İftar sofraları denilince ne acıdır ki aklıma 2013 yılı geliyor.
Hani Başbakan olmasına karşın İrsen Küçük’ün sandığa gömüldüğü, hani CTP’nin 21, UBP’nin 14, DP-UG’nin 12 ve TDP’nin 3 vekil ile meclise girdiği yaz mevsimini düşünüyorum.
UBP’de partililerin birçok partinin ileri gelenini siyaset sahnesinden sildiği, ülkenin en büyük ve köklü partisinin, tam 12 sandalyeyi yitirdiği, vatandaşın gençleşme istediği dönemi anımsıyorum.
Çok eski değil, daha 3 yıl öncesiydi.
Biz gazeteciler ülkede siyasetin bu kadar iftar düşkünü olduğunu, “oruç tutan” siyasilerin sayısının bu kadar fazla olduğunu işte 20013 yılının temmuz ayında öğrendik.
Çok büyük, çok kalabalık sofralar kurulurdu 2013 yılının Ramazan ayında.
Vekiller, siyasiler, vatandaşlar ramazan topunu beklerdi masaya kurulup. İslamiyet’in güzelliklerinden bahsedilirdi o yaz akşamlarında. Bir de Kıbrıs Türk siyasetinden.
Oysa meyhanenin bir kültür olduğu ülkemde, yemeyi içmeyi sevenler yine masada ve muhabbette buluşurdu.
Ciddi bir bahaneydi iftar sofraları.
Akıllarda olan tek şey vardı 2013 yılında...
Dedim ya daha 3 yıl öncesi.
Diyanetin takvimine 9 Temmuz 2013 salı gecesi sahura kalkıp Ramazan ayının ilk orucunun tutulacağı belirtilirken Ramazan bayramının ise 8 ağustos 2013 perşembe günü başlayacağı kaydedilmişti.
Ne güzel gelmişti 11 Ayın Sultanı Ramazan.
Ne güzel bir rastlantıydı Kıbrıs Türk siyaseti için.
UBP 2009 genel seçimlerde aldığı yüzde 44 oy oranıyla tek başına iktidara gelmişti. Ancak 2012'den beri UBP içinde genel başkan ve başbakan İrsen Küçük'e karşı muhalefet başlatılmıştı.Öncesinde seçimde aldığı sandalyenin kat kat üstüne çıkılmıştı yapılan transferlerle ve bu övünç kaynağı olarak ortaya konulmuştu.
Mayıs 2013'te UBP'nin ikiye bölünerek bir grup milletvekilinin muhalefet partileriyle birlikte hükümete gensoru önergesi vermesi siyasi krize neden olmuştu. Gensoru önergesi oy çokluğuyla kabul edilirken iktidar ve muhalefet, 28 Temmuz’da erken seçime gidilmesine karar vermişti. Bu arada CTP milletvekili Sibel Siber seçimlere kadar görevde kalacak bir hükümet kurmuştu.
İşte böyle bir takvim ile diyanet takvimi buluşmuştu 2013 yılında.
Seçimlerde 5 partiden 250 aday ve 7 bağımsız isim yarıştı.Ancak asıl yarış sahursuz, teravisiz iftar yemekleri için yaşanmıştı.
İslamiyet’e göre 29-30 gün oruç tutulması farz kılınırken, KKTC seçim takvimi 29 Temmuz’da seçimi öngörüyordu.
10 Temmuz’da başlayan oruç ve iftar yemekleri 28 temmuz’a kadar yaklaşık 18 gün boyunca sürdü.
Hatta o dönemde masa altındaki viski şişeleri bile takıldı objektiflere.
Üstelik 29 temmuz sonrasında ise iftar yemekleri bir anda ortadan kalktı. Daha mütevazi, olması gerektiği gibi inananların ve oruç tutanların Ramazanı kaldığı yerden devam etti.
Yine Ramazan ayına merhaba diyoruz. Allah oruç tutanların orucunu kabul etsin.
İnsan sevgisi ile dolu yalandan ve kötülüklerden uzak bir ay sizinle olsun…