Sn. Ünal Üstel, adrese teslim ihaleleri temizlemek için ‘Çamaşır Makinesi’ görevi yapmaya zorlanan MİK’in prestij ve güvenini yerle bir ettiler. Zam kazıklarına karşın halkımın refahını düşünürüm demeniz gülümsetti. Ancak 19 dolarlık teklif yerine 45 dolarlık teklife evet denilen akaryakıt ihalesine ‘Oha’ işşoo dur be oğlum demeniz memnniyet yarattı. Acaba elinize dederjanı almışken, Acağulco’da ‘Evren’den gelen vahi üzerine ‘Kutlu’ bir ihaleyi özel bir odada bir iş adamı ile birlikte yemek yiyerek kutlayan üst düzeylerin ihale ikbalından çıkan ‘’Rezidans’ına da dökermisiniz. Yalnız deterjan rezidansın merdivenlerini kaygan hale getirir. Düşmeyesiniz. Malum siyaset hayatı süprizlerle dolu bizimki sinsilerle
**
Sn. Tufan Erhürman, TC Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın BM Genel Kurulu‘nda KKTC‘nin uluslararası alanda tanınması çağrısı yapmasının ardından, yaptığınız açıklama ‘WOW’ dedirtti. Ankara’ya laf söyleyemez beklentisi içerisindeki Ye Yememin Cumhuriyeti hükümetine de kapak oldu. Kıskançlık bulaşıcı bir hastalık diyorlar. İnşallah bu çıkışınızı kıskanan hükümetimiz, emir eri modundan çıkarak Ankara‘nın parti başkanını seçmeye varan müdahalerine de ‘Yeter ama’ der. Tufan hocam, galiba çok iyi niyetliyim. Çünkü Çorbayı karıştırırken küçük bir girdap oluşturup, hemen ters yöne karıştırıp eğlenen bir insandan bunu beklemek anasından öpücük isteme ile eş değerdir sanırım..
**
Sn. Narin Şefik, Fransızların ünlü Majino hattı gibi kurduğunuz Yargı Majino hattını, o kadar sağlam yaptınız ki, ne dıştan F 16’lar ile yapılan saldırılar, nede içten çakar almaz guburlar ile yapılan hücümlar bu hattı geçebildi. Son olarak ‘‘Ye yememin’’ Cumhuriyetinde oluşan ‘Rant Birliğinin’ bir uzantısı olan arazi yeyici guvvatı gelip bu duvara tosladı. Yargının sağlamlığı ve dik duruşu sayesinde kaportaları darmadağın oldu. Bu nedenle de halkın başkanı olduğunuz yargıyı en güvenilir kurum olarak ilk sıraya oturtuyor. Narin hanım evlilikte kadın kilo alır kendini bıraktı olur. Erkek kilo alır karısı iyi baktı olur. Aç bir çocuk ekmek çalsa hırsız, deveyi avurdu ile götürenler ‘Beyefendi’ olur
**
Sn. Mustafa Aktuğ Loforiyolar’ artık müzelik oldu dediğimiz noktada UBP’de eski refikler ağır ağır bir araya gelmeye başladı. Lapta bölgesinde yapımı düşünülen yat limanı ile 5 yıldızlı otel senin karneye artı olarak yazılmasın diye kankalar tarafından ‘Jet’ hızı ile rafa kaldırılmıştı. Özelde senin, genelde bölgenin tekerine androş koyanlar ‘Mevsimler ‘ değişince enginarın göbeğini kankamıza, sapını da Aktuğ’a bırakırız diye düşündü. Neyse,. Belediye Başkan adaylarını seçme durumu Başbakan Üstel’e bırakıldı. Başkan dikkat et jet hızı ile özel kankalık durumlarından birileri ayağına bayda atmasın. Gerçi sen denizi sevdiğin için dalgaları da seversin. Korkarak yaşarsan yalnız hayatı seyredersin diyenler sınıfından değilsin.
**
Sn. Fatma Baysal rahmetli annem balsız kovanda arı durmaz derdi.Sizin çok üretken olduğunuzu vei kovanın baldan geçilmediğini görenler kovanın önüne yaktıkları ateş ile sizi kovanda tutmaya çalışıyor. Üretkenliğiniz nedeniyle size duyulan sevgi ve sempati nedeniyle verilen terfileri bile ‘Sabır’ ağacına asıyor. Fatma hocanım, bugünlerde “404 not found” gibisiniz. Terfi aldıktan sonra görev yenileme işlemi için kimse sizi arayıp sormuyor. Yalnız siyasetteki duruşlar hep hassas içerik barındırıyor olabilir. Ayarları değiştirseniz galiba iyi olacak.
**
Sn. Mustafa Kalfaoğlu, bu aralar benimde sizin gibi şanslı olduğum tek şey ıslak mendil. Bi’ tane çekiyorum, iki üç tane geliyor. Maşallah sizde bir tane çekiyorsunuz, Başhekimliğini yaptığınız Mağusa Hastanesinin arkasından YDÜ hastanesi, Onun arkasındanda hastaneye ait olduğu iddia edilen bazı aletleri de kullandığınız öne sürülen ‘Özel kliniğiniz ‘derken 3 tane geliyor. UBP kendi iktidar kavgası ile uğraşırken, memleketin her köşesi tescilli ihale takipçileri tarafından parsellenirken, sağlıkta da hastanede verilen raporları, gelin benim klinikten alın, alırken de parasını toka edin modası yaşanıyor. Şu ERCP denilen pankreas tanı ve tedavi işlemleri çeşmesinin maşallahı var. G 3’ün şarjürü gibi doldur boşalt. Sonra gene doldur.
**
Sn. Tahsin Ertuğruloğlu, KKKTC’ye direk uçuş diye bir yerimizi yırtarak başımıza takke diye geçirdiğimiz noktada Rus Büyükelçi rüya görmeyin be efendiler. Rus Uçaklarının rota ve haritası bu Kıbrıs’ı almaz be annem dedi. 8 sütündan gazelere manşetlik açıklama yaparken ve bıyık bükerek, kendi başınıza güvey olurken, bizim ‘Nataşaya’da sizi istermi diye bir sorun dedi. Sn. Ertuğruloğlu, Anamız sırt sıvamalı. İsot tanırım ilaveli. ‘Yavru’ soslu, mutluluk çorbası yapıp elimize çatalı verdi. Tanırım Mahallesinin ‘Gandır çocuğu da taksim istesin’ çıkmaz sokağının başına götürüp ben ne dersem o olur yürüyün dedi.Çıkmaz sokakta bekliyoruz. Fikriniz nedir?
**
Sn. Devrim Barçın bak açıklamaların ile çok oluyorsun. Neymiş, 4 tane olumsuz polis raporu olmasına ve personel ile amirlerin ısrarla olmaz demesine karşın bir kişiyi yasa dışı usulsüzce vatandaşlık verildiğini söylüyorsun. Bak Devrim. Bak abim. Yolcudur Abbas bağlasan durmaz diyen Ayşaba’yı yalançı çıkartmak için UBP elinden geleni yapıyor. 4 değil 14 tane sabıkası da olsa Ne olursan ol, sabıkan olsada hırsız uyuşturucu kaçakçısı Dairelerde torpili olan yeğenlerin olsa da gel. Yeterki oyun ile gel diyor. Az kaldı gidecekler diyorsun. Dur hemen gitmesinler. Daha urup kadar kalan ömrümüzü yiyecekler be oğlum.
**
Sn. Resmiye Eroğlu Canaltay, Ulaştırma Bakanıyken, Lefkoşa – Haspolat Anayolu üzerinde yapılan çemberi görüp bu çember neden yeşillendirilmedi bu gelişimde burasını yemyeşil göreceğim diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın attığı fırçanın üzerinden çok zaman geçti. Erdoğan’ın BM Genel Kurul Salonu'nda KKTC’yi tanıyın çağrısına, yok kimse bizi tanımasın. Öyle bir gaylemiz yok hazır değiliz demenize katılırım. Resmiye hanım .sahnede Vivaldi’den muhteşem eser sunanlar, iç sahnede büyük Millet Meclisi sazının telleri kopuk olduğu için akortsuz ses çıkartıyor. 2 yılda 6 Başbakan değiştirirken, örtülü ödenek, yan gelir, aylık 70-80 bin Törkiş Liralar derken, bunları terk etmeye tabiki hazır değilsiniz. Asgari ücretliye sabır size mangır.
**
Sn. Ufuk Çağa Cumhurreyisi, "İmar planı mimar planı dinlemeyin. Siz betonu dikin biz onu yasal hale getiririz" dediğini hatırlattın. Ve yalnız balığın başının değil tuzun da koktuğu imasında bulundun. Sevgili Ufuk 8-10 müteahhitimizin, ekmeğine ot. Kasasına mok tıkayan imar planın gece yarısı operasyonu ile kaldırıldığını belirttin. Aşağı yukarı yüz milyon dolarlar gibi mini minnacık kar yapacak olan insanlarımızın çeşmesi kapatıldı. Bunlar 7-8 katlı rezidanslı apartmanar, villalar yaparak insanlar denize zorlanmadan girsin diye bunları sahilin taaa dibine yapacaktı. Akan Çeşmeden bunlar, dışarı taşanlardan da faydalananlar olacaktı. Sevgili Ufuk, iptal davası, bazı insanlara lafı anlatınca değil, sokunca anlatıldığını göstertti
**
Sn. Semra Feramezoğlu,.Mağusadan yol manzaraları sergisinde sergiye koyduğunuz yol, millete vay anam vay dedirtti. 3 şeritli yolun ortasında piknik yapmanız için bırakılan ara, sizlerin zahmet edip piknik alanlarına gitmemeniz için dizayn edildi. Bir tarafta mangalı yakarken, diğer tarafta rakınızı yudumlamanız için hazırlandı. Asfalt yol ile toprak olarak bırakılan ara arasındaki fark, lastikçiler ile ön düzen tamircilerinin ekmek parasını kazanması için bırakıldı. Bu arada yol farkını fark etmeyip tumba gidenler için ‘Cübbeli Ahmet hoca’ değil ama başka hoca görevlendirilebilir. Semra hanım şimdilik bunlar sadece gülüşümüzü yakalasınlar. Zamanı gelince öfkemiz bazılarına çok ağır gelecek.
Fıkra
Buyurun desinler diye!..
Babası oğluna görgü kuralarını öğretiyordu :
"Örneğin oğlum, bir eve gittik.
Onları yemek yerken göndük,
ilk sözümüz ne olmalı?
"Afiyet olsun" der oğlu. Baba;
"Peki neden bu söylenir?" deyince oğlu ;
"Neden olacak, buyurun desinler diye." der.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.