Lefkoşa İktisat Kooperatifi Ltd. (Li-Koop)’ta örgütlenme çalışmaları, Kıbrıs Türk Devlet Çalışanları Sendikası (Çağ-Sen) ile Kıbrıs Türk Ofis, Banka, Sigorta ve Ticaret Çalışanları Sendikası’nı (BASS) karşı karşıya getirdi.
Li-Koop yönetimi bugün Çağ-Sen’le Toplu İş Sözleşmesi imzaladı ancak BASS yetkilileri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Sendikalar Mukayyitliği’nin “BASS’ın Li-Koop’ta yetkili olduğuyla ilgili” belgeyle Li-Koop önüne geldi ve imzalanan Toplu İş Sözleşmesi’nin yasa dışı olduğunu söyleyerek bunu protesto etti.
Çağ-Sen Başkanı Mehmet Davulcu, Toplu İş Sözleşmesi imzalanmadan önce, BASS Genel Sekreteri Ali Yeltekin de Li-Koop önünde basına açıklama yaptı. Yeltekin, Kooperatif Şirketler Mukayyitliği’ne Li-Koop yönetimini görevden alması çağrısı yaparken, Çağ-Sen Başkanı Davulcu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı eleştirerek, “Bakanlık yasayı ya yeterince bilmiyor, ya yorumlama hatası yapıyor, ya da bilerek tersten yorumluyor” dedi.
Polis de Li-Koop önünde güvenlik önlemi aldı. Polis, içeriye girmek istediğini belirten BASS yetkililerine izin vermedi. BASS Genel Sekreteri Yeltekin, polisi karşılarına almak gibi bir niyetleri olmadığını kaydederek, Toplu İş Sözleşmesi konusunda polise suç duyurusunda bulunmak üzere Li-Koop önünden ayrıldı.
YELTEKİN: “BU GİRİŞİM YASA DIŞI”
BASS Genel Sekreteri Ali Yeltekin, Li-Koop’ta BASS’ın yetkili olduğunu, bunun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Sendikalar Mukayyitliği’nin kararında da belirtildiğini ifade ederek, yasal mevzuat gereği Toplu İş Sözleşme görüşmelerinin sadece BASS’la yapabileceğini söyledi.
Li-Koop yönetiminin BASS ile Toplu İş Sözleşmesi görüşmesi yapmayı kabul ettiğini, bununla ilgili tutanak belgesine Li-Koop’tan iki yönetim kurulu üyesinin de imza koyduğunu söyleyen Yeltekin, “Yasaya göre o masa bizim. Bu girişim yasa dışı” dedi.
Yeltekin, polisin BASS’ın içeriye girmesini engellemesini eleştirerek, “Evine girmek isteyenleri polis içeri koymuyorsa, biz bu ülkede nereye gideceğiz? Ülkenin hali buysa biz hangi yasayı uygulayacağız?” şeklinde konuştu.
Yeltekin, Kooperatif Şirketler Mukayyitliği’nden bir yetkiliyle bu sabah görüştüklerini ve “Çağ-Sen ile Toplu İş Sözleşmesi imzalayarak Li-Koop’u mali külfet altına sokacak Li-Koop yönetimini görevden alması” taleplerini ilettiklerini söyledi.
Yeltekin, Li-Koop’un aile şirketi gibi yönetildiğini de savundu.
AKİF: “EN ÇOK ÜYEYE SAHİP SENDİKA OLARAK ÇAĞ-SEN’İN TALEBİ KABUL EDİLDİ”
Li-Koop Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Akif, Çağ-Sen’in Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin başlamasını talep ettiğini kaydederek, yönetim kurulunun bu talebi değerlendirdiğini, 10 çalışanın 5’inin Çağ-Sen’e, 4’ünün BASS’a, bir çalışanının da Koop-Sen’e üye olduğunu tespit ettiğini söyledi.
Akif, “En çok üyeye sahip sendika olarak Çağ-Sen’in talebi değerlendirildi ve kabul edildi. Yönetim Kurulu, üyelerden Memduh Çeto ve Salih Dayıoğlu Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerini sürdürmek için yetkilendirildi. İlgili arkadaşlarımız Çağ-Sen heyeti ile yoğun bir çalışma dönemi geçirdi. Karşılıklı anlayış ve işbirliği içinde ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar, kooperatifin mali yapısı, çalışanların hak ve menfaatleri ile ilgili düzenlemeler dikkate alınarak, Toplu İş Sözleşmesi imza aşamasına getirildi” açıklamasında bulundu.
DAVULCU: “BU BİZİM KOOPERATİFİMİZ”
Çağ-Sen Genel Başkanı Mehmet Davulcu, açıklamasında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı eleştirdi.
Davulcu, “Çağ-Sen için kooperatifler ve kooperatifleşme hareketi çok önemlidir. Çağ-Sen’liler bu kooperatifin üyeleridir. Bir başka deyişle bu bizim kooperatifimizdir. Biz bu kooperatifi kurduğumuzda 8 metrekarelik bir odada faaliyet gösterirdi. Küçük ve dar imkanları olan kooperatifin bugün kendine ait arsası, binası var” dedi.
Çağ-Sen’in Li-Koop’ta 3 yılı aşkın süredir örgütlenme çalışması yaptığını kaydeden Başkan Davulcu şunları kaydetti:
Davulcu, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Referandum Yasası’nı ya yeterince bilmiyor ya da yorumlama hatası yapmaktadır. Ya da bilerek tersten yorumlamaktadır. 10 çalışanı olan bir iş yerinde sendikalaşma çalışma sürerken ve sendikalar arasında yetki uyuşmazlığı ortaya çıkmamışken bakanlık 4 çalışan nedeniyle bir sendikaya ‘yetkili sendika sizsiniz’ demiş. Böyle bir şey olamaz. Bu yasaya aykırıdır” dedi.
Mehmet Davulcu, şunları da ifade etti:
“Bakanlık, gerekli yolları izlemedi. Hiçbir sendikanın asıl üyelik formlarını incelemedi…Yetkiyi veren işçidir. Sendikaya Toplu İş Sözleşmesini yapma yetkisini veren işçinin çoğunluğudur. Çağ-Sen bu iş yerinde en çok üyeye sahip olan sendikadır. Bunu her hal ve şartta, platformda kanıtlamaya hazırız. Biz kendimizi yetkili görüyoruz ve Toplu İş Sözleşmesini imzalıyoruz” şeklinde konuştu.
Davulcu, diğer sendikanın yargı yoluna başvuracağı açıklamasının hatırlatılması üzerine, “Dilerim mahkeme kararını tek yanlı değil, çift yanlı dinleyerek verir” dedi.