Yıllarca kurulmuş statüko sayesinde üleşilenler, yapılan yolsuzluklar, adam kayırma, nemalandırmanın kol gezdiği bir yerde yaşadığımızı bilmeyen yok.
Zaten sandığa giden seçmenin de küçücük çıkarları için bunlara oy verdiğini bilmeyen da yok.
Her dönemde bir hesap sorma sendromu yaşayan partilerimiz maalesef hükümete gelince bırakın hesap sormayı aklamanın peşine düşerler.
Bu güne kadar hesap soranını görmedim.İlk hükümet değişiminde bir hesap sorulma umudunu taşıyordum.Ancak zaman beni yanılttı.Değişen hükümet hesap sorma yerine statükonun devamını sağlayacak icraatlara imza attılar.
Sonrası da gelen gideni aklamaya, giden da geleni suçlamaya yönelik politikalar gelişti.
Devletin mali denetleme mekanizması Sayıştay’dır. Ombustman’dır.
Bu güne kadar herhangi bir Sayıştay veya Ombustman dosyası yargıya sevk edildi mi?
Bu güne kadar hiçbir Meclis başkanı bu dosyalar için komite kurup dosyayı meclis gündemine taşıdı mı?
Bunlar yapılmadığına göre 40 yıllık süreçte hiçbir hükümet mali suç işlememiş,hatta hiçbir yöneticisi da suç işlememiş demektir.
O halde bu yaygaralar niye? Demek ki halk dedi kodu yapıyor.
Batan iflas eden hiçbir devlet kurum ve kuruluşunun da suçlusu yok. Onları da doğru yönettiğimiz için batırdık.
Ortada uran bütün sorunları yaratan bu beş on uğursuz insandır. İşleri güçleri birilerini karalamak ve halkı yönetenlere düşman etmektir.
Bu güne kadar gelen giden bütün Hükümetler halkımızı hakça bir düzen içinde yürütmüşlerdir. Bu nedenle yer altında, yer üstünde neyimiz varsa artık bizim değildir.
Alanların da satanların da helal-i hoş olsun. Allah onları başımızdan eksik etmesin.
Sadece bu Serdar Bey var ya yine ortalığı toz dumana kattı yine.
Önce sanki çözüm garantisi varmış gibi Akıncı’ya sallamaya başladı. Bir da Hüseyin ile Tahsın’i da yanına aldı, hazır kuvvet Zorlu ile Ersin da bir kenetlendiler bir kenetlendiler havarileri ile nerdeyse Şeriat ile yönetilen Müslüman ülkelerine nazire yaparcasına başına kadar toprağa gömülü BARIŞ’ın kafasını taşla ezecekler.
Yetmedi hızını alamayan Serdar Bey AB fonlarından faydalanan bütün kuruluşları sanki AB’den rüşvet alan kuruluşlar olarak halkına ihbar etti.
Bu yardım alan kuruluşların listesini sanki bir yerden ele geçirmiş ve gizli bilgi imiş gibi da bir sunuş yaptı.
Bu listeler AB’nin resmi web sayfasında vardır. Genellikle bunlar iki toplumlu projelere verilir. Proje bazlı kredilerdir ve bu kredilere ulaşmak öyle bizdeki yani Serdar beyin yarattığı düzende olduğu gibi bir telefonla olmaz. İki gaz ocağı iki kazanı fabrika değerinde ipotek alıp kredi verilmez.
Doğrudur bu listede yer alan isimler ve şirketler bu AB kredilerinden faydalanmışlardır. Üzerlerine Serdar Bey tarafından atılan çamuru da açıklayacak durumda olduklarına inanmak istiyorum. Almak için harcadıkları enerjinin boşa gitmemesi için da bunu yapmalıdırlar.
Suçu suç örtmez. Ortada topluma karşı işlenen suç varsa da bilmek hakkımız.
Serdar bey bu çamuru atarken hedefi Barış yanlısı kişi ve örgütlerdir. Onun hevesini kursağında bırakınız…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.