Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Cumhuriyetçi Türk Partisi-Birleşik Güçler—Ulusal Birlik Partisi Hükümeti’nin AKSA şirketine, yasak olmasına rağmen yüzde 3.5 oranında kükürt içeren yakıtı tahliye etmesi için onay vermesinin, hükümetin acizliğinin ve halkın sağlığına önem gösterilmediğinin en somut göstergesi olduğuna dikkat çekti.
TDP, aylar öncesinde, 1 Ocak 2016 tarihi itibarı ile %1’in üzerinde kükürt içeren yakıtların ülkeye girişinin yasaklanması yönünde karar üreten Hükümetin, buna uymayan AKSA şirketine gerekli yaptırımları uygulamak yerine, tam tersi şirketin tehdidine boyun eğdiğini belirterek, aldığı kararların arkasında duramayan, ev ödevlerini yerine getirmeyen hükümetin, toplumu zehirli havaya mahkum ettiğine dikkat çekti.
Hükümeti kendi aldığı kararlara uymaya davet eden TDP, hiçbir özel kurumun devletten üstün olmadığını, kararlara uyulmaması halinde de gerekli yaptırımların uygulanması gerektiğini belirtti.
Ülkemizde yenilenebilir enerji rüzgar ve güneş enerjisi üretiminin artırılması gerekmekte olduğuna dikkat çekilen açıklamada, yenilenebilir enerji santrallerinin kurulmasının devlet politikası olması ve teşvik edilmesi gerektiği, hava kalitesinin, çevre ve insan sağlığı ile direk ilgili olduğu vurgulandı.
TDP, Ercan Havalimanı’nın devredilmesinin ardından yaşanan gelişmeler ile AKSA özelindeki gelişmelerin, özelleştirmeleri bugüne kadar sihirli formül olarak dayatan anlayışın, Kıbrıs Türk halkını nereye sürüklediğinin göstergesi olduğunu vurguladı. Bu olayın ayrıca, elektrik gibi temel ihtiyaçların özelleştirilmesinin ne kadar sakıncalı sonuçlara yol açabileceğini de gösterdiğine dikkat çekildi.
TDP Genel Sekreteri Asım İdris, yaptığı yazılı açıklama ile yüzde 1’den fazla kükürt içeren yakıt ithalini yasaklayan karara uymayan AKSA şirketine, ‘son defa’ şartıyla yüzde 3.5 kükürt içeren yakıt tahliye etmesini değerlendirdi. Sorunları zamanında çözmeyen, dahası kendi aldığı kararların arkasında bile duramayan hükümetin yumurta kapıya dayanınca çaresizlik içinde kararlar ürettiğine dikkat çeken İdris, Hükümetin bu tutumu ile toplumu ya elektriksizliğe, ya da hava kirliliğine mahkum ettiğini vurguladı.
Alanında uzman kişilerden oluşan TDP Çevre ve Doğal Kaynaklar Komitesi’nin çevreyle ilgili diğer konularda olduğu gibi, bu konuyla da yakından ilgilenerek gerekli çalışmaları yaptığını ve konuya ilişkin bir raporu Merkez Yönetim Kuruluna (MYK) ilettiğini belirten İdris, raporda yer alan ve daha önce Bakanlar Kurulu tarafından kükürt oranlarına ilişkin alınan kararlara atıfta bulundu.
6 Kasım 2014’te, 1 Ocak 2015 tarihinden itibaren 6. ayın sonuna kadar, içerisinde ağırlıkça %1’in altında kükürt içeren yakıtın ithal edilebileceği ile ilgili Bakanlar Kurulu karar alındığını, bu kararın 1 Temmuz 2015 tarihinde iptal edilerek 6 Kasım 2014 tarihinde son bir defaya mahsus %1’in üstünde kükürt içeren yakıt ithal edilmesi yönünde karar üretildiğini anımsatan İdris, 6 Kasım 2014 tarihli Bakanlar Kurulu kararından bugüne kadarki süreçte, ülkemizde bulunan elektrik santrallerinde %1’in altında kükürt içeren yakıtIN sadece bir kez kısa süreli olarak (gelen bir parti yakıt ile) kullanıldığını, bunun haricinde hiç bir zaman kullanılmadığını anımsattı.
“Hükümet boyun eğiyor”
5 Eylül 2015 tarihinde Çevre Koruma Dairesi’nin(ÇKD) Hava Ölçüm Birimi tarafından AKSA Elektrik Santralinde yapılan denetimler sonucunda arıtma sistemi kullanılmadığı için söz konusu firmaya Çevre Yasası ve Hava Kalitesi Tüzüklerine göre Asgari Ücretin 6 katı oranında para cezası kesildiğini, ayrıca, Çevre Koruma Dairesi’nin, AKSA Elektrik Santralinde geçtiğimiz Aralık ayında yapmış olduğu inceleme sonrasında Azot oksit ve Kükürtdioksit arıtma sistemlerinin devre dışı kaldığının tespit edildiğini aktaran İdris, söz konusu şirketin (tıpkı devletin Teknecik’e filtre takmayarak yaptığı gibi) toplumu zehirlediğini, hükümetin ise buna oyun eğdiğini kaydetti.
Asım İdris, KIB-TEK’e ait Teknecik Elektrik Santrali’ne ise son olarak 9 Temmuz 2015 tarihinde dizel jeneratörlerde gerekli ölçümü yapmaması nedeniyle Asgari Ücretin 6 katı para cezası kesildiğini, sözkonusu cezanın ödenmemesi nedeniyle de konunun mahkemeye taşındığı bilgisini aktardı.
“Ölümlere neden olabilir”
Bilimsel araştırmalara göre azotoksit’in ciğerleri tahrip ettiğini, düşük dozda bronşite ve daha yüksek dozda alındığında ise ölümlere neden olabileceğini belirten İdris, bir azot oksit olan nitrojen dioksit (NO2) solunmasının da kalp, akciğer ve karaciğer rahatsızlıklarına ve solunum yolu hastalıklarına, bilinç kaybına kadar varan ciddi hastalıklara yol açtığını anımsatan İdris, Fosil yakıt kullanan elektrik santrallerine baca gazı filtrasyon ve arıtma sistemlerini kurarak sadece kükürt dioksit değil, azot oksitler, karbon monoksit, ozon, hidrokarbonları ve patikül maddelerin de kontrol altına alınmasının elzem bir gereklilik olduğunu ifade etti.
Yaşanan gelişmeler göz önüne alındığına hükümetin ‘bu son’ açıklamasına kimsenin inancı kalmadığını belirten İdris, kesintisiz elektriğe ihtiyaç olduğunu, ancak temiz hava ve buna bağlı olarak sağlık koşullarının göz ardı edilmemesi gerektiğini, siyasi irade olması halinde de hem kesintisiz elektriğin hem de temiz ve sağlıklı havanın mümkün olabileceğini ifade etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.