Bugüne kadar bir arpa boyu yol alabildik mi?
Siftah Bismillah diyerek ‘Yaz’ ayına henüz giriş yaptık. Çamlıbel-Tepebaşı büyük yangınından sonra kiralıkta olsa Türkiye’den yangın söndürmede kullanmak üzere helikopter gönderildi. Helikopteri, eskiden Teknecik Elektrik Santraline gelen jeneratörü Mağusa Limanında karşılayan Başbakan ile Maliye Bakanımız karşılamadı. Ama hah işte helikopter geldi. Dinsizin hakkından imansız gelir düşüncesi ile hadde bakalım ‘Yangın Efendi’ ormanlarımızı yakta görelim dedik.
GÖZLER HAVADAKİ KURTARICIMIZI ARADI AMA BAKIMDAYDI
Tam bunu söyledikten sonra 12 bin dönüm ormanlık alanı yakan, 18 kilometrelik alanı etkileyen Kantara bölgesindeki yangın başladı. Dumanlar gökyüzüne yükselirken, gözlerimiz yangının hakkından gelecek olan havadaki kurtarıcımız helikopteri aradı. Aradı da, arayan belasını da bulur mevlasını da bulur diyenlere biz bela yerine mevlamızı bulacağız demeye hazırlanırken, birilerinin orta parmağını kaşıdığını gördük.
O SÖZLER AĞIZLARINDANMI YOKSA BAŞKA YERLERİNDEN Mİ ÇIKTI?
Meğer heşa ve CİPPANALAR ile geldiği söylenen helikopterimiz, henüz bir ayını doldurmadan tekalemit için Türkiye’ye gönderilmiş. Bakım ve onarımdaymış. meğer Covit olmuş. Yahu bir ayda bu ne lahana bune turşu derken, ormanlarımızı içindeki canlılar ile yakan yangının başladığına tanık olduk. Ormanlarımız yanarken, söylediklerini kulağı duymayanların sanki ormanlar canlı birer varlık ve o ormanda yaşayan yaban hayvanları yaşayan birer canlı değilmişler gibi, ağızdan mı yoksa başka bir yerlerinden mi çıktığını anlayamadığımız, Allah’a şükür ki can kaybı olmadı sözlerine tanık olduk. Cumhurbaşkanımız, sanki bir marifetmiş gibi ‘Güney’den tayyare ve helikopter istedim açıklamasını gördük. Topu topu 7 nota bilenler kaç ayrı beste yapabilirki derken, Ört ki ölem modunda girdim.
BIRAKIN TİMSAH GÖZYAŞI DÖKMEYİ, YEMEZLER!.
Kantara yangını ile iki kişi tutuklandı. Orman evini temizlerken aküden çıkan kıvılcımlar kuru otları tutuşturmuş. Efendime söyleyeyim yanmaya başlayan otlar ormana sıçramış da yangın büyümüşmüş. Atma Recep din gardaşıyız diyesim geliyor. Tam aksine, o köyden yakın bir dostum, orada bir orman evi yapıldığını Orman evini yapan şahsın, evin etrafını genişlete genişlete neredeyse köye kadar kendisine alan sağladığını söyledi. Şimdi eğri oturalım ve doğru konuşalım. Hani orman arazisi içerisine ev yapılmazdı. Hani emekli subaylara villa yapmaları için verilen arazide olduğu gibi bu duruma müsamaha gösterilmezdi. O evi görmezden gelen belediye, yetkili birimler, hatta Çevre bakanlığı bu yangından kanaatimce sorumludur. Bıraksınlar timsah gözyaşları dökmeyi. Yemezler.
BÜYÜK BEŞPARMAK DAĞI YANININ ÜZERİNDEN 24 YIL GEÇTİ
Yıl 1995 günlerden 27 Haziran. Beşparmak dağlarının batısında, Malatya köyünde çıkan yangın 2 gün sürmüştü. Ve 25 Km uzunluğunda 5 km. Genişliğindeki alandaki ormanı bir başka deyişle 5 bin 803 hektar ormanlık alanı, 2 bin 266 hektarlık tarım alanını küle döndürmüştü. Yangına anızları yakan birisinin neden olduğu söyleniyordu. Alev kayasına kadar dayanan bu yangının üzerinden 24 yıl geçti. Peki biz bir arpa boyu yol alabildik mi?
TEPEBAŞI ORMAN YANGINI BÜYÜK BİR ALANI TAHRİP ETMİŞTİ
2020 mayıs Tepebaşı'nda orman yangını meydana geldi. Tepebaşı’ndan (Yorgoz) Kalkanlı'ya kadar ilerleyen büyük yangın çok büyük bir ormanlık alanı küle döndürmüştü. Zor topuz yangın kontrol altına alındı. Bu yangına da orman alanından geçen elektrik tellerinden çıkan kıvılcımların neden olduğu açıklandı. Elektrik Dairesi daha sonra birçok defa elektrik tellerinin altındaki, kuru otların temizlenmesi için orman Dairesine çağrı yaptı. Sonuç? Marka megapse.
ÇAMLIBEL-TEPEBAŞI YANGINI ELEKTRİK DİREĞİNDEN ÇIKTI
27.6.2021 Tepebaşı köyünün iç kesimlerinde yine yangın çıktı. Yangın söndürülürken, bukez 27 mayıs 2022 tarihinde Geçitköy cıvarında başlayan ve Tepebaşı’na doğru ilerleyen, Yorgoz Ormanının bir bölümünü ateş altında bırakan yangın kendini göstertti. İngiliz Evleri diye tabir edilen Antos vilage bölgesinde bazı evlere hasar gördü. Mavi Köşk etrafına kadar gelen yangın büyük bir alanı küle döndürdü. Bu yangına da bir kamyonun damperinin elektrik direğine çarpması sonrasında ortaya çıkan kıvılcımların kuru otları tutuşturmasından meydana geldiği söylendi. Küçük bir alanda başlayan yangın ne olacak canım denilerek korkunç bir yıkıma dönüşmüştü. Peki alınan tedbir?
SALAMİS ORMANINDAKİ KURU OTLAR İZMARİT BEKLİYOR
Salamis Ormanı içindeki kuru otların bir ‘Gutsilli’nin (İzmarit) atılmasını bekliyor. Gutsilli kuru otlara düşer düşmez siz cümbüşü seyreyleyin. Ben kendi sayfamdan bu durumu aktardım. İnternet gazetesinden duyurduk. Ama kulaklar sağır, yanında bonus olarak verilen gözlerde kör olunca ne duyan nede gören oldu. Yangın olursa siz yine timsah gözyaşlarını seyreyleyin.
HÜKÜMETLERİMİZ ATAMA VE GÖREVDEN BAŞKA NE YAPTI?
1995 Beşparmak yangının üzerinden 24 yıl geçti. Son çıkan yangınların üzerinden ise 2-3 yıl geçti. Bu süre zarfında, 18 hükümet görev aldı. Peki bu hükümetler atama ve görevden almalar dışında. Zam ve Makam arabalarını değiştirme, Saray ve Küllüye yapımını konuşma dışında ne yaptı? Yooo pardon yaptıklarımızda var. Mesela yangın olanca hızı ile devam ederken, ödül törenlerine katılmayı marifet saydı. Genç TV’de Nazar Erişkin’in programına bağlanarak, geceleyin uçak ve helikopter uçamaz. Bu nedenle yangın bölgesine gitmiyorum diyerek Sabahleyin yürüyüş yapan oldu. Adana’da Töre’ye uygun gezenler oldu.
YANGINDA DAYANIŞMA ÖRNEĞİ SERGİLEDİK
Yangının iyi yanı olmaz. Ama Kantara bölgesi yangını bizim güzel bir yanımızı ortaya koydu. Sosyal medyadan cep numarasını verip,eşyalarınızı taşırım diyenler oldu. Kapılarını açıp, Ardahan ve Mersinlik köyündeki vatandaşları misafir etmek isteyenler oldu. Kaplıca Hotel sahipleri gibi duyarlı insanlar otellerinin kapılarını açarak buyurun gelin. Tehlike geçene kadar misafirimiz olun diyen yüce gönüllü insanları tanıdık.Kısaca yangın büyük bir dayanışmayı ortaya çıkarttı.
KRİZ YÖNETİMİ YOK VE HER KAFADAN BİR SES ÇIKTI
Bunun yanısıra örtülü ödenekler gibi kim vurduya giden harcamaların, hiçbir işe yaramayan bazı dış temsilciliklere harcanan paraların, hatta külliye-Saray gibi kişiye özel yapımlara harcanacak paraların, yangın söndürme araçlarına harcanması gerektiğini bize hatırlattı. Haaa birde her kafadan bir ses çıkma yerine olmayan kriz yönetimini oluşturarak, açıklamaları senfoni orkestrası gibi çok sesli olarak değil, tek bir ağızdan vermemiz gerektiğini kafamıza vurdu
Fıkra
Damatların neden siyah giydiğini anlıyorum
Anne küçük kızına anlatıyordu.
"Bak kızım, gelinler en mutlu günleri olduğu
için nikahta beyaz giyerler."
Küçük kız bir an düşündü.
"Yaa... Şimdi damatların
neden siyah giydiklerini daha iyi anlıyorum..."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.