Taner Ulutaş'tan, sahibine mesajlar

Sahibine Mesajlar

Sn. Hasan Taçoy UBP Genel Sekreteri olarak katıldığınız bir televizyon programında hükümeti eleştiri yağmuruna tutarak. hükümetin miadını doldurduğunu ve istifa mekanizmasını harekete geçirmesi gerektiğini dile getirdiniz. Hükümetin artık muhalefet koltuğuna oturması gerektiğini söylerken, bu kadar olaydan sonra hükümet bir adım öne gidemez, artık miatlarını doldurdular ifadesini kullandınız.  Hacı amca, Hasan ovlcuğum galiba bazı şeyleri çabuk unuttu. Bu hükümetin hataları çok olabilir. Kriz nedeniyle zam silahını sürekli kınından çıkartarak gelişi güzel kurşunlarını sıkmış olabilir. Ama geriye baktığımız zaman arazi, T izinleri, Ercan Havaalanı, ihalelerini de unutmuş olamayız dedi. Hıfsıye Teyze ise tamam fasulyenin yahnisi gitti geldi aynisi diyoruz. Ama Bu defa fasulyenin dibi islimin üzerinde çok kaldığı için tutmuş olabilir. Ama rezidanslar ve ihaleler ile mavro yerimo kalsın geçmişte fasulyenin dibi yalnız tutmadı. Tencere de yanmıştı dedi.

**

Sn. Ahmet Serdaroğlu, Kamu-İş Başkanı olarak dün Başbakanlık önünde yapmış olduğunuz eylem sırasındaki konuşmada, hükümete sarı kart gösterttiniz. Bu defa size sarı kart göstertmekle yetineceğiz ama doğru yolu bulmaz ve monobadiler ile ohtocuklarda gezinmeye çalışırsanız bu defa kırmızı kartı anlınıza dayayacağız imasında bulundunuz. Başbakanlık önünde yapılan eylem hatırı sayılır kalabalığa ev sahipliği yaptı. Hükümet istifa sesleri yükselirken, sarı kartın ciddiyetini de ortaya koymuş oldunuz.  Sn. Serdaroğlu, hayat üç buçuk ile dört arasındadır. Bizi yönettiğini sananlar, aldıkları maaş ve karizmanın yükselmesi ile dört dörtlük yaşam sürerken, yaptıkları zamlar ile bizim bir yerlerimizin uç buçuk atmasına neden oluyorlar. Vallahi kim korkar hain kurttan filmini Başbakanlık önünde vizyona koymanız, köpeksiz buldukları köyde değneksiz gezenlere sanırım iyi bir ikaz oldu.

**

Sn. Serhat Akpınar, sosyal medyadaki paylaşımınızda, yangınla ilgili gelişmeleri takip ediyoruz. Aramalar devam ediyor. Kurgula hazır, azmettiren ve azmettirilenler. Bu bir kaza değil. Cinayet girişimi. Suç örgütü kurma, yönetme öldürmeye azmettirme, mala kasteme ve yağmalamadır diyorsunuz. Sn. Akpınar, bu ülkede, eskiden Denktaş Beyin avlunuzda iki köpek besleyin ve hırsızlardan korunun devri bitti.  Bu ülkede artık yükselişe geçip, bu ülkeye istihdam sağlamaya çalışanların, ülkenin kalitesini ve karizmasını yukarılara taşıyanların sepeteki yengeçler gibi ayağından tutup aşağı çekme devri başladı. Ünlü düşünür William Lake, bütün insanlar “orijinal” olarak doğarlar. Ancak bir çoğu; “kopya” olarak ölür demişti. Ayşaba, Serhat ovlucuğum, analarının karnından ‘Defolu’ olarak doğup, yaşamını kopya olarak sürdürenlerden kendini korusun. Çünkü örijinal gibi görünüp, kopya gibi davrananlar yaşayanların en tehlikelisidir dedi.

**

Sn. Alev Sensoy sosyal medyadaki paylaşımınızda, o Atatürk heykeline saldıranlar; Meclisin damına çıkarttıklarınız, Afrika Gazetesi'ni linç etmeye azmettirdikleriniz olmasın? Ne ekersen onu biçen sayın başkan, Poliseymiş şikayet etti.  Polis meşgul. Kitap okuyanları tutuklar. Goltuğa oturmak için her türlü ayarsızlığa, suça göz yumarken aklın nerdeydi? Boşuna suçlu arama. Aynaya bak, görecen. Kendi çıkarı için her türlü pisliği görmezden gelen şerefsizlere de kapak olsun bu diyorsun. Sn. Şensoy, Ankara bize para göndermiyor.  Bazı muhalif siyasiler, yalnız kaldık diyor Şekibe aba sırf o koltuk için ‘Asena’ olup göbek dansından figürler sunanlara, akıllı bir yalnızlık aptal bir ilişkiden iyidir. Ya kralın yanında kraliçe olursun ya da soytarının yanında maskara dedi. Kral ve Kraliçeler ışıl ışıl yanarken, soytarının yanında daha da soytarı olmanın dayanılmaz hafifliğini yaşıyorlar. Ne diyelim?

**

Sn. Buray Büsküvütçü, MDP Başkanı olarak yaptığınız yazılı açıklamada, hükümetteki bir partinin parti meclisi üyesinin  “terör örgütüne üyelik” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla  ile gözaltına alınmasını, “ülkede  terörist unsurların siyasetin içine de  nüfuz ettiği” şeklinde okuduğunuzu belirttiniz ve CTP’yi eleştirdiniz. Bu durumu kınarken, geniş kapsamlı ve net çerçeveli bir terör yasası hazırlanıp bir an önce Meclis’ten geçirilmesi gerektiğini ifade ettiniz. Abdulmutallip amca vallahi bu Buray ovlucuğum durur dururda attığı kurşun ile turnayı gözünden vurur. Yasada olmayan bir madde nedeniyle ve hangi kitabın yasak, hangisinin yasak olmadığının çok bilinmeyenli bir denkleme dönüştüğü ülkede, hukuk ‘Guguk’ olmamalı dedi. Sn. Büsküvütçü, ülkede bizim yaşadığımız problem, kolumuza takacak insanın çok ama yaptıkları ile ömrümüze ömür katacak siyasetçilerin çok olmamasıdır.

**

Sn. Ahmet M. Ertaç 12 eylül 1980 Faşist Kenan Evren Askeri darbesinde bile Kıbrıs Türkü bu gün yaşadığı utancı yaşamamıştır ve o zaman iktidarda UBP vardı  Cumhurbaşkanı ise R R Denktaş idi. Yıllardır bu ülkede Demokrasi mücadelesi veren Cumhuriyetçi Türk Partisi bu gün hükümetin büyük ortağıdır. Ve düşünce şuçundan tutuklanan ve tutukluluğu mahkeme kararı ile uzatılan, Cumhuriyetci Türk Partisi Parti meclisi üyesi ve İlçe yönetim kurulu üyesi birisidir. Ben utanıyorum ya sizler diye soruyorsun. Sn. Ertaç, rahmetlik anneciğim, bak ovlum, utanma eskiden yorgan altındaydı. Şimdi yorganın altından çıktı ve bize sırıtmayı bırak kahkahalar ile gülüyor derdi. Sizde ayak üstü binbir yalan söyleyen, sonra o yalanları allayıp pullayıp sonrasında kendi de inanların yüzünün kızarmadığını sende görüyorsun. Ahmet gardaş, halk olarak bizlerin hayatta yapacağı o kadar çok hata varken, ısrarla aynı hatayı yaparak ayni hatada ısrar ederek yalnız kendilerine fayda sağlayanları seçmek sanırım hatanın da sınırlarını çok aşar.  

**

Sn. Hakkı Celal Önen yaptığın açıklamada, Bakanlar Kurulumuzun 21.11.2018 tarihli Resmi Gazetede yanınlanan kararı ile atandığım Girne Boğaz Karakolunda meydana gelen ası ve ölüm olayı "Soruşturma Memuru" görevimi Şubat 2019 ayının sonu itibarıyle tamamlamış ve Bakanlar Kurulu kararı gereğince bulgularımı Sayın Başbakan ve Sayın Başsavcı'ya takdim etmiş bulunuyorum. Görevinim ifası sırasında ilgili makam ve kişiler tarafından gösterilen ilgi ve kolaylık nedeniyle hepsine teşekkür etmeyi bir görev sayıyorum dediniz. Sn. Önen, iyiki alışkanlıklarının esiri olanlar, size bukez, Allah Kerim bakarız demediler. Ah birkere demiş olsaydılar, o Allah Kerim’den sonra indiğiniz Kerim’in kuyusundan ancak 20 yıl, 9 ay 25 günde çıkmış olacaktınız. Allah size ve ailenize acıdı.

**

Sn. Hasan Ulaş Altıok, yasaklı kitap bulundurduğu gerekçesi ile Polis tarafından tutuklanan ve mahkemeye verilen Bengül Gargınsu olayı ile ilgili olarak, ben utanmıyorum abi. Gereği için mücadele verilmesini istiyorum. Biz bana göre bundan çok daha az önemli bir konuda PM’de ses çıkardık, “düzene” karşı muhalefet ettik diye “aktivist”, “marjinal”, “partiye zarar veren kişi” ilan edilmiştik. Gülüp geçmiştim ama endişelenmiştim de. Haklıymışım, maalesef diyorsun. Hasan hocam, kusura bakma eski hurmalar şimdilerde bir yerlerimizi cırmalar diyor Asiye Teyze. Hacı amca ise ben görüşüm itibarı ile hep yeşili sevdim. Ama yeşili kırmızı ile karıştırıp, böyle abuk, subuk bir renk oluşturacaklarını hiç tahmin etmezdim. Kırmızının ciyak bir görüntü yansıttığını ileri sürenlerin şimdi ortaya çıkan bu renk için ne dediklerini çok merak ediyorum dedi. Peki kırmızı ile yeşilin karışımından sonra ortaya çıkan bu renk için senin ne düşündüğünü Ayşaba da merak ediyor. Ne dersin hocam?

**

Sn. Emrah Özdemir, Sn. Mahmut Özdemir,  ayarladığınız iki TIR ile mülteci operasyonu yaptığınız öne sürülüyor. Bir TIR’ın,  Mersin’de içindeki mülteciler ile yakalandığı söylenirken, KKTC’ye gelen diğer TIR’ın, Gazimağusa Limanı’nda içindeki 15 Suriyeli mülteci ile ele geçirildiği öğrenildi.  KKTC’ye çöp kamyonu içerisinde sokmaya çalıştığınız mülteciler ile suçüstü yakalandınız. TIR şoförleri Ahmet Alican, Bahri Bal’ı da bal yerine turşu suyuna çevirdiniz. Sn. Özdemirler, Maraş’taki ekmek fırının geliri sanırım yetmedi. Daha fazla deyince, az veren candan, çok veren maldan olur prensibinden hareket ile malı bıraktık ekmekleri yakarak, özgürlüklerinizden de olacaksınız. Hurşit amca, bakın kuşlar gibi uçmayı, balıklar gibi yüzmeyi öğrendik. Ancak çok basit bir sanatı ‘Adam ‘ gibi yaşamayı unuttuk diyor.  Yaaaa!...

******

GÜNÜN FIKRASI

Siz Olsanız Ne Yapardınız ?

Mahkemede hakim davacıya sormuş:

- "Kazadan sonra size ‘Nasılsınız?..’ diye soran otoyol polisine ‘Çok iyiyim, harikayım’ demişsiniz, şimdi tam tersini söylüyorsunuz ve tazminat istiyorsunuz!"

- "Efendim atım Karataş."

- "Bırak şimdi atını matını… Olayı anlat..!"

- "Efendim, müsaade ederseniz olayı arz edeceğim, atım Karataş ile otoyolda giderken kamyonun biri bize çarpınca ikimiz de yolun kenarına fırladık, müthiş canım yanıyor ve kımıldayamıyordum, yattığım yerden atımın acı dolu feryatlarını duyuyordum tam o sırada otoyol polisi geldi, atın iniltilerini duyunca ona yöneldi, tüfeği ile tam alnının ortasından vurdu, elinde dumanı tüten tüfekle benim yanıma geldi, “Atının durumu çok kötüydü hallettim” dedi ve “Peki, sen nasılsın bakalım?.. ” diye sordu. Affedersiniz ama siz olsaydınız ne yapardınız!"

*****

Günün sözü

*****

Günün fotosu