Midilli Adası’nda, aralarında Netflix’te yayınlanan “The Swimmers” filmine konu olan Suriyeli mülteci Sarah Mardini’nin de bulunduğu 24 gönüllünün casusluk, düzensiz göçmenlerin ülkeye girişine yardım etme, evrakta sahtecilik ve radyo frekanslarının yasalara aykırı kullanılmasıyla suçlandığı davanın duruşması cuma gününe ertelendi.
Uluslararası Af Örgütü’ne göre, Midilli’ye ulaşan sığınmacılara yardım eden bir sivil toplum kuruluşu için çalışan şüpheliler, tüm suçlamalar için 25 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya. Çeşitli STK temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda yabancı gazetecinin de hazır bulunduğu duruşma öncesi açıklama yapan Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofisi Direktörü Nils Muiznieks “Bu davanın görülüyor olması bile saçma. Yunan makamları gönüllüleri caydırmak için büyük bir çaba sarf ediyor. Gönüllülere yönelik suçlamalar hemen düşürülmelidir” ifadelerini kullandı.
Yunanistan’a giriş yasağı olduğu için duruşmaya katılamayan Mardini, 2018’de Yunanistan’da üç ay hapis yatmıştı. 2015 ve 2016’da başta Suriyeliler olmak üzere yüz binlerce sığınmacının zorlu şartlarda akın ettiği Midilli’de ERCI adlı STK’de gönüllü olarak çalışan Mardini, dava nedeniyle 2018’den beri psikolojik sorunlar yaşadığını belirterek, Almanya’da başladığı üniversite eğitimine de bu sebeple ara verdiğini dile getirmişti.
GERİ İTME TARTIŞMASI
29 Aralık 2022’de Yunanistan’a ait sahil güvenlik botunun Ege Denizi’nde düzensiz göçmenleri Türk kara sularına ittiği an, insansız hava aracı (İHA) ile tespit edilmişti.
Milli Savunma Bakanlığı’nın sosyal medya hesabından, “Ege Denizi’nin Çeşme güneybatısında 29 Aralık 2022 tarihinde Yunanistan’a ait sahil güvenlik botu tarafından düzensiz göçmenlerin Türk sahiline 3.62 mil mesafede kara sularına itildiği, Deniz Kuvvetlerimize ait İHA ile tespit edildi” açıklaması yapılmıştı.
Yunanistan’ın Ege Denizi’nde düzensiz göçmenleri Türk kara sularına geri itmesi ve bazı olaylarda yaşanan can kayıpları, uluslararası basında da çokça konu edilmiş ve tepki görmüştü. Le Monde, Lighthouse Reports, Der Spiegel, ARD, The Guardian gibi kuruluşların çalışmalarında, geri itmeler kanıtlarıyla ortaya konulmuştu.
Yunan makamları, geri itmelerle ilgili uluslararası insan hakları örgütleri, uluslararası basın, siyasetçiler ve birçok kurumun iddialarını bugüne kadar hep reddetti.