Üstel açıklamasında şunları söyledi:
Ülkemizde her türlü eylem ve protesto, demokratik hak ve özgürlükler çerçevesinde değerlendirdiğim bir olgudur.
Buna da sonuna kadar sahip çıkmak, hepimizin vatandaşlık görevidir.
Zor bir dönemde görev aldık, sorunların üstesinden gelmek için de adım adım, ama çok mesai harcayarak çalışmaya devam edeceğiz.
Muhalefet partilerinin ve Meclis dışındaki bazı radikal grupların, demokratik eylem hakkını, uluslararası siyasi gerçeklerle de bağdaşmayan, kin ve nefreti körükleyen bir şekilde kullanmasını üzülerek izledim. Bu görüşler, KKTC vatandaşlarının görüşlerini yansıtmıyor.
Türkiye işgalci değil, bu adaya kalıcı barışı getiren ülkedir.
Türkiye bu adadan gitmeyeceği gibi, sadece Türklere değil, Rumlar’a da barışı getiren, adamızın bütününün garantörüdür.
Bu uluslararası anlaşmalardan öte, tarihsel bağımız ve zor günlerdeki desteği ile Anavatan Türkiye, güven içerisinde yaşamamızı sağlayacak adımları atan tek ülkedir.
Her türlü demokratik hak ve özgürlüğü ayaklar altına alan bu söylemleri kabul etmem mümkün değildir. Yasal olarak, Polis Genel Müdürlüğü’müz gerekli soruşturmayı yapacaktır.
Eylem bir hak, ama toplumu bölmeye, Anavatan ile aramıza kim be nefret tohumları ekecek bu tür davranışlara aynı hoşgörü ile bakmamız mümkün değildir.
Bu vesile ile sözlerimin sonunda halkımıza da sağduyulu davranma ve bu tür provakatif hareketlere prim vermeme çağrısı yapıyorum.