UNUTURSAM FISILDA

Mesut GÜNSEV

Tanınmış yönetmen Çağan Irmak’ ın son filmi “Unutursam Fısılda”29 Ekim akşamı KKTC de de vizyona girdi. TC Lefkoşa Büyükelçiliğinin Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunun bitimine doğru Lemar Sinemalarının Koordinatörü sevgili İbrahim Nuralış’ ı aradık Arslan Mengüç hoca ile…Sağ olsun filmin ilk suaresinde bize yer buldu ve ayırdı .Filmin başlamasından birkaç dakika sonra oturduğumuz koltuklarımızda tahmin ettiğimiz gibi gençlik günlerimize de yolculuğumuz başladı.   Ben film eleştirmeni değilim. Filmin değerlendirilmesi için kıymetli  Ahmet Tolgay’ı bekleyeceğim.Ben sadece iyi bir sinema izleyiciyim…Çağan Irmak, o unutulmaz ve en iyi 100 Türk Filmi içinde gösterilen  “Babam ve Oğlum “ dan sonra da benim için en sevdiğim yönetmenlerden biri…Ahmet Tolgay  filmi her yönüyle değerlendirerek bizlerle paylaşacaktır umarım.   Beni heyecanlandıran diğer bir olgu da İstanbul Kadıköy’ deki ortaokulda bizden bir üst sınıfta olan sevgili arkadaşım Işıl Yücesoy’un filmde çok önemli ve zor bir rolü üstlenmesi. Yıllardır görmediğim okulun en güzel gözlü kızı  aynı zamanda da yakışıklılığı, bilgi ve bize  sevgisi ile örnek bir insan olan ,  müzik dersine en az bir fizik veya matematik bilimi kadar önem veren ve bunu bize hissettiren müzik hocamız rahmetli Selahattin Yücesoy’ un kızıydı Işıl, daha sonra müzik yaşamında ve diğer sanat dallarında çok güzel işlere imza atarak gururumuz oldu ve bu başarıları bizim için de asla sürpriz olmadı.   Okul bahçesinde sanat ve edebiyata merakı yüzünden tanınmış edebiyatçı Ahmet Hamdi Tanpınar’ ın kardeşi tam bir İstanbul beyefendisi olan edebiyat hocamız Kenan Tanpınar’ın yanında hep bir şeyler sorarken görürdük sevgili Işıl Yücesoy’u.   Filmin diğer önemli sanatçısı Hümeyra ise beni yıllar, yıllar öncesi Caddebostan Budak Sinemasında bir akşam verdiği ilk konserine götürdü.. Atmışlı yılların sonu olmalı…CHP Genel Sekreteri ünlü siyasetçi Kemal Satır’ın oğlu Mustafa Satır’la paylaşmışlardı sahneyi…İkisinin de izleyici önüne ilk çıkışları idi…Mustafa Satır’ı bir daha görmedim. Ama Hümeyra’ nın o akşam parıldayan yıldızı ,daha da ışıldayarak bugüne kadar geldi.   Dediğim gibi film  gençliğimizin önemli bir bölümünü anımsatması yüzünden de bizi sarıp sarmaladı…   Tabii ki pek tanımadığım genç oyuncuların başarısını, filme hayat veren Kenan Doğulu’ nun  özgün müziğinin de burada altını çizmek isterim…   Biz 60 lı yılların Kadıköylü yeni yetmeleri, yeni gelişmeye başlayan Türkçe pop açısından da çok şanslıyızdır. Bugün bile günümüz gençlerinin rastladıkça ilgiyle izlediği şarkıların kahramanların birçoğu,  o yıllarda yollarımızın kesiştiği veya çeşitli mekanlarda izlediğimiz ama hepsi de yolun başında olan sanatçı veya sanatçı adaylarıydılar.   Tarihi 1905 lere dayanan, Şehit pilot Cengiz Topel’in de yetiştiği ve içinde adına açılan bir kütüphanesinin de bulunduğu okulumuz Kadıköy Yeldeğirmeni  Kemal Atatürk Orta Okulu’nun Müdürü Esat Onatkut’un oğlu,  sonra ünlü bir müzisyen olan Doruk Onatkut’ un ilk orkestrasının konserleri, gene Modalı bir genç olan sevgili Barış Manço’ nun “Barış Manço ve Harmonileri”adı altına  arkadaşları ile verdiği konserler bizim tarihi okulun yanında bulunan kilisenin salona dönüştürülen ve kapalı toplantılar için kullanılan bölümünde izlediğimiz etkinliklerden  bazıları idi.   Aslında Deniz Harb Okulu öğrencileri olan Somer Soyata , Erkut Taçkın ve arkadaşlarının özgün müzikleri –gene aynı devreden Zogolo İzzet, tiyatro aşkına yenik düşerek askerlikten ayrılacak ve Dormen Tiyatrosu ile başlayan serüveni ünlü sanatçı İzzet Günay olarak günümüze kadar sürecekti-.Aslında Somer Soyata takma bir isimdi.Deniz Harb Okulu Orkestrasının kurucusu daha sonra Kurmay Albay Rütbesi ileWashington Deniz Ateşeliği ve Muhrip Filotillası Komodorluğu yapacak olan Erkan Gürsal bulmuştu bu ismi.Grubun gitaristi Ersin Yüce bahriyede kaldı.Erkut Taçkın,Güngör Yücel ve Durul Gence ise Deniz Kuvvetlerinden ayrıldılar…   Bağdat caddesinden Nilüfer İtalyan Lisesinden ayrılacak, Modalı Yasemin Kumral eğitimini İtalya’da tamamlayacak, daha sonra da benim de onurla katıldığım 1974 Kıbrıs Barış Harekatında “Girne’den Yol Bağladık Anadolu’ya “ adlı unutulmaz şarkısı ile sesiyle bizim yanımızda en büyük moral kaynağımız olacaktı…Albayın kızları olarak bilinen Moda’ da sıkça rastladığımız Ajda  ve Semiramis Pekkan kardeşler ise o zaman da parıldayan ve ulaşılamayacak  yıldızlar gibiydiler…   O yıllarda rock müzik dendi mi ilk akla gelen Bahariyeli Gökçen Kaynatan,sınıf arkadaşım Atilla Kaynatan ‘ın amca çocuğu idi.Konserlerde fırtına gibi eserlerdi..Matemetik öğretmenimiz Kenan Gün onu da okuttuğundan Atilla’ya takılırdı “Gökçen hala saz( !) çalıyormu ?”diye…Gene sınıf arkadaşımız   Kadıköy Noteri rahmetli Atilla Uğur’ un bacak aralarımızda dolaşan en küçük kardeşi yaramaz Özkan ‘ın Mazhar ve Fuat la buluşmasına ise daha yıllar vardı…   Evet ,Çağan Irmak yeni filminde bizim yaştakileri buralara da götürdü. Salonu dolduran gençlere baktığımda onların da filmi en az bizim kadar ilgi ile seyrettiklerini izledim.   Birbirlerine aşık olan iki genci her şeyi geride bırakarak müziğin, aşkın ve hayallerinin peşinde verdikleri mücadeleyi konu alan “Unutursam Fısılda”da –bu tip cümleler bizim zamanımızda “kordela”  da diye de devam ederdi-Ferah Zeynep Abdullah’ın Ayperi karakteri ile kamera karşısına geçtiği filmde, Ayperi’ nin şöhret yolundaki en büyük destekçisi ve aşkı olan Tarık rolünü ise Mehmet Günsur canlandırıyor. Kaymakam babasının tayini nedeniyle ailesi ile birlikte şehirden kasabaya giden Tarık, sıkışıp kaldığı bu kasabada hayallerini gerçekleştireceği kişiyle… Ayperi ile tanışıyor. Sokaklarda erkek çocukları ile futbol oynarken, kadınlığını  ve müziğe olan tutkusunu keşfetmesine , artık topun değil de hayallerinin peşinde koşmasına yardım edecek o” şehirli çocuk” Tarık’ ı görmesi ise Ayperi’ nin de tüm hayatını değiştirecektir.   Filmde müzik aşkının bir araya getirdiği ikiliyi çıktıkları şöhret yolculuğunda onları bir an olsun yalnız bırakmayacak yol arkadaşları Erhan karakterini ise Kerem Bürsin canlandırıyor. Özgürlüğe şarkı söyleyip besteleyerek giden bu üçlü giderek hayatı da birlikte sırtlayacaktır...   Dünyaca tanınmış İsveç Belgesel Film Okulu mezunu da olan Arslan Mengüç hoca..Sinema dilinde çok zor olan geri dönüşlerin çok ustaca yapıldığını da söylediği filmin finali ise müthiş…   Zaten salonu dolduran çoğu genç izleyicilerin film bitiminde yankılanan  alkışları da Çağan Irmak ve ekibine ortaya koydukları filme duyulan beğeniyi sergiledi o akşam …   Ön yargının  şakayla karışık söylediği gibi  ‘’Çağan Irmak filmi gelmiş, hadi gidip ağlayalım’’ deyip de mendillerin fora edildiği bir film mi?.   Ona seyrettikten sonra siz karar verin ama  benim  çok keyif aldığım   Güzel bir film “Unutursam Fısılda”..   Kaçırmayın… [review]