mecliste tartışacaklarını ifade eden Berova, bu konuda yapacakları çalışmalarda kötümser olmadığını ifade etti.
Yüksek öğrenimin KKTC’nin en önemli ekonomik sektörlerinden biri olduğunu ve ekonomiye katkısının şu an turizmin önüne geçtiğini belirten Berova, yüksek öğretim kurumlarına bu yıl 93 bin öğrencinin kayıt yaptırdığını kaydetti.
Gelecekte araştırma geliştirme çalışmalarına önem vereceklerini, bu konuda mali kaynağın Türkiye ve TUBİTAK fonlarından sağlanabileceğini belirten Berova, bunun için girişim yapıldığını ve bu fonların üniversitelerin araştırma geliştirme merkezlerinde kullanılması yönünde adım atıldığını belirtti.
Burs konusunda kademeli geçiş yapılacağını da ifade eden Berova, alt gelir grubu öğrencilerine destek bursu vermeye devam edeceklerini ancak bunun kredi şeklinde olacağını söyledi.
İki yılı ödemesiz olacak olan bu bursların alacak olanların bu miktarları geri ödeyeceklerini belirten Berova, bunun, daha sonra gelecek öğrenciler için havuz oluşturacağını kaydetti.
Berova, kademeli geçişin meclisten tartışıldıktan sonra gelecek yıl başlayacağını belirtti.
YÖDAK’ın ana hatlarında yapacakları değişiklikleri daha önceden ilgililere ilettiğini ve çalışmanın son aşamaya geldiğini de ifade eden Berova, bu konuda yaptıkları çalışmayı da parti ve hükümet içeresinde tartıştıktan sonra meclise taşıyacaklarını söyledi.
Yeni açılacak üniversitelerin bundan sonra meclis onayından geçeceğini de ifade eden Berova, şu an üniversitelerde açılmakta olan bir çok bölüm için de mali denetim getirileceğini kaydetti.
YÖDAK’ın şu an tıkalı ve için çalışamaz durumda olduğunu ifade eden Berova, alacakları tedbirlerle bu tıkanmanın giderileceğini söyledi.
Berova, Atatürk Öğretmen Akademisi’ni yeni dönemde DAÜ ile yapılacak çalışmayla yüksek öğretim kurumu seviyesine getireceklerini söyledi.
Girne’de Anafartalar Lisesi’nin şehrin doğusuna taşınacağını, lise binasının ilkokul olarak kullanılacağını, Karakum’da ortaokul inşa edileceğini, İskele bölgesinde bir meslek okulu açma durumu olduğunu anlatan Berova, kolejler konusunda da çalışmalar olduğunu, hükümet içindeki sürecin ardından konunun paydaşlarla da ele alınacağını kaydetti.
Algının aksine kamu okullarındaki başarının özel okullardan daha iyi olduğunu da vurgulayan Berova, tam gün eğitime olumlu baktıklarını ekledi.
Komite, Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı bütçesinin ardından Turizm ve Çevre Bakanlığı bütçesini görüşmeye başladı.