Zeki Alasya'yla birlikte Yeşilçam'ın efsane filmlerine imza atan Metin Akpınar, Kafa dergisinin kasım sayısına verdiği röportajda, 2015'in mayıs ayında vefat eden usta oyuncuyla arkadaşlıklarının nasıl başladığını, tiyatro ve sinemaya nasıl adım attıklarını anlattı. Akpınar, “Zeki Bey gittikten sonra hayatınızda neler oldu?” sorusuna da duygusal bir yanıt verdi: “Zeki'siz olmak çok büyük bir eksiklik. Çok büyük bir yoksunluk. Anlatılmaz. Kocaman bir adam yok. Ama Tarık'ta (Akan) da şunu anladım, biz de umarım öyle oluruz; sanatçı ölmüyor. Sabit eserler bırakıyor. Öyle yaşıyor, öyle de yaşamalı. Şimdi eşi ve kızıyla ortak olduk o ölünce. Galiba ortaklığımızı tasfiye edeceğiz. Yeni bir şey de üretmiyoruz. Ben Zeki'siz bir şey yapmam zaten. Yani Zeki-Metin ikilisi bitti, tarihe yazıldı artık.”
MÜZE OLUYOR
Metin Akpınar, Kabare Tiyatrosu Müzesi açmayı planladığını da açıkladı: “Buradan şunu duyurayım: Kabare Tiyatrosu Müzesi yapmayı amaçlıyorum. Ciddi bir arşiv var. Aşağı yukarı 30-35 senelik kostümler, terlikler, ayakkabılar… Her şeyi saklamışız. Öyle yaşayan bir müze yapabilirsek çok mutlu olacağım.” Metin Akpınar, röportajında “Zeki'yle bizi bir arada tutan şey duyguydu, para değil” dedi.