Çocuğunuzun küçük yaşlarda yalanla tanışmasını istemiyorsanız dikkat edilmesi gereken bazı noktaları bulunuyor. Ebeveyn olarak her ne kadar çocuğunuzu el bebek gül bebek yetiştiriyor olsanız bile çocuğunuzun içli dışlı olduğu çevresel etkenleri de göz önünde bulundurmaya özen gösterin. Ancak her ne kadar her hayatına hakim olsanızda çocuğunuzun ufak da olsa herhangi bir yalanını yakaladığınızda kızarak tepki vermeyin! Peki yalan söyleyen çocuk nasıl anlaşılır? Yalan söyleyen çocuğa nasıl davranılmalı? Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Figen Karaceylan Çakmakçı ebeveynlerin titiz davrandığı yalan söylemenin önüne geçmek için dikkatli davranılması gerekenler hakkında önemli bilgiler verdi.
ÇOCUK TEK BALINA YALAN SÖYLEMEZ!
Çocuğunuzun yalan söylediğini fark ettiyseniz ilk olarak farkına varmanız gereken en önemli şey çocuğunuza yalan söylemeye neden olan durum tek başına değildir. Çocuğunuzun çevresel iilişkileri ile beraber düşünülmesi gerekiyor. Ebeveynlerin çocuğun çevresel faktörle beraber hareket edip çocuğunuzun elde edeceği sonuç hazzın avantajları ve dezavantajlarını öğrenmesine yardımcı olamaya çalışılması gerekmektedir.
YALANIN TÜRÜNÜ ÖNEMSEYİN!
Eğer ki çocuğunuzun yalan söylediğini fark ettiyseniz burda altının çizilmesi gereken en önemli şey, çocuğun yalanı ne amaçla söylediğidir. Çocuğunuzun ruhsal bozuklukları ve yalan söylemesinin altında yatan nedeni kavrayıp çocuğunuzda görmek istemediğiniz davranışları uygulamamaya özen gösterilmelidir. Bazı kişilik bozukluklarında ve ruhsal hastalıklarda kişi yalan söylemeye daha yatkındır. Bir uzman gözüyle yalanın niteliği ele alınmalı ve önlem alıcı yöntemlere başvurulmalı.
Sık sık ne yaptıkları ya da ne gördükleri çocuklara anlattırılmalı, çeşitli bahanelerle davranışlarının nedenleri ve hataları sorulmalı. Endişe düzeyi yüksek olan bir çocuk eğer kaygı ve çekingenlik yüzünden yalan söylememişse, ona güven verilmeli, öfke ve kınama tepkilerinden kaçınılmalıdır.
KIZMAK YALAN SÖYLEMEYİ TETİKLİYOR!
Oluşmuş bir yalan karşısında mücadele, kötünün iyisini yapmaktan başka bir şey değildir. Yalan söyleme davranışını iyileştirmek önlemekten daha zordur. Önemli olan, çocuğu yalana itecek durumlara meydan vermemektir.
Çocuklarının kendileriyle birlikte ya da kendi yerlerine yalan söylemelerini isteyen ailelerin sayısı, ne yazık ki az değildir. Bunlar davranışlarının sonuçlarını küçümser, haklı nedenler gösterirler, hatta bununla eğlenirler. Çoğunlukla yalan böyle bir örnekten kaynaklanır.
Yalanın engellenme biçimi çocukta gerilim yaratabilir. Aşırı kızgınlık, çocuğun yalanını engellemek açısından olumsuz bir davranıştır. Bu yolla yaratılan suçluluk duygusu, çocuğu yalandan uzaklaştıracak yerde, daha çok yaklaştırır. Yalan söyleyen çocuk bu mücadeleyi anlamlı, onun iyiliği için böyle davranıldığını bilmeli. Burada bir güç gösterisi değil, yardım söz konusu olmalı ve ona güven vermeli.
Yalan kişiliğin bir eksikliği; bencilliğe ve kolaycılığa doğru bir çıkış, bireyi diğer insanlardan soyutlayıcı bir kendini reddetmedir. Yalanla mücadele yeterli değildir, aynı zamanda dürüstlük, açık yüreklilik, içtenlik ve sevgi için de mücadele edilmeli. Bunlar bireye denge ve mutluluk getirir.