Siz bunun adına devletmi diyorsunuz?
KKTC diye isimlendirdiğimiz bu coğrafyada, kurduğumuz ve adının önüne ‘Yavru’ konduğu için bir türlü büyümeyen prematüre bebek, cam bebekler gibi neresinden tutarsanız tutun dökülüp, kemikleri kırılıyor.
Gıccaccık işe alıncın, oğlancığn sözleşmesi uzatılsın diye havanda su döverken, Vatan Millet, Sakarya, Nurlu ufuklar lafları ile süsledikleri cümleler ile büyük olduklarını sananlar, yaptıklarıyla ne kadar küçük olduklarını kanıtladılar.
GÜNEY KİLİSEYE SİYASETTEN EL ÇEKTİRDİ BİZDE DİN CİRİT ATIYOR
Devlet dedik. Ama Almanya’yı, İngiltere’yi, Fransa’yı geçtim, Allah aşkına yanıbaşımızdaki Güney Kıbrıs’a bir göz atarsak, AB’ye girdikten sonra insanına nasıl daha kaliteli bir yaşam sürdürdüğünü görmüyormuyuz? Eskiden Kilise’nin etkin olduğu siyaset, dinden soyutlandı. Başpapaz’ın söyledikleri artık kaale alınmaz. Bizde ise tam tersi merdiven altı ‘Kuran kursları’ aldı başını gidiyor. Ülke takunyalı, tespihli, takkeli ve çember sakallı cemaatlerin merkezi haline geldi.
İSTİKAMET AFGANİSTAN BONUS İRAN
Bu seçim Federasyoncular ile devletçilerin yarışacağı bir seçimdir diyen siyasetçiler ile ‘Eğitimi’ tekeri patlak, makinesi mangos eden ve tekerlek rulemaları yıprandığı için yampuri giden otobüse döndüren ‘Eğitim Bakanı’ istikamet Afganistan, olmadı bonus olarak İran denilmesini duymazdan geliyor.
İMAMLAR SOHBET TOPLANTILARINDA İŞ BAŞINDA
Cemaatler, Yalnız çocuklarla ilgili faaliyetler de yapmıyorlar, yetişkinlerle ilgili de camiilerde, ‘din evi’ dedikleri yerlerde, sohbet toplantıları düzenliyorlar. Yerel seçimler öncesinde otobüslerle Güzelyurt’ta götürülen bir partinin sempatizanlarının toplantısına ‘İmam’ getirilerek dini vecibelerde bulunuldu. Kimbilir muhtemelen ‘Türkiye’deki gibi ‘Kuran’a da el bastırıldı.
AZ KALDI BURKALAR BAŞA KARA ÇARŞAF KIÇA
İskele’deki villalarda, Gönyeli’deki yurtlarda çocuklar aileleri yerine Lefkoşa, Mağusa ve Girne’de de olmak üzere bütün bölgelerde de örgütlenen Eskad ve Sevkad gibi.cemaate mensup oldukları öne sürülen derneklerin otobüsleri ile okullara dağıtılıyor. Bunlar yaşanırken, Eğitim Bakanı ne yapıyor? Sus büyüğün söz Ana’nın kitabını karıştırıyor. Anayasa, her türlü eğitim okullarda Eğitim Bakanlığının kontrolü altında yapılır diyor. Yahu Anayasa’nın ellenmedik yerini mi bıraktılar. Kulak deliği bile yoklandı. Nasıl yani davul ve tokmak bir başkasının elinde olan bu yapıya siz devlet mi diyorsunuz? Öperim ben sizin devletinizi. Az kaldı burkalar başa, kara çarşaflar kıça.
DEVLETİ BAKANLAR DEĞİL MEMURLAR YÖNETİYOR
Sen aşkmısın cezamısın, belamısın bana.Beklenmedik kazamısınız. Girdiniz hayatımıza dediklerimiz girdikleri hayatımızı tarumar etti. Unularına sözümüz yok. Eleğini astıkları duvarı bile yıkamadıklarımız, kurdukları traji komik bir yapı ile bizlere kulağımızı düz tutmak yerine dolambaçlı tutturuyorlar. Devleti bakanlar değil memurlar yönetiyor. Hasbelkadar birilerinin arkadan itmeli-önden çekmeli desteği ile kapağı kamunun bir dairesine atan (Doğru dürüstleri tenzih ediyorum) kendini alame-i cihan sanıyor. Sempati duyduğu partiye yaranmak için X veya Y partinin bakanını yıpratmak için ellerinden geleni yapıyor. incir çekirdeğini döldurmayan meseleleri ‘Everest’ tepesine dönüştürüp çözümü zor çok bilinmeyenli denkleme dönüştürüyor. Tabi çözümü basit meseleleri İskender’in bile kılıcı çözemeyince küfürlü hicaz faslından beste, santurlu acem aşiyan makamında güfte bakan için düzenleniyor. Memur mutlu, bakan hüzünlü. Ört ki ölem
DEĞİŞTİREMEDİKLERİ KAMU YASASININ ŞEREFİNE
Adam kamuya kapağı attıktan sonra, nasıl olsa beni işten atamazlar. Birşeyde yapamazlar ayaklarında iş yapmıyor. Görevden alamazlar. Bir başka yere nakil edemezler. Kamu yasası buna izin vermez diyor. Adam bakanı yıpratmak için elinden geleni yapıyor ama siyasetçi elleri bağlı seyrediyor. Vergi Dairesine gidiyorsunuz enten püften işler ile süründükçe sürünüyorsunuz. Bir başka bakanlıkta müdür bakana siz bunu imzalamayacaksınız diyor. Tabi bu kuşmu? Devemi? Devekuşumu belli olmayan yapıya, siyasetçimiz andilla koyarak bakıyor. Anayasayı delik deşik ederek Abbas’ın Şerifine döndürenler Kamu Yasasına da el atıp onu değiştirmeyi bile beceremiyor. Öperim ben böyle kamu yasasını. O zaman kamu yasasının şerefine fon deep yapalım.
ÇEŞME TISS DER AMA ONLAR ONU BİLE DEMEZ
Adam açılan sanayi arazilerinden, devlete bağlı arazilerden malı götürüyor. Hatta fuarlar da endek göndek yapıyor. X Bakanlarda bunu biliyor ama napalım emekliye çıkacaklar dokunmayalım diyor. Yahu adam rüşvet yiyor. Devletin parasını cebe indirip hırsızlık yapıyor. Siz buna göz yumarsanız bunun ucunu tutamazsınız diyoruz. Ama çeşme su olmayınca tısss diye ses verir ama onlarda tıss bile yok. Cavvvv.
TÜCCAR EKMEK KADAYIFININ ÜZERİNE DONDURMADA KOYUYOR
Hükümet tüccarı kontrol edemiyor. Hayat pahalılığı verilir verilmez.. Asgari ücret artar artmaz piyasada herşey zamlanıyor. Tüccar malı getirir. Düşük fatura alır. Gümrükte bu bedel ücerinden gümrük öder. Ama fiyat ayarlamasını göstertmediği fatura üzerinden yaparken katmerli oggalı artışı malın üzerine koyar. Mal bir anda 3 liradan 23 liaraya çıkar. Bunlar denetlense ve gümrüğe ibraz ettiği fatura kontrol edilerek senin faturan budur. Bu bedel üzerinden malın üzerine artışını koyarak satışa sunacaksın denilse tüccar ekmek kadayıfının üzerine dondurmayı koyamayacak
KIB-TEK’İN ÇOKŞEYİ ÖZELLEŞTİRİLMİŞ AMA ÖZELLEŞTİRİLMESİN DİYORUZ
Kıb-Tek özelleştirilmemesi için çok kavga verildi. Ama Kıb-Tek’e baktığımız zaman, işin renginin öyle olmadığını görürürüz. Üretimin %60’ı alım garantili Aksa’da. İş yeri kurarsınız. Ev yaparsınız elektrik bağlayacaksınız. Elektrik direklerini özel dikip, hatları yine özel çekiyor. Türkiye’de direkleri ve hattı elektrik şirketleri çeker. Evinize kadar getirir. Ve kullandığınız elektriğin parasını sizden alır. Bizde herşeyin ödemesini siz yaparsınız. Dünyanın en pahalı elektriğinin faturasını da katmerli ödersiniz. Üretim Aksa ile özel. Elektrik direkleri ve hatları özel çekiyor. Sonra kalkıyoruz Kıb-Tek özelleştirilmesin diyoruz. Ve siz buna devlet güvencesi diyorsunuz. Cavvvvv
SİZ BUNUN ADINA DEVLET Mİ DİYORSUNUZ?
Mafya ülkede cirit atıyor. Çetelerin tetikçileri kıymetlilerimizi vurup öldürüyor. Kamuda bir memur bakanı bile takmıyor. Kamuda Rüşvet, söylentileri ayyuka çıktı. Miyadı dolan kamu yasası devleti yiyip bitiriyor. Kıb-Tek’in birçok şeyini özelleştirdikten donra özelleştirmeyiz diyorsunuz. Ülke cemaatlere teslim ama Eğitim Bakanı haklısınız diyor ama kılını bile kımıldatmıyor. Peki birilerine bu nasıl devlet diye sorsam cevap verebilirmi?
Fıkra
Bu olsa olsa bir yaşında sinek olur
İlk defa helikopter gören Temel,
Dursun' a sormuş;
- Dursun, bu nedur da? Dursun,
gayet sakin cevap vermiş;
- Haçan, bu olsa olsa bin yaşında bir sinek dur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.