Mağusa Hastanesinde yaşanan yolsuzluk ile ilgili olarak dün iki tutuklama gerçekleşti. Geçtiğimiz günlerde yaşanan ve yetkililerin geç şekilde müdahale ettiği Mağusa Hastanesi’nde yaşanan yolsuzluk ile ilgili olarak ısrarlı haberlerimiz ile birlikte yaşanan gelişmeler sonrasında dün şok bir gelişme yaşanarak yolsuzluk iddiası ile ilgili olarak iki kişinin tutuklandığı öğrenildi. HASTANE KASASI YERİNE EVİNDE TUTTU Mağusa Hastanesi acil servisinde görevli kayıt memurunun muhasebe birimine teslim etmesi gereken 4 bin 400 TL tutarındaki tahsilatı aylarca hastanenin muhasebesine teslim etmediği ve ‘evinde beklettiği’ de öne sürülüyordu. SUİSTİMAL VE YOLSUZLUK SAPTANDI Mağusa Hastanesinde yönetim boşluğu yaşandığı ve buna paralel olarak belli bir kesimin istediğini yaptığı ve bunlardan kimsenin hesap sormadığı iddia ediliyordu. İddialar üzerine hastanede soruşturma açılmış ve yolsuzluklar ve suiistimaller ile ilgili bazı bulgulara rastlanmıştı. TUTUKLANDILAR Hastane’de patlak veren olayın ardından olayla ilgisi olduğu tespit edilen E.Y , M.Y’nin polis tarafından tutuklandığı öğrenildi. Mağusa Hastanesinde yaşanan suistimal ve yolsuzluklar ile ilgili olarak yeni tutuklamaların yapılması bekleniyor. EK MESAİ VE DİĞER YOLSUZLUKLARDA SORUŞTURULACAK MI? Hastane çevrelerindeki kaynaklar para ile ilgili suiistimal ve yolsuzluklar ile ilgili soruşturma başlatıldı. Peki, başta Baş Hekim, İdare Amirleri, Baş Hemşireler olmak üzere torpilli bir kesimin her ay ‘Full ’ ek mesai alması, Ek mesai olarak devletin kesesinden her ay 4- 5 milyon lira çıkması da soruşturulacak mı? Veya hatırı sayılır ek mesai aldıkları için kimse kimsenin, ek mesaiye gelmesine karışmaması ile ilgili soruşturma da yapılacak mı? Diye soruyor.
Sahibine Mesajlar
Sayın Özkan Yorgancıoğlu, Bakanlar Kurulu sonrasında 64 CAS çalışanının eylemi ile ilgili açıklamanız ‘CUK’ diye yerine oturdu. Çok haklısınız. Büyük başarılara imza atan hükümetinizin başarılarına gölge düşürecek olan 64 kişinin çadır eylemi bence de 'YAKIŞIKSIZ '. Bunların evlerine ekmek götürememelerini söylemeleri de ‘YAKIŞIKSIZ’. Efendim ekmek götüremeyenlerin evlerine ekmek yerine ‘KEK’ veya dondurmalı ekmek kadayıfı götürmeleri mümkünken bunu dillerine dolamaları da ‘YAKIŞIKSIZ’. Sizlerin 500 lira maaş artışını dillerine dolamaları da ‘YAKIŞIKSIZ’ Hele hele bu ülkeye çağ atlatan kararlar üreterek hizmet veren ‘YAKIŞIKLI’ hizmetlerinize dil uzatmaları hepten ‘YAKIŞIKSIZ’ *** Sayın Mustafa Alkan Artık sende bir kız babasıyım. Bugün saat 14.10'da sevgili eşin Evren sana dünyalar güzeli HAYAT'ı dünyaya getirerek çok büyük bir mükafat verdi. Allah sağlıklı analı babalı uzun bir ömür versin. Ama sevgili Mustafa sen programlarda konukları nasıl subba sucuk terletirsen artık Hayat da seni terletecek. Önce geceleri uyku haram. Sonra belli bir yaştan sonra erkek arkadaşı mahalleden geçtiydi geçmediydi derken elde Av tüfeği pencerede nöbet tutmalar başlayacak. Konukların intikamı şimdi başlıyor Mustafa’m. Allah yardımcın olsun. *** Sayın Alkan Değirmencioğlu, muhtarlar vatandaşın forma ihtiyacını karşılayamamaktan sürekli şikâyetçi oldular. Yok efendim Rum tarafına gideceklere bile tuvalet kağıdına yazı yazarak vatandaşın isteğini karşıladıklarını yok haruç kağıdına ikamet belgesi yazdıklarından dem vurdular. Devreye girerek bu sıkıntılarını halletmişsin. Acaba diyorum CTP’nin birçok bürokratı seni örnek alsa ve şipşak sorunları halletse diyorum. CTP’nin bacası eğri olsa da sen, İsmet Akim ve Rauf Ersenal gibi bürokratlar vasıtası ile dumanı doğru çıkıyor. *** Sayın Ziya Emir, son zamanlarda zamanının büyük bölümünü yeni doğan küçük kızının yanında geçiriyormuşsun.Bir gece açılalım dedik tamam dedikten sonra ortalıktan kayboldun. Bizim Minik Kuşlar Ziya eskiden yengeden izin alamazdı ama o defteri kapattı. Artık dünyalar tatlısı Küçük kızından izin alamıyor diyor. Ziya balcının bal tası var, oduncunun baltası der büyüklerimiz ama devir değişti. Artık küçük kızların baldan tatlı yanakları ve sevgileri var. Bırakmak kolay olmuyor değimli? *** Sayın Cemil Sarıçizmeli, gelen mesajlarda eleştirilerin dozajı artıyor. Yok efendim Mehmetçik Belediye Başkanı olarak Mağusa’da kalıyormuşsun. Yok efendim gidip gelmelerden dolayı mazot ve benzin sarfiyatı büyükmüş. Yok efendim Mehmetçikte kalmadığın için bazı olaylara zamanında müdahale edemiyormuşsun. Başkan meyve veren ağaç taşlanır. Ama taşlar dikkat et dallara ve yapraklara da zarar vermeye başladı. Aman halkın umudu olan siz genç başkanlar biraz daha dikkatli olun desem ayıp etmiş olmam değimli? **-
Sayın Mustafa Yalınkaya, . Belediye Emekçileri Sendikası (BES), olarak hükümetin sosyal güvencesiz çalışan Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) personelinin sorunlarına çözüm bulmasını istediniz. Ayrıca belediyeyi bu duruma düşürenlerden de hesap sorulsun dediniz. Sevgili Yalınkaya, hükümet şu sıralar bürokrat atamaları ve görevden almalar ile meşgul. Görevden almaların yanı sıra kendi maaşlarına yansıyacak maaş artışlarını hesaplama gibi çok mühim işleri var. Yandaşlara ve partililere düşük faizli kredi verme gibi çok büyük iş yapmakta. Hükümet Kapısında ‘LÜTFEN RAHATSIZ ETMEYİN’ yazısını görmüyormusunuz?
** Sayın Ali Sanatkar, Büyükkonuk Eko gününde çok yoğundun. Londra- Ercan arasında mekik dokuduğun günlerde bile bu kadar yorgunluk hissetmedin sanırım. Ama olsun Ali gardaş. O güzelim Eko gününde senin ve Büyükkonuk’luların yaptığı o güzelim yiyecekler ve el işi eşyalar güzelliklere güzellik kattı. Bal demekle ağzın tatlanmadığını dünya aleme gösterttiniz. [caption id="attachment_36763" align="aligncenter" width="960"]