Yeşil Barış Hareketi, “2016 yılının sonundan itibaren 5 yıldır kesintisiz sürdürülen çam kese böceklerine karşı yapılan biyolojik mücadelenin, ayrılan bütçenin farklı amaçlarla kullanılmak üzere Maliye Bakanlığı’na aktarılması nedeniyle, mücadelenin bu yıl gerçekleştirilmediğini” savundu.
Yeşil Barış Hareketi’nden yapılan açıklamada, ormanların varlığını tehdit eden en büyük sorunlardan biri olan “çam kese böcekleri” ile biyolojik mücadele için ayrılmış olan bütçenin Orman Dairesi’nin elinden alınarak hangi kalemlerde kullanılmak üzere Maliye’ye aktarıldığı soruldu ve kaybedilen ağaçların geri getirilemeyeceği, bunun hesabının verilmesi gerektiği ifade edildi.
Açıklamada, böyle ihmallerin, ormancıların emekleri ve başarılarını silip süpürerek, sıfır noktasına gelinmesine neden olduğuna dikkat çekilerek, “Ortaya çıkan yıkımdan hiç ders alınmamış ki, bu yıl yine, ormanlarımız aynı şekilde ihmal edilmiş ve bu sorumluluk yok sayılarak, hem yıllarca verilen emekler, hem de harcanan kaynaklar heba edilmiştir. Çam kese böcekleri ile mücadele uzun soluklu, süreklilik gerektiren bir mücadelededir. 5 yıldır sürdürülen bu mücadelenin bu şekilde hiçe sayılması ve heba edilmesi kabul edilmezdir” ifadeleri kullanıldı.
“İKLİM KRİZİ İLE BİRLİKTE ÇOK SIK YAŞADIĞIMIZ ORMAN YANGINLARININ DA ARDINDAN HER TEK AĞAÇ ÖNEMLİDİR”
“İklim krizinin dünyada ve ülkede önemli bir boyut kazandığı bu günlerde, çok sık yaşanılan orman yangınlarının ardından ağaçların bu süreçte ne kadar önemli bir rol oynadığı tüm gerçekliğiyle karşımızda durmaktadır” denilen açıklamada, bu durumda ağaçlandırmaya hız vermek yerine, mevcut ağaçları korumayan ve programlanmış işleri durduran başka bir ülkenin olmadığı belirtildi.
Açıklamada, çam kese böceklerinin havanın 25 dereceye ulaşması ile birlikte ağaçlardan toprağa inip, kozaya gireceği ve bu durumda mücadelenin imkânsız hale geleceği ve çam kese böceklerinin yaşam döngülerini toprakta tamamlayarak binlerce olarak çıkacağı uyarısında bulunuldu.
Bu felaketin şimdiden başladığı ve çam kese böceklerinden dolayı birçok noktada ağaçların kuruduğu da bildirilen açıklamada, “Oksijen kaynaklarımızın bu durumu ciğerlerimizi yakmaktadır. Doğanın yaşayamadığı, sağlığını kaybettiği, dengesinin bozulduğu ortamlarda bizlerin de yaşamasının imkânsız olduğunu hiç unutmamalıyız” ifadeleri kullanıldı.