Sahibine Mesajlar
Sn. Ersin Tatar, son günlerde beklediğimiz yağmurlar bereket olup yeryüzüne yağmaya başladı. Ama çanağa ne doğrarsan kaşığında o çıkar misali bizim de kaşığa su baskınları, arabalarımız için rafting yapmamız için dere yatağına dönüşen yollar çıktı. Bir zaman imar planı var denilerek bu binanın yapımına izin veremeyiz diyen sorumluların aksine sizin boş ver ne imar planı. Dök ovlucuğum betonu da gorkma. Biri birşey söylerse bana haber ver sözleriniz sonrasında Ocak ayında denize girme ve arabalarımız ile rafting yapma şerefine nail olduk. Sn. Tatar, Çirkini güzelleştiren üç şey; Canon, Nikon, Avon. Bizde de güzeli çirkinleştiren 3 şey Tatarson, Üstelson, Arıkson, bonusu da Nazımson
**
Sn. Salahi Şahiner, Arıklı’nın kablo ile elektrik getireceğiz açıklamasına inanmayın. yalan, rüşvet planı dedin. Ne yani koskoca bakan yalan mı söyleyecek. Sevgili Salahi neredeyse gözümüzde büyüttüklerimiz meğer kıçımız ile güldüklerimiz ile eşdeğermiş diyecektin. Hem Arıklı bu güne kadar ne söyledi de yapmadı söylermisin? Ercan açılacak dedi. Tamam araba yerine velespit kullanınca Ercan 3 sene rötar yedi. Suç velespitin. Rusya’dan Ercan’a uçak getireceğiz dedi, Rusya’daki pistlerin kar ile kapanması ve uçaklara kalkış izni vermemesi karla kaplı pistlerin suçu. Kablo ile elektrik dedi. Siz muhalefet vekilleri moralini bozmasaydınız kablo ile elektriği çoktan getirecekti. Hem kabloyu ucundan tutup, inadına yüzerek getirecekti. Ama adamı rahat bırakmadınız suç sizin. Ayşaba herkeste bir maske merakı, kimsenin kendi olmaya cesareti kalmamış. Erhan ovlucuğum da masum yalanlar maskesini taktıysa suçmu diyor.
**
Sn. Ahmet Ünsal, Cumhurbaşkanı Tatar’ın Türkiye’yi kapı komşusu yaptığını ve rammi yaparken baka baka Pilot olduğunu gördünüz. Başbakan ile hükümet ortaklarının emme basma tulumba gibi kafa sallamadan, sağa sola bakmaya vakit bulamadıklarını görünce boş kalan meydanı doldurmak için Afganistan’ın Taliban’ından, İran’ın Ayettulah Humeyni’sinin görüşlerinden örnekler sundunuz. ‘Din’ konusunda bizi istenilen kıvama getirme liderliğine soyundunuz Bundan böyle Haftanin her gùnù beni çekeceksiniz. Erkekler, Takunya ve çember sakal ile tespih,Kadınlar ‘Burka’’ olmadı siyah çarşafa kolay alışırsa sıkıntı yaşamayık. Baktık zorlanırız Erdoğan dan destek isderik dediniz. Kolay gelsin
**
Sn. Gülşah Sanver Manavoğlu. Mağusa zapt edilirken büyük kahramanlıklar sergileyen Kilis Valisi Canbulat Bey ile arkadaşları İskender Paşa ve Deniz Paşa’ya bir Mağusa Kahramanı daha katıldı. ‘Verilen Emirleri uygulama Kahramanı’ Ahmet Ünsal 4’ncü Mağusa Kahramanı olarak ‘Kahramanlar literatürüne’ ismini altın harlerle yazdırdı. sosyal medya hesabınızdan “Eğer bu adamı bugün görevden almazsanız “adam” değilsiniz” iletisini paylaştınız. İmam Hatip Mezunu ama imamlık yerine Avukatlığa soyunan ve sözünü tartmadan söyleyenin, aldığı cevaptan incinmemesi gerektiğini bilmeyen Arıklı’nın size hade ordan sende demesine ‘incinmisşin guzzum ’ dedin. Gülşah hanım, erkekliğin onda dokuzu kaçmak biri de hiç görünmemektir. Bizim İktidar-ı hümayun, erkekliğin şartlarını yerine getirdi. Bizim erkekler bu kahramanı görevden alabilirmi?
**
Sn. Ayhan Arıklı merağımı affedin. Ama senin kullandığın fırçayı çok merak ettim. Zaman zaman o kadar sinirleniyorum ki, tam elimdeki telefonu duvara fırlatacağımki, Lan senin neyine telefon fırlatmak fakir, diye içimden bir ses bağırıyor.hemen mamurluyorum. Öpülmüş sıpa modundan kendime geliyorum. Ama baktım sizin bir tanıdığınıza 15 gün vize veren polise sesinizi yükselterek, beyaz dişlerinizi göstererek büyük harflarle, 7 desibetre ses gücünüz ile attığınız fırça sonrasında vize 15 günden 30 güne fırladı, bir gün lazım olur diye bari bende bu fırçadan kullanayım dedim. Sn. Arıklı, Çocukluğumuzda kaybolduktan sonra ana veya babamız bizi bulunca dayak yiyen bir nesildik. Sayenizde fırça yiyen bir nesile dönüştük.
**
Sn. Cengiz Erçağ, Din İşleri Dairesi Müdürü Ahmet Ünsal’ın yarattığı kaotik ortam vekilimizden tut halkımızdan da yahu bizim bu kadar İmam Hatip Mezunumuz var neden bunlar arasından seçilen birisi Din İşleri Başkanlığına getirilmez de Türkiye’den getirtildi diyor. Bazı Muhalefet Partisi mensupları da, lastiği ekris yapan, aksona gardası koptum kopuyorum diyen, Makinesi mangos ettiği için tekleyerek giden. Direksiyonundaki şoförü de acemilik yapan KKTC Merkez Bankasının başına neden Vakıfları yıllardır başarı ile idare eden Cengiz Erçağ gibi bilgili ve deneyimli veya onun gibi bir bankacı getirilmiyor diye soruyor. Sn. Erçağ, bizi idare ettiğini sananlar birgün, davul zurnayla tavşan avına gidilmeyeceğini anlayacaklar.
**
Sn. Doğuş Derya, eylemler Kilis Valisi Canbulat Paşa’dan sonra ‘Mağusa kahramanı’ ünvanını bileğinin hakkı ile elde eden Ahmet Ünsal Paşa’yı , hükümet, görevden alana kadar eylemler devam edecek ayrıca tarikatlara karşı mücadelemizde de sürecek dedin. Sevgili Doğuş, tamamda Ahmet Paşa, bakın erkekler saç ve çember sakaldan berber parasından kurtulacak. Takunya giyecekleri için ‘Potin’ parasından da kurtulacaklar. Kadınlar, Burka ve Kara çarşaf giyeceği için oje, saç boyama, ruj ve fondoten ile diğer masraflardan kurtulacak. Külliye değil sığınma evi diyorsun da kadının sırtından odunu, karnından sıpayı eksiltmeyeceksin düşüncesindeki cips paketi gibi %70’ hava olanları nasıl memnun edeceğiz dersin?
**
Sn. Turgay Hilmi, ülke gerçeklerini Avrupa Parlamentosu Milletvekillerine anlatmaktan dilinde tüy bitti. Almanya’ya giden parti başkanlarının yanısıra Başbakanı uçaktan alarak sıkıntı yaşatmadan Almanya’ya soktun. Engellilere engelli sandalyesi, Müzik Okulunda çocuklara ‘Beleş’ müzik dersleri vererek onlara müziğin ruhun gıdası olduğunu hatırlattın. Almanya’dan getirdiğin orkestralar ile kulaklardaki kiri gözlerdeki pası sildin. 30 Temmuz 2023’de Almanya’dan yine orkestra getirip, Girne Amfitiyatrosu’nda “Winds of Rotary” projesi ile ülkenin kültürüne katkı koyarken tanıtımında da önemli rol oynayacaksın. Turgay Hocam, ben hayatta her zaman bir son tren olduğunu düşünürdüm. Fakat bizi yönettiğini sananların sana gerekli değeri vermemelerine karşın, ülken için usanmadan, kırılmadan uğraştığını gördükçe bu son trenin senin için hiç gelmeyeceğini gördüm
**
Sn. Ayşemden Akın, Sn. Pınar Barut Ana size çok kızgın. 1. Ahmet Ünsal Paşa, Mağusa’da vaaz verirken, Kıbrıslı Kadın olmamasına karşın özellikle göçmen kadın sayısının çok olduğunu dile getirdiniz. Bunun en büyük sebebinin de yoksulluk olduğunu, yoksul insanların kolay yönetildiğini belirttiniz. Bu sözleriniz ateşe benzin dökerek milleti galeyana getirirken Ana’yı kızdırdı. Ağzınıza kırmızı biber sürecek. Sevgili Ayşe, Sevgili Pınar, tamam Anamız mutluluğu çorba yapıp, elimize çatal vermiş olabilir. Bizi çıkmaz sokağa bırakıp, yolunuz İran ve Afganistan’dır da demiş olabilir. Da, içimizdeki Gökkuşağı gibi 7 renge sahip olanlar ile ‘Bukalemun ‘ gibi çevresindeki renge girenlere ne demeli? Kızlar, Ahmet Ünsal Meydan Muharebesi ‘’Barra’’ denilince kazanılır sandık. Hadde dedikten sonra Barra’yı yiyenin bizler olduğunu görünce ayıldık
. **
Sn. İbrahim Benter, Japon yapıştırıcı ile döşediğiniz ve emekliliğin bile sökemediği Vakıfların koltuğundaki yapıştırıcının, temizlenmesi için koltuk Ankara’da masaya yatırıldı. Ankara bir taraftan, Devrim Barçın Meclis kürsüsünden bir tarafta, Sayıştay ve Mali Polis raporlarını göstererek Japon yapıştırıcısını sökmeye çalışıyor. Ayşaba gidişat kötü, kadının değil, koltuğun mevzusu derin. Ama gördüğüm kadarı ile adam yüzme bilmiyor. Ya yüzme öğrenerek emeklilik kıyısına çıkmaya çalışın, yada yüzme bilmediği için Mali Polis ile Sayıştay dalgalarında boğulsun dedi..
**
Fıkra Niye avaz avaz bağırıyor Ünlü bir sopranonun konserine giden baba oğul ilgiyle konseri dinliyorlardı. Bir ara çocuk merakla babasına sordu: "Baba, öndeki amca elindeki sopayla niye kadını korkutuyor ?" Baba; "Korkutmuyor oğlum, yönetiyor!" "Eee, peki o zaman kadın niye avaz avaz bağırıyor "
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.