• BIST 9583.49
  • Altın 2962.961
  • Dolar 35.2472
  • Euro 36.7735
  • Lefkoşa 20 °C
  • Mağusa 18 °C
  • Girne 18 °C
  • Güzelyurt 16 °C
  • İskele 18 °C
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 9 °C

Surlar içimi dediniz?

Taner ULUTAŞ

KKTC olarak isimlendirilen coğrafyada, tarihi açıdan en verimli yerlerinden birisi kuşkusuz, Lefkoşa’nın ‘Surlar İçi’ bölgesidir. Osmanlı mimarisinin en gösterişli yapılarından birisi sayılan ‘Jumbalı evler’in yanısıra Gotik tarzı mimarinin en önemli yapıtı Selimiye Camii, ya da  önceki adıyla St. Sophia Katedrali,   1572 yılında Osmanlı Valisi tarafından yaptırılan  Büyük Han, şimdiki adı ile Bedesten önceki adı ile St. Nicholas Kilisesi, Derviş Paşa Konağı ve Etnografya Müzesi ile Atatürk Meydanı’nda Venedikliler tarafından 1550 yılında yapılan Venedik Sütunu bir başka deyişle ‘Dikili Taş’ tarihi yerlere damgasını vuran yapıtlardır. Bu önemli tarihi yapıtların yanısıra surlar içerisinde birçok tarihi eser de turizme katkı koymak için ziyaret edilmeyi bekliyor. Bunları niye yazıyorum bunlar çok bilinmeyenli denklem mi diye soranlara yok ama yaptıklarımız ile bu tarihi yerleri bırakın ziyaret edilmeyi yanlarından bile geçmeyi düşünmüyoruz demek istiyorum. Ve Turistin surlar içerisine girdiği zaman odun sobalarından çıkan dumanlar altından kaçmak için akla karayı seçtiğini söylemek istiyorum AS TV’de yayınlanan Akşam Üzeri programına telefoniyen katılan Kafesli Muhtarı Hüseyin Eminoğlu, Lefkoşa’nın odun sobalarından çıkan duman nedeniyle büyük bir sis perdesi altında kalmış gibi bir görüntü yansıttığına vurgu yaptı. Odun sobalarında yakılan şeylerin eski oto yağı, inşaatlardan atık kalan tahtaların, araba lastiği olduğunu belirterek yetkililerden duruma ivedi olarak el atması gerektiğini söyledi. Hüseyin Eminoğlu, astım hastalarının duman nedeniyle evlerinden dışarı çıkamadığını, surlar içerisine girilemediğini ve bir çevre felaketinin yaşanmakta olduğunu da belirtti. Şimdi eğri oturalım ama doğru konuşalım. Tarihi eserler dairesinin parasızlık nedeniyle el atmadığı birçok tarihi eseri hade görmezden gelelim.  Bali ve bu tür uyuşturucu bağımlılarını yakalama işini zamana bırakalım. Ama her gece Lefkoşa Surlar İçini sis perdesine dönüştüren dumanın da gelin önüne geçelim. Bunun astım hastası olanı var. Kalp rahatsızlığı olanı var. Gelin onlara sokakları dar etmeyelim. Elektrik pahalı, lamba suyu el yakıyor diyenler çıkabilir. Tamam ama en azından odun sobalarında lastik, eski araba yağı ve benzeri şeylerin yakılmasını önleyelim. ***** SAHİBİNE MESAJLAR Sayın Devrim Barçın ülkemizde bir ilk daha yaşandı ve bize ait olmayan TL'ye dair enflasyon beklenti rakamı Sn. Birikim Özgür tarafından açıklandı dediniz. Sayın Birikim Özgür’ün 6 Hayat Pahalılığını %2.5 olarak öngördüğünü ve bunu nasıl tespit ettiğini de sordunuz. Sevgili Devrim, haberin yok. Ama çok sevgili hocam Özker Özgür (Mekanı cennet olsun) mezarından çıkıp ikide bir kemiklerimi sızlatan şu Birikim’in üzerimde biriktirdiği sinir ve stresi gidermek için geliyorum diye haber yollamış. Artık kulak mı elde kalır yoksa kırılmadık kemik mi kalmaz göreceğiz. Sevgili Devrim yeni yetme bazı siyasileri anlamak inanki yıldızları saymaktan daha zor. ** Sayın Birikim Özgür Son günlerde Kıbrıs'ta hiç bir resmi kurum veya hiç bir ekonomist KKTC'deki enflasyon beklentisine dair yorum yapmazken senin 2014 yılı son 6 aylık Hayat Pahalılığını %2.5 öngördüğün şeklindeki açıklamalarına tanık oluyoruz. Bak sevgili Devrim sana sayın vekilim bu beklentinizi hangi bilimsel parametrelere göre yaptığınızı bize de anlatın ki bundan sonra biz de sizin yolunuz da yürüyelim. Peki bu öngörünüz gerçekleşmez ise ekonomi işinden anlamadığınızı kabul edip toplumdan özür dileyecek misiniz? Diye soruyor. Eee hade işkembei kübradan atma işlemi yoksa bu soruya bir cevap ver desek. ** Sayın Biray Hamzaoğlu, Meclis çalışanları ile ilgili yaptığınız açıklamada buram buram aşağılayıcı ve hakaret dolu sözler meyvesini verdi. Eylem ağacında mis gibi grev meyvacıklarının çiçekleri açtı. Yağmurlu ve soğuk bir kış gününde açan güzelim meyve çiçeklerinin sizin sayenizde ‘Al benisi’ bir o kadar daha büyüdü.   Sayın vekil uçaktan düşenin bir parçası olsun bulunur ama gözden düşenin zerresai bulunmaz.  Bir vekil olarak kendinizi bal üreten arılara yani çalışana hükmeden birisi sanabilirsiniz. Ancak o arının kuyruğunda iğnesi olduğunu da sakın unutmayın. ** Sayın Suphi Coşkun Dipkarpaz belediye başkanı olarak ‘İkbal’dan (Piyango) mı çıktın? Başkan, sanırım  Milli Piyangonun birinci ikramiyesi gibi Dipkarpaz’a isabet ettin. Dün cırmalayan ve eylem ile grevden geçilmeyen Dipkarpaz Belediyesi tımar edilmiş bahçeye dönüştü.  Bugüne kadar temizlik görmeyen ve büyüyen otlar arasında saklambaç oynayan kertenkele ile yakalamaca oynayan sıçanlardan  Hem Türk hem Rum Mazerlığını kurtararak tertemiz yaptın. Gününde ödenmeyen maaşları bırak  13. Maaşı bile ödedin.  Orada un, şeker, irmik vardı ama helvayı yapacak usta yoktu. Bu nedenle helva cıvık cıvıktı. Şimdi ‘USTA’ geldi helva tam kıvamında yapılmaya başladı. Ne dersin? ** Sayın Şükrü Burağan bakıyorum Spor’daki karizmanı siyasi alana da taşımaya başladın. Öyle püf noktalara parmak basmaya başladın ki, enim benim yazar bu konulara parmağının kopacağı korkusu ile değil parmağını tırnağının ucunu bile basmıyor. Face Book’ta Protokoldaki acaip durumu dile getirmen gözleri yeniden devlet protokoluna çevirdi. Ah be Şükrü ah bazı efendilerin gölgelerine  lafım yok, o da bu efendileri adam sanıp peşinden gediyor ya işte ona uyuz oluyorum. ** Sayın Meral Eroğlu, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu tarafından verilen resepsiyonun yıldızı konumundaydınız. Herkes sizin ile resim çektirmek için sıraya girdi.  MTG’nin başkanıyken ‘Efsane Türk Gücü’nü yaratan, siyasette marka olup, tahtını kimseye kaptırmayan eşiniz Derviş Eroğlu’nu bu resepsiyonda gölgede bıraktınız. Ama sizler kar taneleri gibisiniz. Ve kar taneleri ne kadar birbirlerine zarar vermeden birlikte  yol almanın mümkün olduğunu  anlatıyorsa sizde kar taneleri gibi eşinize zarar vermeden güzel bir görüntü yansıtarak  birlikte  yol almanın mümkün olduğunu gösteriyorsunuz. ** Sayın Azmi Öge Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (KTMMOB) bağlı Mimarlar Odasının yeni yıl kokteyli düzenlediğini gözlemledik. Basında çıkan haberlerde Bedesten'de gerçekleşen kokteyle, Meclis Başkanı Sibel Siber, Başbakan Özkan Yorgancıoğlu ve bazı bakanların katıldığını okuduk. Peki bazı partilere mensup diğer siyasilerin ayağında çamur mu vardı? Sayın Öge sanırım siz, benim Tellerime hangi notadan vuruyorsanız ; Ben o makamdan çalıp söylerim durumunu yaşattınız. ** Sayın Ersan Saner, KTHY ile ilgili CTP’nin hala daha doğru konuşmadığını iddia ettiniz.  Muhalefetteyken başka hükümetteyken başka konuşan CTP KTHY’i batırdı dediniz. Vallahi bu sözler bana birilerini hatırlattı. Langufalara düşe kalka arabamız ile giderken kırılan aksona gardalarımız, ekris yapan lastiklerimiz sonrasında ‘Yollarımız kalitelidir’ diyen o zamanki bakanımız birden hatırıma geldi.  Hüzünlendim ve bizim ‘Sahibinin sesi’ Gramfonunun üstüne Fasulyanın yahnisi gitti geldi plağını koydum.  Ama maalesef fasulyanın dibi tutuğu ve tencerenin de kullanılamaz hale geldiğini fark ettim.  Sayın vekil yakılan sigarayı değil de siz siyasiler nedeniyle yıkılan umutları bir bilsen intihar edersin. [caption id="attachment_45108" align="alignleft" width="960"]Günün Fotoğrafı Günün Fotoğrafı[/caption]

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları