Taner Ulutaş'tan Sahibine Mesajlar

Sn. Salman Salman, memlekete hoş geldin, sefa adı altında taciz getirdin. 2 ay önce geldiğin ülkemizde, sokakta ellemediğin, kaçanın bile kurtulamadığı birçok kişiyi taciz ettiğin söyleniyor. Dağarcığına çocuğun cinsel İstismarından tut, Cinsel Saldırı, Cinsel Taciz, Darp, Uygunsuz Tavır Hareket ve Sirkat” suçlarını da itina ile yerleştirdiğin öne sürülüyor. Da, ülkeye ya 2 ay önce yerine, 2 sene önce gelseydin halimiz nice olurdu söylermisin? Ayşaba, benim demir pаrаm bu ve bununun gibi Murtatlar kаdаr bozuk değil. Tespit edildiği için iki şükür, sonra da yüzüne iki tükür, sınırda gabsalı vereceksin gitsin dedi.

Sn. Recebiye Ruhiye, araya koyduğun, eli uzun, karnına vurulunca ah arkam diyen birileri seni de Sosyal Sigorta Dairesine yerleştirecekmiş. Eh hayırlısı olsun. Ama dikkat et. Oralarda Yavuz Sultan Selim’den bozma, Fatih Sultan Mehmet’ten olma, Kanuni Sultan Süleymanlar var. Vallahi bizler Padişahını da, Sultanını da, Kralını da tanımayız. Tanıyana da boş verin kralın soytarısıdır derim.

Sn. Katip Demir, güzel Türkçemizde ‘Kambersiz düğün olmaz’ diye güzel bir deyimimiz var. Yeniboğaziçi Belediye Başkanlığı seçimi de bensiz olmaz diyerek bağımsız olarak başkanlık yarışında olacağınız söyleniyor. Bizim Minik Kuşlar, dost ve arkadaşlarınıza, Yeniboğaziçi dâhil bazı köylere güzelim parklar, bazılarına da kır düğünlerinin yapılacağı alanlar yaptım. Neden şimdi kaldığım yerden devam etmeyim dediğinizi söyledi. Sn. Demir, belediye başkanlığınız zamanında güzel işlere imza atarken, destek açısından belki hükümet size ‘Yeşil Işığını’ hiç yakmadı. Ama dur durak bilmeyen sizde, yola devam diyerek, zaten Kırmızıda bile durmadınız..

Sn. Ahmet Serdaroğlu, Sn. Güven Bengihan, mutfağımıza yandım anam türküsü, cebimize de içim hep böyle boş boşmu kalacak şarkısını söyleten hükümete karşı eylem düzenlediniz. Boş teneke sesleri sokakları ve Başbakanlığın önünü inletirken, erken seçim öncesinde de uzayan gölgelerine bakarak kendilerini erişilmez sananlara korku verdiniz. Güneşin tepemizdeki yakıcı sıcaklığı, bizlerin tüm bedenini sararken, soğuk terlerin paçalarımızdan akmasına sebep oldu. Sn. Serdaroğlu, Sn. Bengihan, eyleminiz ile efendilere bugün burada sadece tencere sesleri ile laf koymadık. Çay ve kahvelerinizi yudumlarken, gelecek deprem dalgasının boyutunu düşünme fırsatı koyduk dediniz. Ve emir eri olmaktan öte bir vizyona sahip olmayan siyasetçilerin halka pahalıya mal olduğunu gösterttiniz.

Sn. Cenk Ozdağ, değerli eşin Öztül hanıma, bir kilo etin kasaptan alınış fiyatına bakmadan, mulihiyanın bir paketinin kaç paraya tekabül ettiğini düşünmeden, bu akşam etli muluhiye pişirelim dedin. Cenk sen aklını peynir ekmek ile yedin? Etli mulihiya, yanına pilav, bir iki de ekmek, turşu şubu derken, maaşın dört birini götüreceğini bilmiyormusun? Ondan sonra ay sonunu getirmek için dur durak demeden parmak hesabı yap dur. Sevgili eşin, gelecek felaketi gördüğü için hafif bir şeyler yiyelim. Çorba ile geceyi geçiştirelim demesi cebi ve cepkeni kurtardı. Sevgili Cenk, peki, tuvalete bile giderken, anasına gidebilirmiyim diye soran değerli bazı yöneticilerimize maliyetini sormayıda mı akıl edemedin? Tamam halk nezdinde yaptıkları sonrasına kredisi bitmiş bir siyasetçinin limitini yükseltmeye gerek yok diye sorma ihtiyacı duymamış olabilirsin. Ama onları unutmadığını ve sadece değerleri kadar hatırladığını bu yolla gösterebilirdin

Sn. Gökhan Paşa, Cumhuriyetçi Türk Partisi, nüfusu itibarı ile belki küçük, ama konumu itibarı ile büyük resim yansıtan Luricina’ya (Akıncılar) sizi belediye başkan adayı göstertme kararı aldı. 40 yıllık Hasan Barbaros’un yerine, sizi aday göstertmesi bence sizin adınıza büyük başarıdır diye düşünüyorum. Sn. Paşa, sizin büyük hayaller, küçük insanlarla yaşanmaz düşüncesi ile ben bu seçime girerim ve paşa, paşa da bu seçimi kazanırım dediğinizi duyar gibiyim. Ancak, malumunuz veçhile, siyaset turşu suyu gibidir. İçenin midesi bulanır, içmeyenin ağzı sulanır. Ağzı sulananlarda döktükleri salya ile kalır. Unutmayın.

Sn. Nurcan Yardımcı, AK Parti KKTC Kadın kolları başkanı olmanıza karşın hafta sonu yapılan kurultayda sandıkta kalıp UBP Parti Meclisi üyeliğini kazanamamanıza üzülmeyin. Mağlup olsa da, bu yolda mağluptur galip düşüncesinde olan arkanızda dağ gibi duran UBP'nin yeni Genel Başkanı Dr. Faiz Sucuoğlu vardır. TAK diye verdiği emir sonrasında kazanamadığınız o makama sizi ŞAK diye oturtur. Karar sonrasında UBP’de işlerin karıştığına sert tepkilerin oluştuğuna aldırmayın. Mal cimrilerde, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa işler bozulur diyenlere gülün geçin. Yalnız bir noktaya dikkat edin. Çünkü bir silahlar çekildikten sonra, mermiler kimseye saygı göstermez. Bu bir yerlere şirin gözükmek isteyen başkan bile olsa o mermi/ler onu da delip geçer.

Sn. Ceyhun Kırok, Çatalköy Belediye Başkan adaylığınız hayırlı olsun. CTP’nin adayı olarak gireceğiniz bu yarışta, zorlu bir rakip Mehmet Hulusioğlu’na ve çıkması muhtemel diğer rakiplere karşı mücadele vereceksiniz. Unutmayın, bataryası güçlü ve kapsama alanı geniş Mehmet Hulusioğlu’nun, sporcu geçmişi ve belediye başkanlığı sırasında yaptıkları ile halkın kalplerinin müstesna yerindeki kapsama alanındaki yerini henüz muhafaza ediyor. İşiniz kolay değil, zor ama imkansız da değil. Sn. Kırıkok, seçim arifesinde tabiî ki gezip insanlardan oy talebinde bulunacaksınız. Ancak bazı insanların, cebimizdeki bozuk paradan bile daha bozuk olduklarını, ‘Gokkuşağı’nı kendilerine örnek aldıkları için bukalemun gibi renkten renge girdiklerini, ayıp ettin gardaş dedikten sonra sandık başında renk değiştirdiklerini de sakın unutmayın. Eşeğinizi sağlam kazığa bağlayın ki sonra onu aramaya kalkmayasınız.