Hindistan'da, Pakistan, Afganistan ve Bangladeş'ten gelen 6 dini gruba vatandaşlık yolunu açan, ancak aynı durumdaki Müslüman göçmenleri kapsam dışı bırakacak şekilde değiştirilen "Vatandaşlık Yasası"na karşı protestolar devam ediyor.
Hint basınındaki haberlere göre, başkent Yeni Delhi'nin kuzeydoğu bölgelerindeki protestolarda çıkan olaylarda aralarında bir emniyet amirinin de bulunduğu 7 kişi hayatını kaybetti.
Yetkililer, aralarında 45'ten fazla polis memurunun bulunduğu 100'ün üzerinde kişinin yaralandığını aktardı.
Delhi Metro Demiryolu Şirketi'nden yapılan açıklamada, şehrin çeşitli bölgelerindeki 8 metro istasyonuna giriş ve çıkışların kapatıldığı bildirildi.
Başkentin kuzeydoğusundaki bazı bölgelerde yasa karşıtı ile destekçisi gruplar arasında arbede çıktığı belirtiliyor.
Delhi Başbakanı Arvind Kejriwal, Twitter'dan, "Delhi'nin bazı bölgelerindeki yaygın durumdan çok endişeliyim. Hepimiz şehrimizde barışı yeniden tesis etmek için birlikte çaba göstermeliyiz. Herkesi tekrar şiddetten uzak durmaya çağırıyorum." paylaşımı yaptı.
İçişleri Bakanı Amit Şah, başkentteki şiddetli protesto durumunu görüşmek üzere şehirdeki üst düzey yetkililerle bir araya geldi.
TRUMP'A PROTESTO
Öte yandan başkentte Hindistan Komünist Partisinin destekçileri tarafından ABD Başkanı Donald Trump karşıtı eylem düzenlenirken, Assam, Batı Bengal ve Telangana eyaletlerinde de Trump'a karşı protesto gösterileri yapıldı.
Protestoların sürdüğü Yeni Delhi'de temaslarını sürdüren Trump'ın, akşam saatlerinde Hindistan'dan ayrılması planlanıyor.
MÜSLÜMANLAR YASA KAPSAMI DIŞINDA KALIYOR
Hindistan'ın çeşitli eyaletlerinde 31 Aralık 2014'ten önce ülkeye giren gayrimüslim göçmenlere vatandaşlık verilmesine imkân tanıyan ancak aynı durumdaki Müslümanları kapsam dışı tutan düzenleme, 9 Aralık 2019'dan bu yana protesto ediliyor.
Vatandaşlık Yasası'ndaki değişikliğe karşı ülke çapında düzenlenen gösterilerde, protestocularla polis arasındaki çatışmalarda, 19'u Uttar Pradeş'te olmak üzere 25 kişi hayatını kaybetmişti.
Yürürlüğe giren kanun kapsamında özellikle Pakistan, Bangladeş ve Afganistan'da dini baskıdan kaçan Budist, Sih, Jain, Parsi, Hindu ve Hristiyanlar, kimliklerini ve Hindistan'da 6 yıldan uzun süredir yaşadıklarını kanıtlamaları halinde vatandaşlık elde edebilecek, aynı pozisyondaki Müslümanlar ise kapsam dışında tutulacak.
Yasa, dünyada en çok Müslüman nüfusa sahip ikinci ülke olan Hindistan'da 200 milyon Müslüman'ı ikinci sınıf vatandaş haline getirmek ve birçoğunu vatansız bırakmak için atılan bir adım olarak değerlendiriliyor.